İnternet haber sitelerini basın kanunu içinde tanımlayan ve Ekim ayından bu yana yürürlükte olan “Dezenformasyon” suçu nedeniyle meslek örgütlerinin “sansür yasası” olarak adlandırdığı yasayla birlikte internet haber sitelerinin Basın İlan Kurumu’ndan (BİK) “resmi ilan” almasının önü açıldı.

BİK bugün yaptığı toplantıda internet haber sitelerinin resmi ilan alabilmesi için belirlenen kuralları kabul etti. Gazeteciler Cemiyeti, (GC) "Gazetecinin çalışma hürriyeti elinden alınacak" diyerek BİK toplantısında kabul edilen yönetmelikte yer alan birçok maddeye itiraz etti. Cemiyet, taslak yönetmelikte değişiklik yapılmadığı için süreci yargıya taşımaya hazırlanırken yönetmeliğin yakın dönemde Resmî Gazete’de yayımlanması ve yürürlüğe girmesi bekleniyor.

RELATED VİDEO
Video Player is loading.
YÖNETMELİK NE GETİRİYOR?

BİK toplantısında kabul edilen internet haber sitelerinin resmi ilan alabilmesini düzenleyen yönetmelik katı kurallar getiriyor. Buna göre internet haber siteleri Türkiye genelini kapsayan yayın organları için "Genel Kategori", 1’inci Kategori için İstanbul, 2’nci Kategori için Ankara ve İzmir, üçüncü, dördüncü ve beşinci kategori olarak altı kategoride ele alınacak.

Türkiye geneli yayın yapan ve ilan almak isteyen internet haber sitelerinin en az 32, 1’inci kategoride yer alan kurumların en az 15, 2’nci kategoride yer alan kurumların en az 12 kişi çalıştırmaları zorunlu hale gelecek. 3’üncü kategori için bu sayı 8, 4’üncü kategori için 6, 5’inci kategori için ise 4 çalışan olarak yürürlükte olacak.

BİK’in yönetmeliğine göre internet haber sitelerinin resmi ilan alabilmesinin bir diğer kriteri ise günlük yayımlanacak asgari haber sayısı olacak. Türkiye genelini kapsayan genel kategori için günlük en az 240, 1’inci kategori için 100, 2’nci kategori için ise 80 haber şartı talep eden yönetmelik, 3’üncü kategori için bu sayıyı 50, 4’üncü kategori için 40, 5’inci kategori için ise en az 30 haber yayımlanma şartı getirecek.

Öte yandan internet haber sitelerinin okunma oranları da ilan almanın şartları arasında yer alacak. Türkiye geneli kategorisinde yer alan bir internet haber sitesinin günlük asgari tekil ziyaretçi sayısının 500 bin, günlük asgari sayfa görüntülenmesi sayısının da 1,5 milyon olması gerekecek. İstanbul’u kapsayan 1’inci kategori için günlük asgari tekil ziyaretçi sayısı 50 bin, görüntülenme sayısı ise 150 bin olarak belirlenirken, Ankara ve İzmir’i kapsayan 2’nci kategoride bu sayılar tekil ziyaretçide günlük 30 bin, görüntülenmede ise 90 bin olarak uygulanacak. 3’üncü kategoride yer alan yayın organları için günlük 20 bin ziyaretçi ile 60 bin görüntülenme şartı, 4’üncü kategoride yer alan kurumlar için günlük 10 bin ziyaretçi ile 30 bin görüntülenme şartı, 5’inci kategori için ise günlük 3 bin tekil ziyaret ve 9 bin sayfa görüntülenme şartı isteniyor.

GAZETECİLER CEMİYETİ’NDEN İTİRAZ

BİK’in toplantısında kabul edilen yönetmeliğe Gazeteciler Cemiyeti itiraz etti. Yönetmelik taslağının anayasaya, yasalara, basın ve ifade özgürlüğüne, çalışma hürriyetine aykırı olduğunu belirten GC söz itirazlarını yazılı olarak da iletilerek, “Değil gazeteciler, hukukçular ya da akademisyenler, en temel hukuk ve yasa bilgisine sahip herhangi birinin bile bu yönetmelik taslağına imza atması, bu antidemokratik hükümleri onaylaması düşünülemez” denildi.

Basın İlan Kurumu’nun yönetmeliğin pek çok farklı kesimle ve internet haber sitesi temsilcileriyle görüşülerek hazırlandığını iddia ettiğini, bunun doğru olmadığını belirten Cemiyet, şu ifadelere yer verdi:

“Pek çok görüşme ve toplantıda bir araya getirilen bu temsilcilerin görüşleri alınmış ancak yönetmelik taslağına bu görüşler yansıtılmamıştır. Sözüm ona demokratik ve katılımcı görünerek bir dizi toplantı yapılmış ancak 2018 yılından bu yana bir tür idare kuralı haline getirilen ‘ben yaptım oldu’ anlayışıyla hazırlanan taslak Genel Kurul’a getirilmiştir. Yapılması gereken, derhal sektör temsilcileri, internet gazetecileri ve basın meslek örgütlerinin bir araya getirilmesi yeni bir yönetmelik taslağının “birlikte” hazırlanmasıdır” ifadelerine yer verdi.

‘YENİ YASA ANAYASAYA AÇIKÇA AYKIRI’

Anayasanın 29’uncu maddesinde “Süreli yayınların çıkarılması, yayım şartları, mali kaynakları ve gazetecilik mesleği ile ilgili esaslar kanunla düzenlenir” hükmünü barındırdığını hatırlatan Cemiyet, anayasaya göre mali hükümlerin kanunla düzenleneceğini, bunun yönetmelikle yapılamayacağını hatırlattı. Yönetmeliğin Ekim ayında Meclis’te kabul edilen yeni Basın Yasası olduğu savunusuna da itiraz eden Cemiyet, şunları da ekledi:

“Ayrıca dayanak olduğu ifade edilebilecek yeni Basın Yasası da Anayasaya açıkça aykırılıklar taşımaktadır. Buna ilişkin iptal başvurusu şu anda AYM’nin incelemesi altındadır. En başta bu nedenlerle yönetmelik taslağı reddedilmelidir.”

‘GAZETECİNİN ÇALIŞMA HÜRRİYETİ ELİNDEN ALINACAK’

Kurtulmuş’tan Yeni Anayasa Açıklaması: "Kısa Sürede Bitirmeliyiz" Kurtulmuş’tan Yeni Anayasa Açıklaması: "Kısa Sürede Bitirmeliyiz"

Cemiyet itirazında, internet sitelerinin resmi ilan yayınlama hakkının sona ermesine ilişkin maddelerde anayasa, yasalar, basın ve ifade özgürlüğü ile çalışma hürriyetine ilişkin “kesinlikle kabul edilemez” hükümlerinin olduğunu ifade etti.

Kabul edilen yönetmeliğe göre ilan yayınlayan süreli yayının sahibine, ortağına ya da muhabirine, yazarına yani fikir işçisi kadrosundaki herhangi bir gazeteciye Türk Ceza Kanunu’nun “Anayasal Düzene Karşı Suçlar” bölümündeki suçlar ya da” Terörle Mücadele Kanunu” kapsamındaki suçlar kapsamında ceza davası açılması halinde resmi ilan yayınlama hakkı kesilecek. GC, “Hüküm giymesi”, “suçunun mahkeme tarafından sabit bulunması” yerine “ceza davası açılması” halinde diye yazılmasının açıkça kurumun kendisini mahkemelerin üzerine koyması anlamına geldiğini belirtti.

Madde 114’ün ikinci fıkrasına göre hakkında ceza davası açılan gazetecinin çalışma hürriyeti elinden alındığını da belirten Cemiyet, “Maddede, ‘ceza davası açılan’ fikir işçisinin 5 gün içinde asgari kadrodan çıkarılması, aksi halde yayının resmi ilan yayımlama hakkının durduracağı yazılmıştır. Gazetecilere sık sık soruşturma ve dava açıldığı bir ortamda kesinleşmemiş yargısal bir işlem nedeniyle işten çıkarma cezasını vermek kabul edilemez. Bu madde ağır bir basın özgürlüğü ihlalini beraberinde getirir, Anayasa ve yasalarımıza aykırıdır” diye belirtti.

‘AÇIKÇA İNTERNET SİTELERİ ALEYHİNE BİR DÜZENLEME’

İnternet haber sitelerinin resmi ilan yayımlama hakkı kazanma şartlarının belirlendiği yönetmeliğin 3’üncü bölümünde, “kurum genel kurulunca belirlenen diğer şartları ve vasıfları taşımaları, yüklenen ödevleri kabul ederek zamanında yerine getirmeleri” gerekir ifadesi olduğunu hatırlatan Cemiyet, “’Diğer şartlar ve vasıfların’ ne olduğu belirlenmemiştir. Bu madde hukuki belirlilik kuralı, objektiflik kriteri ve güvenilirlik ilkelerini ihlal etmektedir. Dolayısıyla bu tür bir hukuki belirsizliğin kabul edilmesi düşünülemez” dedi.

Yönetmelik taslağının “İçerik” bölümünün yeni bir “basın ahlak esasları” barındırdığını savunan Cemiyet, “Bu bölümle yayın politikasının içeriğine karışılmaktadır. Hiçbir idare yayın içeriğine karışamaz, bu Anayasaya aykırıdır” ifadelerinde bulundu.

Taslağın 26’nci Maddesinde internet haber sitesine “erişim engeli verildiği takdirde alan adı değiştirme başvurusunda bulunamayacağı”nın düzenlendiğini belirten Cemiyet, “Anayasa Mahkemesi’nin erişim engellemesiyle ilgili pilot kararının gereği henüz yerine getirilmemiştir, yeni bir yasa yapılmamıştır. AYM kararı gereği bu konu yasa ile düzenlenecektir. Yasayla düzenlenmesi gereken konuda yönetmelik maddesi koyan Kurum, bunun yanı sıra her erişim engelinde internet sitelerini yeni yollar bulmaya zorlamaktadır. Erişimin engellenmesi kararının hukuki yapısından kaynaklı sorunlar nedeniyle açıkça internet siteleri aleyhine bir düzenlemedir” diye kaydetti.

TRAFİK VERİLERİNE İTİRAZ

Yönetmelik taslağının şartlar bölümünde de pek çok maddenin hukuka aykırı olduğunu belirten Cemiyet, itirazında şu ifadelere de yer verdi:

“İnternet haber siteleri, 5187 sayılı Kanunun 10 uncu maddesi gereğince muhafaza ettiği içerikleri Kurumun talebi halinde, incelemeye imkân verecek şekilde ibraz etmek zorundadır” maddesini hatırlattı ve bu maddeye, “Belirsiz bir veri işleme yetkisi ve sorumluluğu söz konusudur. Oysa veri işlemeye ilişkin usul ve esaslar Kişisel Verileri Koruma Kanunu’na tabidir, bu konudaki esaslar bu kanun dışında olamaz.”

İnternet haber sitelerinin BİK tarafından belirlenecek ziyaretçi trafik bilgilerini toplayan ölçüm aracını kullanma zorunluluğuna da karşı çıkan Cemiyet, şunları ekledi:

“Trafik verilerini aktarmak ve kurumun belirleyeceği ölçüm aracını kullanma zorunluluğu kişisel verilere ait her konunun kanunla düzenlenme zorunluluğuna aykırıdır, idari işlemle kanun yetkisi devralınamaz.” (MA)