Merkezi Diyarbakır’da bulunan Rawest Araştırma Merkezi 2020’nin başlarında Diyarbakır, Mardin, Urfa, Van, Ağrı, Bingöl, Şırnak ve Dersim merkez ilçeleri dahil toplam 25 ilçede, “ebeveyn ve çocuklar arasında ana dilin durumu” konulu saha araştırması yapmıştı.
Kamuoyu ile paylaşılan araştırma sonuçlarında ebeveynlerin çok büyük bir oranda anadilini bildiği ancak çocukları ile Kürtçe konuşmadığı saptanmıştı.
Araştırmaya katılan ebeveynler ile çocukları karşılaştırıldığında Kürtçe kullanımının 1/3 oranında azaldığı, Türkçe kullanımının aynı oranda arttığı, iki dilin birlikte kullanıldığı durumda sürecin Türkçe’nin artışı ve Kürtçe’nin azalışı şeklinde ilerlediği tespitine varılmıştı.
Diyarbakır’da yaşayan Açıkgöz ailesi, Türkiye’deki Kürt toplumu içerisinde çocukların kendi anadillerini neden bilmediğine dair örneklerden biri.
Baba Salih Açıkgöz, Kürt olduğu için dört çocuğuna da Kürtçe isim vermiş. Ancak çocuklar kendi anadillerini bilmiyor.
Rûdaw’a konuşan Salih Açıkgöz, “Kimliğimiz Kürt dedik, o yüzden çocuklarımızın ismi de Kürtçe olsun istedik. Bu yüzden mutluyum ama Kürtçe bilmemeleri beni üzüyor. Çocuklar Türkçe konuşuyor. Bunun bir nedeni televizyondur, diğer nedenleri ise şehir yaşamı ve okul. Tabi okul çocukları büyük oranda etkiliyor” dedi.
Anne Yasemin Açıkgöz de çocukların anadillerini bilmemesinin sorumlusu olarak ebeveynleri işaret etti. Anne Açıkgöz, kendilerinin de çocuklarla Türkçe konuştuğunu söyledi.
Ailenin büyük kızı Zilan Açıkgöz de anadilini bilmediği için günlük hayatta Türkçe konuştuğunu belirtti. Açıkgöz, “Anne ve babalar Kürtçe konuşmayınca çocuklar da öğrenemiyor” diye konuştu.
Rûdaw’a konuşan Rawest Araştırma Direktörü Reha Ruhavioğlu, “Çocuklarına Kürtçe isim vermek bize bir şey gösteriyor. Ebeveynler çocuklarının Kürtçe öğrenmesini ve Kürtçe yaşamasını istiyor. Bu dili etkiliyor fakat Kürtçe isimlerin çoğalması Kürtçe’nin yaygın kullanıldığı anlamına gelmiyor. Yaptığımız araştırmaya göre ebeveynler ile çocuklar arasında Kürtçe kullanımı 1/3 oranında azalıyor” dedi.
Diyarbakırlı Hasret Demirel, “Oğlumun ismi Ciwan. Ben Ciwan ile hem Kürtçe hem de Türkçe konuşuyorum. Anadil elbette çok önemli” diye konuştu.
Veysi Varol ise, “Köylerde okullarda çocuklara Türkçe konuşmazsan geçemezsin dediler. Bu çok büyük bir dert” dedi.
Anne Necmiye Yaylık da, “Çocuklar benimle Türkçe konuşuyor ben Kürtçe, onlar Kürtçe bilmiyor ben Türkçe” diye belirtti.
Şemsettin Erek, “Nerede olursa olsun anne ve babaların çocukları ile Kürtçe konuşması gerekiyor” diye konuştu.
Araştırmanın sonuçlarına göre, kullanımı kuşaklar arasında ciddi oranda azalan Kürtçe’nin eğitim ve bürokraside yer alması talebi de büyük bir oran tarafından sahipleniliyor.Rudaw