Emekçi Hareket Partisi (EHP) İstanbul'da Bahçelievler, Sultangazi,
Kağıthane; Ankara’da Yenimahalle; İzmir’de Çiğli olmak üzere beş ilçede bağımsız adaylarla seçime giriyor.
31 Mart'ta yapılacak olan seçimlere 21 gün kala çalışmalarını hızlandıran Kağıthane Belediyesi bağımsız adayı Sibel Uzun'la yerel yönetimleri, ekonomik krize çözüm önerilerini ve projelerini konuştuk.
'SORUNLARA HIZLI ÇÖZÜM İÇİN DÖRT ADIM'
Türkiye genelinde yaşanan sorunların çözümü için il ve ilçeler düzeyinde projelerin üretilmesi gerektiğini söyleyen Uzun, belediye başkanı seçilirse tüm yerel yönetimlerde hızla atılması planlanan dört adımı şöyle anlattı:
“Ucuz gıda ve yemeğe herkesin kolayca ulaşabilmesi için halk market ve lokantaları her mahallede ihtiyacı karşılayacak sayıda açılacak.Pahalılık karşısında halk gıdaya ve yemeğe ucuz bir şekilde ulaşacak. Depreme karşı dönüşüm planı, kar için değil kamu yararı için uygulanacak. Binaların güçlendirilmesi, şehrin depreme hazırlanması müteahhitlerin insafına
bırakılmayacak”
'TEMEL İHTİYAÇLARI BELEDİYE KARŞILAYACAK'
Yeşil alanın her mahalleye ve binaya taşınacağını söyleyen Uzun, rant ve beton üzerinden yapılan yağmacılığın durdurulacağını, mimari ve şehir planlama yapısının değişeceğini, şehirlerin yeşil alana kavuşacağını ifade etti. Uzun, şunları söyledi:
"Beslenme, barınma, eğitim, sağlık ve ulaşım gibi temel ihtiyaçların asgari düzeyi belediye tarafından karşılanacak. Bu dört maddenin temelinde kamu yararına kamu üretimi ilkesi var. Belediyelerin bu zor ekonomik koşullarda halkın ihtiyaçlarını çözmek için inisiyatif almasını amaçlıyoruz. Böyle inisiyatiflerin örneği de yok değil. Şu anda bile var. Halk Ekmek, Halk Süt var. Ne kadar az sayıda da olsa Kent Lokantaları örneği var. Et ve Balık Kurumu’nun güdük bırakılmasının sonuçlarını her gün beraber görüyoruz. Bu örnekleri hem çoğaltmayı hem de yaygınlaştırmayı hedefliyoruz."
'GEÇİM DERDİ VE EKONOMİK YIKIM EN YAKICI DİLE GETİRİLEN BAŞLIK'
Yerel seçim programlarının geliştirilmesine ilçe düzeyinde sorun alanlarını ele alan ve somut çözümleri sunan maddelerle devam ettiklerini söyleyen Uzun, sorunları hedefledikleri çözümleri daha çarpıcı anlatabilmek için hazırlıklarının devam ettiğini belirterek çalışmaları hakkında şöyle konuştu:
“Çalışmalarımızı ağırlıklı olarak parti stantları ve ziyaretlerle sürdürüyoruz. Üyelerimiz ve partili dostlarımızla ilçede planlamalar yapıyoruz. Sokaklarda bildirilerimizi dağıtıyoruz. Ev ziyaretlerini, muhtar görüşmelerini planlıyoruz. Çok fazla ilgi ve soruna çözüm isteyenlerle karşılaşıyoruz. Geçim derdi ve ekonomik yıkım en yakıcı dile getirilen başlık. Deprem, trafik, otopark sorunu, yeşil alanların çoğalması, kreş ihtiyacı gibi pek çok başlıkta sorunlar dile getiriliyor. Bu aşamada bile bizlerin çözebileceğine olan inanç ve ihtiyaç ile yaklaşılıyor. Birebir görüşmeler halk meclislerinin nüvesini oluşturuyor.”
'BELEDİYELERİ HALK MECLİSLERİYLE YÖNETECEĞİZ'
Demokrasi cephesinde yer aldığı iddiasındaki siyasi akımların bugüne kadar kazandığı yerel yönetimlerde halk meclislerinin değil varlığı, adının bile geçmediğini söyleyen Uzun, hayata geçirildiği bir örneğin de ellerinde olmadığını belirtti. Solun 80 öncesi Fatsa ile yaratılan ve halkın tam katılımıyla hayata geçirilen geleneği sadece romantize etmelerini tüketme alışkanlığı olduğunun söyleyen Uzun, şu ifadeleri kullandı:
"EHP olarak Gezi Ayaklanması sonrası forumları var eden, Kadın Meclislerinin içerisinde yer alarak meclisli işleyişi hayata geçiren bir geleneğimiz var. Dolayısıyla kazandığımız belediyeleri halk meclisleri ile yöneteceğiz. Seçilen yönetimler hesap verir bir işleyişin içerisinde olacaklar. Demokrasi ancak bu şekilde inşa edilebilir, kazanılabilir. Bugün belediye meclislerini canlı yayınlayarak halkın katılımını sağlayan belediyeler bile belli bir seviye elde etmişlerdir."
'TOPLUMUN KADINLARIN SİYASETTE ROL ALMASINA İHTİYACI VAR'
Kadın belediye başkan adayı olmanın iletişime geçtikleri herkeste olumlu bir yaklaşım geliştirdiğini söyleyen Uzun, bu durumun toplumun kadınların siyasette rol almasına olan ihtiyacından kaynaklandığını düşündüğünü ifade etti. Uzun, şöyle devam etti:
“Biz de kadınlara daha fazla cesaret kazandırmanın üzerinde duruyoruz, Kağıthane’de kadınlara yönelik kentsel düzenlemelere, eşitlikçi uygulamalara ağırlık vereceğimizi belirtiyoruz. Türkiye’de genel seçimde kazanılan yüzde 48 dilimdeki iktidardan kurtulma eğilimini Kağıthane’de de net olarak gözlemliyoruz. İnsanlar siyasi çözümler öneren adaylara ilgiyle yaklaşmaktan geri durmuyor. Anlamaya çalışan, soru soran insanlarla en çok bu sayede tanışmış olduk”
'İTTİFAK POLİTİKASINA SAHİP ÇIKMAYI DA ELBETTE SÜRDÜRECEĞİZ'
Sibel Uzun, Kağıthane genelinin ve bazı mahallelerin oylarının sabit olduğunu, 'AKP bölgesi' olduğunu ve burada siyasi bir çaba içerisinde olmanın gereksiz olduğu inancının yanında, bu inancın kırılması gerektiği yönünde küçümsenmeyecek bir eğilimin de var olduğunu da söyleyen Uzun, partisinin ittifak politikası hakkında şunları söyledi:
"Girilmesin denilen ilçeler, mahallelerin, sokakların bizleri beklediğini gözlemledik. İyi ki de gelmişiz bu sokağa dediğimiz çok oluyor. EHP olarak yüzde 85 halkın katılımı ile yapılan seçimlerde siyasi iddiamızı ortaya atmazsak, somut çözümlerle uygulamaya çalışmazsak bir kez daha yenilmişliğimize yazılır. İlelebet buralar sağ siyasete teslim edilir. Bu nedenle partimizin siyasi programını ülke sathında olduğu gibi ilçelerde de etkili bir şekilde anlatmayı sonuna kadar sürdüreceğiz. AKP’yi yenmek genel seçim sürecinden daha güncel ve yakıcı, bu nedenle ittifak politikasına sahip çıkmayı da elbette sürdüreceğiz." ArtıGerçek
