Tarih boyunca Colemerg halkı hep düşmüşün yanında, misafirinin hizmetinde hizmetkârı olmuştur. Bunu dedelerimiz babalarımız ve görmüşlerimiz olarak, yaşamış ve yaşatmak için niceleri ter döktüler.
Bu güne baktığımızda ise; hayatında hiç zorluk görmemiş, darda kalmamış, aç- susuz ve biçare düşmemiş bir portreyle meydana çıkan, helal yada haram kazançla diktiği yada diktikleri daireleri kiracısının kanı pahasına, asgari ücretli maaşının 3’te 3’üne tekabül eden bir kiranın vicdan mı cüzdan mı sorusunun net cevabıdır.
Biz evimizi kiraya verenler; hiç mi geçmişimiz, çektiklerimiz, rezaletimiz, yoksulluğumuz, elbisesizliğimiz, aşsızlığımız aklımıza gelmiyor?
Biz direk sosyete lortların, kodamanların diplerinde mi dünyaya geldik de mazimizi hatırlamıyoruz?
El insan!
El vicdan!
Olmasın el cüzdan.
Yerliye evi kiraya vermeyenler, çocuklu ailelere vermiyoruz diyenler, peki, siz nerden geldiniz, uzaydan direk çocuk değil de kocaman adam olarak mı düştünüz?...
Gözü dışarıdan gelen doktorun, öğretmenin, uzmanın, memurun maaşına ortak olma yarışında yarışan yersizler. Size sadece bir soru, düğününüze neden yerliyi çağırıyorsunuz. Kiraya gelince onda para olmaz kira veremez, xelata (bağışa) gelince davetiye zarfı vermek adına neredeyse kapısında nöbet bekleyenler, bir zarf fazla dağıtmak, bir kuruşun fazla gelmesi için tüm çocuklarını listeleyenler; hadi sizde vicdan yok, hayânız da mı yok?
Bir kirayı bir asgari ücrete denkleştirmeniz helal midir?
Yabancıları hor görüp, yerliyi dışlamak insani midir?
Devlete ev bedeli olarak 18 yıl boyunca sabit ücretle yıllık sadece 14,50 TL veren ama evini aylık olarak 8- 10 bin yukarısı 15 bine kadar verenler; gerçekten yürekten, samimiyetle soruyoruz, rahat mısınız?
Hep empatiden bahsediyoruz ya!
Peki, Peygamber efendimiz (sav) “Sana yapılmasını istemediğini sende başkasına yapma” hadis-i şerifin neresindeyiz?
"Sizden biri¸ kendisi için sevdiğini kardeşi için de sevmedikçe gerçek imana eremez." Hadis-i şerif.
Fahiş fiyatla biz müşteri arayanların kiracıları olsaydık, ve aynı muameleyi görseydik acaba ne derdik?
Kiracılar ev sahibi, bizler de kiracı olsaydık. Ne beddualar, ne arkadan saymalar sayardık bunu biliyor muyuz?
Yarın öbür gün bizim çocuklarımızın, torunlarımızın aynı muameleye düşmeyeceğin garantisi var mı?
Dünya malıyla hor gördüklerimizle, hor görülmeyeceğimizin güvencesi kimin elinde...
Kabirde kardeşinin malında neden gözün vardı derlerse cevabımız ne olacak?
Rabbim; bize nefsimiz ve cüzdanımızla değil, insani ve İslami yanımız ve değerlerimizle muamele etsin...
Selam ve dua ile...