İnancı, kültürü bizle hiç uyuşmayan Gayrimüslim bir toplum, bir ülke olan Rusya bile seviyesiz dizilerimizden, TV programlarından, haber spikerlerinden rahatsızlık duyup " Türk dizileri dünyayı zehirliyor" diyerek Rusça uyarıyorsa...
Rus olan Rusya’nın bile tiksindiği; Türkiye ekranlarında ki ahlaksızlığın, hayâsızlığın, edepsizliğin, yenilen her haltı detaylarıyla tatlandırılarak şova dönüştüren bir marazla iç içeyiz...
Madem bu ülke İslam ülkesi neden medyasını Yahudi(leşen)ler yönetiyor.
Haber spikerleri giyinmiş çıplaklar,
Dizileri; aileye trip atıp, dışarıda sabahlama, nikâhsız sarmaş dolaşmalar,
Her makalenin, programın arasına sıkıştırılan iç çamaşırlı reklamlar,
Laubalı, müstehcen sözlerle yersiz, hafif insan tescilli kahkahalar,
Eşekler misali sokak ortalarında çiftleşmeler,
Ekran karşısında aşağılanmış rezillikler,
Yatak odalarını marifetmiş gibi görsele sunmalar,
Birbirinin kirli çamaşırlarını şantaj olarak piyasaya sürmeler,
Kadın hakları savunuculuğu perdesi altında gizlenip; kadını meta olarak sahnede vitrin yerine kullananlar,
Kadın koca aldatmalarını en püf noktasına kadar teşvikli anlatımlar,
Aileyi kışkırtan, kırdırtan, küstüren, boşanmaya götüren bilinçli tavırlar,
Ekran aracılığıyla birbirlerini rencide eden sözde evli ve barklı bireyler, hâkim, savcı görevini yürüten kadın sunucular,
İsteyen istediği eve, istediği saatte, istediği şartlarda girip çıkan kızlı erkekli halka lanse edilen medeni gençler,
Dini değerleri anımsatan Şehri Nuh, Yasak Elma gibi isimler üzerinde çirkef, rezalet, lağım balçığıyla dolu bilinçli art niyetli sahneler,
Hesap vermeyen, hesap sormayan kim kime dum duma misali hayatlara özendirenler,
Yurt dışından bilinçli yazılan, provası yaptırılan, sunuma hazır hale getirilen senaryolarla; aile kavramı bitmemiş ülkeleri devirmeye, bitirmeye yönelik “hadi aşkım yaparsın beni başkasıyla düşün” gibi insanlıktan kopmuş, hayvandan da aşağı düşmelerle önceden ayarlanmış oyunu oynatan sözde yöneticiler, senaristler, yazarlar…
Neden hiçbir sahnenizde nasihat eden, sözü dinlenilen yaşlınız yok?
Neden tüm sahnelerinizde şiddete teşvik, şehvete içerikli silah ve kadın başrollerde?
Neden ekranlarda namaz hassasiyetini yansıtan dini görsel bir eylem yok?
Ülke insanlarının hepsi villa, sahil, bar üçgeninde mi yaşıyorlar?
Bu ülkenin TV’leriyseniz ve halkın içinden çıkanlarsanız; oynayanlar, başaktörler neden ülkenin gerçekleriyle dalga geçiyorsunuz?
Topla, tankla, uçakla ülkeleri fethetme metotları artık değişmiştir. Toplumları ahlakı erozyona, yozlaşmaya uğratarak ve ahlaksızlığın devamı için yüksek maddi fonlarla desteklenenler tarafından ne yazık ki ülke insanı; soğuk su dolu kazana atılan kurbağa misali bir anda zıplayıp kurtulmamak için alttan yavaş yavaş mayıştıran kısık ateşle uyutularak, öldürülüyoruz…
Ey sorumluluk alan, bu konuda vebal yüklenen ekran yöneticileri, devletin ilgili birimleri; bu halk vergisini ahlakı bozulsun, nesli yoldan çıksın diye vergi vermiyor. Kendinize gelin, yangın ormana sıçrıyor.
Uyanmak, farkına varmak ve tohum misali kabuğumuzu kırıp yeni yeniden filizlenmek dileğiyle…
Selam ve dua ile…
