Avrupa Konseyi'nin anayasal konularda danışma organı olan Venedik Komisyonu, derneklere kayyım atamanın önünü açan Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin yasanın örgütlenme özgürlüğü bakımından "ciddi ihlal" taşıdığını ve İçişleri Bakanı'nın bir derneğin feshedilmesine karar veremeyeceği yönünde görüş bildirdi.
Venedik Komisyonu, 27 Aralık 2020'de Meclis Genel Kurulu'ndan geçen sivil toplum örgütü temsilcileri ve derneklere kayyım atamasının önünü açan “Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Kanunu"nun uluslararası insan hakları standartlarıyla uyumlu olmadığını belirtti. Komisyon, kanunun sivil toplum örgütleri açısından riskler içerdiğini belirterek, revize edilmesi yönünde tavsiyelerde bulundu.
AMACINI AŞTI
Deutsche Welle'de yer alan habere göre komisyon, 7262 sayılı kanun ile Türkiye'nin kitle imha silahlarının yayılmasının finansmanına ilişkin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararları ve Mali Eylem Görev Gücü'nün (FATF) konuya ilişkin tavsiyelerini iç hukuka aktarmak istediğini, ancak kanunun bu amacı aşan hükümler içerdiğini kaydetti. Kanunun tüm dernekleri kapsadığına dikkati çeken Venedik Komisyonu uzmanları, kanun hükümlerinin başta örgütlenme ve ifade özgürlüğü ve adil yargılanma olmak üzere temel insan hakları açısından olumsuz sonuçlar doğurabileceği uyarısında bulundu.
YARDIM TOPLAMA YETKİSİ
Komisyon, net ve objektif kriter olmaksızın internet ortamında yardım toplama girişimlerine hükümet kontrolü ve ceza uygulanmasının sivil toplum kuruluşlarının meşru yardım toplama faaliyetleri üzerinde olumsuz etki yaratacağı, bunun da örgütlenme özgürlüğü haklarını ihlal edeceği görüşünü belirtti. Kanun, "izinsiz" yardım toplama faaliyetinin internet ortamında yapılması halinde valilikler ya da İçişleri Bakanlığının içerik kaldırılması için bildirimde bulunabilmesini öngörüyor. İçeriğin 24 saat içinde kaldırılmaması halinde Sulh Ceza Hakimliğine içeriğe erişim amacıyla başvuruda bulunulmasını düzenliyor.
KAYYIM ELEŞTİRİSİ
Komisyon, uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti veya suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama suçlarından mahkum olanların, hukuksal denetim olmaksızın derneklerin genel kurul dışındaki organlarında görev alamayacaklarına dair hükmü de eleştirdi. Bu kişilerin yerine dernek ve üyelerinin onayı olmaksızın kayyım atanmasını örgütlenme özgürlüğü bakımından "ciddi ihlal" olarak değerlendirdi.
BAKANLIK FESHEDEMEZ
Faaliyetleri askıya alınmış bir derneğin feshedilmesine İçişleri Bakanı değil mahkemelerin karar verebileceğine vurguda bulunan Komisyon, böyle bir kararın da "orantılılık ilkesi kapsamında sadece son çare olarak ve uygun adil yargılanma güvenceleriyle" alınması gerektiğini kaydetti.
DERNEKLER
Komisyon, üst kuruluşları veya merkezleri yurt dışında bulunan dernek, vakıf ve diğer kar amacı gütmeyen kuruluşların kanun kapsamına alınmış olmasını da "orantısız" buldu. Bu kuruluşların Türkiye'de faaliyette ve iş birliğinde bulunmaları için izne ihtiyaçları olduğunu anımsattı.
Komisyon, derneklere getirilecek kısıtlamalarda Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Kişisel ve Siyasi Haklar Uluslararası Sözleşmesi'nin örgütlenme özgürlüğüyle ilgili maddelerinin temel alınmasını istedi. Kanunun sivil toplum kuruluşlarıyla istişare edilerek revize edilmesini önerdi.