-Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, katıldığı televizyon programında anayasa değişikliğine dair konuştu. Anayasal değişikliğin imzaya açıldığını söyledi.

Muhalefetin anayasal teklife destek vereceklerine inandıklarını belirten Bozdağ, “Meclis Başkanımız da kullanamadığına göre 334 oluyor. Teklifin kabul edilmesi için diğer partilerle görüşmemiz gerekir, yoksa bu sürecin nihayete ermesi mümkün gözükmüyor” ifadelerini kullandı.

Hak İhlalleri Raporu: DEM Partili 3 Binden Fazla Kişi Gözaltına Alındı, Baskılar Zirveye Ulaştı Hak İhlalleri Raporu: DEM Partili 3 Binden Fazla Kişi Gözaltına Alındı, Baskılar Zirveye Ulaştı

Bakan Bozdağ, LGBTİ+'ları hedef aldı. Bakan Bozdağ, “Aile, Türk toplumunun temelidir. Buradaki değişiklik kadın ve erkeğin evlenmesi ile kurulur ve eşler arasında eşitliği oluşur. Zaten evlilik birliği kurulduğunda aile de kurulmuş oluyor” dedi.

Altılı Masa'nın açıkladığı anayasa taslağına dair de konuşan Bozdağ, "eklife detaylıca baktım. Teklif ucube bir teklif. Literatürde güçlendirilmiş parlamenter sistem diye bir kavram yok. Literatürde olmayan bir kavramı gündeme getirmiş oldular" dedi.

'İMZAYA AÇTIK'

TRT Habere konuşan Bozdağ şunları söyledi:

"Geçen hafta Cumhur İttifakı Meclis grubu Anayasanın 24. maddesine 2 fıkra ekleyen, 41. maddesini 1. fıkrasını belirleyen değişiklikleri imzaya açtı. Milletvekillerimiz de bu imzaya destek verecekler. Teklif, yarın veya bir gün Meclis Başkanlığı'na sunulacak.


Teklife temel hak ve özgürlüklere anayasal güvence geliyor. Vatandaşlarımızın yaşam tarzlarını da teminat altına almaktadır.

Teklifle din ve vicdan hürriyeti teminat altına alınacak. Sadece temel hak ve hürriyetlerin kullanılmasında değil, mal ve hizmetlerinden de yararlanılmasının sağlanılması konusunda ayrımcılıklardan dolayı vatandaşlarımıza bir güvence getiriyor.

Her alanda vatandaşlarımızı eşit gören uygulamalar sağlanacak. Tam olarak anayasal eşitlik getirmektedir. Ailenin toplumun temeli olduğu vurgulanmakta, evlilik birliğinin ancak kadın ile erkeğin evlenmesiyle açık bir şekilde vurgulanmaktadır.

‘DEĞİŞİKLİK KADIN VE ERKEĞİN EVLENMESİ İLE KURULUR’

Buna benzer anayasal ve yasal değişiklikler yapıldı. Aile kavramı birçok ülkede büyük bir tehlike ve saldırı altında. O yüzden anayasal düzeyde değişiklik lazımsa onun için anayasal değişiklik yapılıyor. Aile, Türk toplumunun temelidir. Buradaki değişiklik kadın ve erkeğin evlenmesi ile kurulur ve eşler arasında eşitliği oluşur. Zaten evlilik birliği kurulduğunda aile de kurulmuş oluyor. Aileyi tanımlamak yerine kimler arasında kurulması gerektiğini anayasal düzeyde ifade ediyoruz.”


‘AİLEYİ KORUMAYI HEDEFLİYORUZ’

Muhalefetin de anayasal teklife destek vereceklerine inandıklarını belirten Bozdağ şunları söyledi:

"Bizim herkese gitmemizin sebebi şu. Bizim 335 oyumuz var. Meclis Başkanımız da kullanamadığına göre 334 oluyor. Teklifin kabul edilmesi için diğer partilerle görüşmemiz gerekir, yoksa bu sürecin nihayete ermesi mümkün gözükmüyor. Biz bu teklifte samimi olduğumuzu Türkiye'de kılık kıyafet konusunun tartışma konusu olmasının çıkmasını istiyoruz. Partilerimizin bu teklife destek vereceğini ümit ediyorum. Türk milletinin temelinin oluşturan aileyi korumayı hedefliyoruz. Dünyanın dört bir yanında tedbir alıyorsa Türkiye'nin gecikmesi Türkiye'nin aleyhine olur. Geleceğimizi korumak için böyle bir tedbir alıyoruz."

‘TEKLİFİ AÇIKÇA REDDEDEN BİR PARTİ BEN GÖRMEDİM’

Teklifi açıkça reddeden bir parti olmadığını vurgulayan Bozdağ şu ifadeleri kullandı:

"Meclis'te bize ciddi bir itiraz yapılmadı. CHP seçime yakın sıcak bakmadığını referanduma gidilmesine karşı olduklarını belirtti, HDP başörtüsü konusuna sıcak baktığını, İYİ Parti de bu konuda yetkili organlarıyla görüştükten sonra teklifi değerlendireceklerini söyledi. Açıkça reddeden bir parti ben görmedim. Teklif somuta dönülüp Meclis Başkanlığına sunulduktan sonra daha net göreceğiz. Umuyoruz ki referanduma gitmeden yasalaşmasını arzu ederiz."

‘TEKLİF UCUBE BİR TEKLİF’

Bakan Bozdağ Altılı Masa’nın anayasa taslağına ilişkin de şunları söyledi:

"Teklife detaylıca baktım. Teklif ucube bir teklif. Literatürde güçlendirilmiş parlamenter sistem diye bir kavram yok. Literatürde olmayan bir kavramı gündeme getirmiş oldular. 2014-2018 arasına dönüş var. Bu değişiklilerin esasında bunu getirmek isteyenlerin özü başkanlık sisteminde başkan olmak için 50+1 oya ihtiyaç var.

İktidar olma umudunu kaybedenler pazarlıklarla, değişik yol ve yöntemlerle parlamenter sisteme dönmek istiyorlar. Cumhurbaşkanını halka seçtirerek bu kılıf altında saklamak istiyorlar. Yürütme organını doğrudan Türk halkından alıyorlar. "