Her görev kutsaldır ama imamlık başkadır. Asrısaadetten evvel ve günümüze kadar süre gelen imam ve imamlık mesleği daima gözde, vebali büyük, sorumluluğu bir o kadar çetin Peygamber varisliğidir.
İmamlık öyle sıradan bir meslek değildir. Konuşması, oturması, kalkması, kararları, hal- hareketleri Kur’an, Kur’an-ı Kerim’in düsturundan, Peygamberler yaşayışından alınır...
İmamlık liderliktir; halka halkların yaşamına,
İmamlık önderliktir; topluma toplumların dizaynına,
İmamlık rehberliktir; yolda kalmışa, yolunu şaşırana,
İmamlık kar yarıp metrelerce uzaktaki camisine, cemaatine koşmaktır.
İmamlık camisinin önündeki çer çöpe, helâda ki fırçaya eğilmektir.
İmamlık her saatte, dakikada hizmet hayaliyle yanıp, uykusuz kalmaktır.
İmamlık sadece namaz kılan memur terime indirgenmemektir.
İmamlık görev yaptığı camisinde taş üstüne taş, gönül üstüne gönül koymaktır.
İmamlık aldığı lokmayı helal etmenin iman yarışıdır.
İmamlık Peygamber varisliğidir. Vebali de çok, sorumluluğu da çok, mükâfatı da çok…
Dün fahri imamlık vardı. Bu gün de maaşlı imamlık vardır. Dünün imamları barındıkları beldede köyde, mahallede, şehirde, halkın ahalisi tarafından günlük ve yıllık ihtiyaçları karşılanılırdı. Bu gün de farklı mıdır? Değil. Sadece eskiye oranla geçimleri birey yerine devlet eliyle karşılanmaktadır.
“İmama maaş verilmezse namaz kılmazlar” gibi çirkin ithamları hiçbir bilinçli ve şuurlu Müslüman söylemez, söylemesi de yakışmaz.
Ha imamlar eleştirilemez mi? Elbette eleştirilir. İmanlardan, müftülerden görevini layıkıyla yerine getiremeyenler de var.
Bu gün makamı imam, vasfı imamlıktan ırak bazı imamlarımızın pasif davranışları, hataları, eksikleri, kusurları, nahoş durumlara meyletmelerinden dolayı; inancı zayıf, imanı noksan nicelerin yanılmalarına, niyeti bozuk kesimlerin, namazda gözü olmayanların dillerinde sakız misali çiğnenmelerine, bu tür fikirlere suizan-i düşüncelere teşvik etmeleri vebaldir, hakları da yoktur.
Sırf bu kutsal davanın değerlerine, temsiliyetteki temsilcilerine zeval gelmesin diye yutkunan, hutbede, vaazda, sohbette cemaat yanlış anlayacak bir sözcük duymasın diye damarlarını sıkan cemaatten nice Müslümanlar var.
Nice imamlar vardır, maddi manevi hayırlarda yarışan, her zorluğu zorlamaya saç sakal ağartan… Nice imamlar da var sırtını ovan ele güvenip koltuğa yaslanan; Ama o koltuğun mahşerde geçmediği biline, o zaman da vay halimize…
İmamlığın hakkını veren, Peygamber varislerinin ayaklarına abdest suyu olayım; hakkını vermeyenlerin de o vebalin bilinç ve şuuruyla donanmalarını haktan niyaz ederiz.
Sözün özü; İmam olmak kolay da, imam kalmak zordur.
Üç ayların hayırlı yeni dirilişlere vesile olmasını dileriz…
Selam ve dua ile…