CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu'nu partisinin İstanbul il başkanlığında ziyaret etti.

Davutoğlu, Kılıçdaroğlu'nu il başkanlığına gelişinde kapıda karşıladı. Kılıçdaroğlu'na ziyarette Genel Başkan Yardımcıları Gamze Akkuş İlgezdi, Onursal Adıgüzel, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, Küçükçekmece Belediye Başkanı Kemal Çebi de eşlik etti.

Yaklaşık 40 dakika süren görüşmenin ardından Kılıçdaroğlu ve Davutoğlu, basın mensuplarına açıklama yaparak soruları yanıtladı.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, "Kendi ülkemizde huzur içinde yaşamak istiyoruz. Herkesin düşüncesi, kimliği, inancı, yaşam tarzı farklı olabilir ama hepimiz kendi ülkemizde bayrağımızın altında huzur içinde yaşamak istiyoruz" dedi.

Ahmet Türk'ten kayyımın iddialarına yanıt Ahmet Türk'ten kayyımın iddialarına yanıt

Elbette ki düşüncelerini söyleyeceklerini, kendileri açısından eleştirilmesi gereken bir konu varsa elbette eleştireceklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti:

"Siyaset dediğiniz zaten budur. Kimin doğru yaptığına, kimin yanlış yaptığına kararı millet verecektir. Ama birilerinin bir düşünceyi beğenmiyorum diye, taşlarla, sopalarla, silahlarla saldırmasını asla kabul etmiyoruz, asla. İktidar olanların yapmaları gereken ilk şey, Türkiye'de can ve mal güvenliğini sağlamaktır. Herkesin can ve mal güvenliğinden sorumlu olan devleti yönetenlerdir. Bir partinin genel başkan yardımcısı eğer saldırıya uğruyorsa, derhal olayın üzerine gitmek ve olayı çözmek için gerekli talimatların verilmesi lazım. Seyirci olamazlar, can ve mal güvenliğini sağlamak zorundadırlar. "

Kılıçdaroğlu, Gelecek Partisi Genel Başkanı Davutoğlu'nu, geçmiş olsun dileklerini iletmek için ziyaret ettiğini belirtti.

'1980 ÖNCESİNE DÖNMEK İSTEMİYORUZ'

1970'li yılları iyi bildiğini anlatan Kılıçdaroğlu, "O yıllarda hiç kimsenin can ve mal güvenliği yoktu. Türkiye aynı kaosun içine sokulabilir. Herkesin dikkatli olması lazım. Türkiye'nin gündemini çalıp başka bir yere toplumu hedefleyebilirler. Öyle bir amaçları da olabilir. Türkiye'de 1970 öncesine, 1980 öncesine dönmek istemiyoruz. Huzur içinde birlikte yaşamak istiyoruz, halkın hakemliğinde siyaset yapmak istiyoruz. Başkalarının görüşleri çerçevesinde değil, başkalarının baskıları çerçevesinde değil. Halkın hakemliğinde siyaset yapmak kadar güzel bir şey yok" ifadelerini kullandı.

'BU PİYONLARI HAREKETE GEÇİRENLER BİZİM İÇİN ÖNEM TAŞIR'

Gelecek Partisi Genel Başkanı Davutoğlu da insanlığın ve Türkiye'nin son derece kritik bir eşikten geçtiğini dile getirdi.

Bugün gerek dünyanın her yerinde gerekse de Türkiye'de iki grup insanın olduğunu ifade eden Davutoğlu, sözlerine şöyle devam etti:

"Biri ortak kader bilincine sahip olarak bütün bir insanlığı ve vatandaşları birlikte düşünenler bir de insanlığı ve ülke vatandaşlarını ayrıştıranlar. Geçen sene pandemi dolayısıyla bütün insanlık ortak kader bilincini yaşadı. Ülkemiz de yaşadı. Tam da 2021'in başında hepimiz bu ortak kader bilinciyle daha hoşgörülü, birbirine saygı duyduğu, muhabbetle konuştuğu, güzel söz sarf ettiği bir dönem başlar diye ümit ederken."

Son günlerde siyasilere ve gazetecilere dönük olarak fiili saldırılara kadar giden tehditler, hakaretler ve olaylar yaşandığını belirten Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Genel Başkan Yardımcımız Selçuk Özdağ'a yapılan saldırı şahsen Selçuk Özdağ'a yapılmış bir saldırı değildir. Hatta Gelecek Partisi'ne yapılmış bir saldırı da değildir. Ülkenin bütün siyasilerine şu mesaj verilmek istenmiştir. Bizi eleştirenler, eğer eleştirilerini beğenmezsek sokak ortasında, cuma namazına giderken dahi saldırıya ve hakarete uğrayabilirler. Bunun cezasını görmeden yola devam ederler. Aynı gün iki gazeteciye de saldırıldı. Eğer bir ülkede milletin derdine sözcü olacak siyasiler ve gazeteciler aynı anda saldırıya muhatap olmuşlarsa, bu saldırıyı yapan piyonların ötesinde, bu piyonları harekete geçirenler bizim için önem taşır."

Kılıçdaroğlu'na ziyareti için teşekkür eden Ahmet Davutoğlu, dayanışma gösteren diğer siyasilere de teşekkürlerini iletti. Davutoğlu, saldırıların kendilerini korkutmadığını dile getirerek, bir adım bile geri atmayacaklarını söyledi.

Özdağ'ın aynı dirayetle yola devam ettiğini aktaran Davutoğlu, konunun Gelecek Partisi değil, ülke meselesi olduğunu ifade etti.

Davutoğlu, konuşmasında MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin sosyal medya paylaşımlarını eleştirerek, hiçbir siyasi partinin tabanını rencide edecek yaklaşımlarda bulunmadıklarını aktardı.

Konuşmasında siyasi dil konusuna vurgu yapan Davutoğlu, gazetecilere yapılan saldırıları da kınadı.

'İKTİDARDAN GİTMEMEK İÇİN HER ŞEYİ YAPABİLİRLER'

Konuşmalarının ardından Kılıçdaroğlu, bir gazetecinin "Alaattin Çakıcı'nın size yönelik tehdidi ile başlayan bir süreç var ve ardından da giderek yükselen bir tansiyon. Gazetecilere ve siyasetçilere yönelik dil de sertleşti bu süreçte. Bu siyasi tansiyonun daha da yükseleceğini düşünüyor musunuz?" sorusu üzerine şu yanıtı verdi:

"Tansiyon yükselir mi ya da iktidar gündemi değiştirmek için bu tür yollara tevessül edebilir mi? Edebilir. Her şeyi yapabilirler. Altını özenle çiziyorum, her şeyi yapabilirler. İktidardan gitmemek için göze alamayacakları hiçbir şey yoktur. Gayet açık ve gayet net söylüyorum. Eğer başkentte, Ankara'da bir siyasal partinin genel başkan yardımcısına planlı bir şekilde geliniyorsa, ellerinde silahlar ve sopalarla darp ediliyorsa, bu genel başkan yardımcısının kafasına 18 dikiş atılıyorsa ve kan kaybı varsa, failler hala yakalanamıyorsa veya tespit ediliyorsa ve bunlar birer adi suçlu muamelesi görüyorsa bunun altını özenle çizmek isterim, konuşan kişiye terörist, elinde sopa ile genel başkan yardımcısını darp eden kişi adi suçlu. Böyle bir devlet anlayışı olamaz. Terörist asıl o. Nerede yargılanması lazım? Hangi polisin bakması lazım? Poliste hangi masanın bakması lazım? Organize suçlar. Gidiyor mu organize suçlara? Gitmiyor. Nereye gidiyor? Adi Suçlar."

Yeni bir yol haritası çizmek zorunda olduklarını belirten Kılıçdaroğlu, "Türkiye'yi bu badireden kurtarmak zorundayız. Bu tür organize işler olur, gündem saptırılmak istenebilir, başka şeyler yapılabilir ama biz soğukkanlılığımızı koruyacağız. Halkın hakemliği kadar değerli bir şey yoktur" dedi.