Colemêrg’te 2010 yılında 15 kişi hakkında açılan ve 14 yıldır devam eden “KCK Davası” ile ilgili mütalaasını sunan savcılık, tüm siyasetçiler için ceza talep etti. Savcı, KHK ile kapatılan DİHA muhabiri Hamdiye Çiftçi, dönemin BDP Colemêrg İl Eşbaşkanları M. Sıddık Akış, yine dönemin BDP Genel Merkez çalışanları İzzet Belge, Baki Özboğanlı, Faruk Yıldız, BDP Merkez İlçe Başkanı Seyithan Şahin, Belediye Meclis üyesi Tahir Koç, kapatılan DTP'nin Colemêrg eski İl Başkanı Hıvzullah Kansu, MEYA-DER Colemêrg Temsilcisi Mikail Atan, BDP Merkez İlçe Yöneticisi Hüsna Sağın ve BDP İl yöneticisi Bahattin Kaya, Emrullah Öztürk ve Kadriye İlbaş hakkında “örgüt üyesi olmak” iddiasıyla 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası verilmesini talep etti.  Savcı dosyadaki Emine Akboğa ve Fatma Duman’ın dosyası ile ilgili yakalama kararının devam etmesini istedi. 
 
TÜM FAALİYETLER SUÇ SAYILDI
 
Siyasetçilerin kent meclislerinde yer aldıklarını, bu meclislerin ise KCK sözleşmesi gereğince kurulduğunu iddia eden savcılık, siyasetçilerin katıldıkları tüm basın açıklaması ve yürüyüşleri de buna bağlı olarak değerlendirdi. Mütalaada siyasetçilerin aileler arasındaki husumetlerin sona erdirilmesi için yaptıkları barış yemeklerini de suç olarak anlatıldı. Çok sayıda gizli tanık beyanlarına da yer verilen mütalaada, siyasi faaliyetlerin tamamı da suç olarak yazılarak, cezalandırılması istendi. 
 
5 YILDAN 15 YILA KADAR CEZA İSTENDİ
 
Mütalaada, “Sanıklar hakkında gerek elde edilen görüşme kayıtları, gerek aramalarda ele geçirilen deliller, gerekse sanıkların önceki eylemleri, katıldıkları faaliyetlerle ilgili teşhis tutanakları, örgütün ve onun destekçilerinin aksi yönde hareket eden siyasal faaliyet yürütenleri illegal yollardan tehdit ile sindirdiği hususu, sanıkların beyanları ve dosya kapsamının tamamı değerlendirildiğinde, kişilerin KCK Türkiye Meclisine bağlı Hakkari Kent Meclisinde faaliyet gösterdiği, KCK'nin Kongra/Gel'e bağlı olarak faaliyet gösterdiği, dolayısıyla sanıkların örgütün yereldeki yöneticisi olarak faaliyetlerde bulunduğu sanıkların eylemlerine uyan 314/2 maddesi gereğince cezalandırılmaları…” iddialarına yer verdi. 
 
Mütalaa Hakkari 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ne sunulurken, karar duruşması ise 5 Haziran’da görülecek.