Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın HDP'nin kapatılmasına ilişkin basına sızdırılan 609 sayfalık iddianamesinde HDP'ye ve parti yöneticilerine birçok suç isnat edilerek partinin kapatılması istendi. İddianamede; aralarında Selahattin Demirtaş, Sırrı Süreyya Önder, Sebahat Tuncel, Figen Yüksekdağ Şenoğlu, Pervin Buldan, Sezai Temelli, Mithat Sancar, Meral Danış Beştaş, Nursel Aydoğan, Selma Irmak, Ertuğrul Kürkçü, Ayhan Bilgen, Leyla Zana ve Ahmet Türk gibi isimlerin de bulunduğu 687 kişi için 5 yıl süreyle siyaset yasağı talep edildi.
Fezleke süreci Meclis'te devam ederken Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı hem Kobane iddianamesi hem de Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nca Kobane olayları çerçevesinde hazırlanan fezlekeleri inceledi. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin, HDP'nin kapatılması talebiyle re'sen Anayasa Mahkemesi'ne iddianamesini düzenleyerek davasını açtı.
687 İSİM İÇİN 5 YIL SÜREYLE SİYASET YASAĞI
İddianamede aralarında Selahattin Demirtaş, Sırrı Süreyya Önder, Sebahat Tuncel, Figen Yüksekdağ Şenoğlu, Pervin Buldan, Sezai Temelli, Mithat Sancar, Meral Danış Beştaş, Nursel Aydoğan, Selma Irmak, Ertuğrul Kürkçü, Ayhan Bilgen, Leyla Zana ve Ahmet Türk gibi isimlerin de bulunduğu 687 kişi için 5 yıl süreyle siyaset yasağı talep edildi.
PARTİ KONGRELERİ 'SUÇ UNSURU' SAYILDI
HDP'nin teşkilat kongreleri ve büyük kongreleri ile tüm gösteri ve toplantılarının, Anayasa ve yasalara göre kurulmuş bir siyasi partinin olması gereken parti kongreleri ve toplantıları gibi değil, PKK ve Abdullah Öcalan lehine sloganlar atılan alanlar haline getirildiği öne sürüldü.
23 Şubat 2020 tarihli 4. Olağan Büyük Kongresi'nin bu iddiaya örnek gösterildiği iddianamede, "Davalı HDP, terör örgütü PKK-KCK'yı açıkça desteklemekten öteye geçerek onun bir organı gibi faaliyette bulunmuştur. Aslında HDP ile PKK/KCK arasında bir fark yoktur. HDP silahlı terör örgütü PKK/KCK'nın emir ve talimatları doğrultusunda faaliyet yürüten, yaptıkları veya yapmadıkları bakımından halka değil terör örgütü PKK/KCK'ya hesap veren, terör örgütünün siyasi görünümlü bir uzantısı, organıdır. Başka bir deyimle HDP, PKK'nın partisidir. Partinin Eş Genel Başkanlığını yapmış Pervin Buldan ve Selahattin Demirtaş HDP’nin terör örgütü lideri Öcalan’ın projesi olduğunu, Öcalan’ın HDP fikriyatında büyük emeği olduğunu belirterek bunu açıkça söylemekten çekinmemişlerdir. Bu hususu örgüt elebaşı da kabul etmektedir" denildi.
"Türkiye Cumhuriyeti devletinin bağımsızlığı, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünün ne kadar büyük bir tehdit altında olduğu daha iyi anlaşılacaktır" denilen iddianamede; "Türkiye Cumhuriyeti Devletinin, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü korumak ve toplumun huzur, güven ve birlikteliği için HDP’nin temelli kapatılması hukuksal bir zorunluluktur" ifadeleri kullanıldı.
HAZİNE YARDIMININ KESİLMESİ İSTENDİ
İddianamede, HDP'ye Hazine yardımının kesilmesi de yer aldı. İddianamede, "HDP ödenecek hazine yardımlarından tamamen yoksun bırakılması, varsa banka hesabında blokesine ve Hazine yardımı ödenmiş ise aynı miktarın Hazine'ye iadesine karar verilsin" ifadeleri yer aldı.
İddianamenin detayları arasında; "HDP binaları ‘teröristlerin’ buluşma noktası oldu", "HDP yöneticileri ‘terör örgütünün’ amacına hizmet etti", "Davalı parti hiçbir milli meselede Türkiye Cumhuriyeti Devletinin yanında yer almadı" iddiaları yer aldı.
'SEÇİMLERE, ÖRGÜTÜN DİKTE ETTİĞİ ADAYLARLA GİRİLDİ'
"Terör örgütünü, terörü lanetlemeyi bırakın tek bir eleştiri cümlesi bile kurmayan veya kuramayan davalı partinin şiddeti, terörü, teröristi öven, onları kutsayan beyanatlarının ifade özgürlüğü kapsamında kaldığı düşünülemez" ifadelerinin yer aldığı iddianamede, "HDP ‘terör örgütünün’ vesayeti altında ve onun talimatları doğrultusunda hareket etti. Seçimlere de ‘terör örgütünün’ dikte ettiği adaylarla girdi", "HDP yöneticileri ısrarla PKK terör örgütüne “terör örgütü” ve onun aktif olarak bölücü yıkıcı eylemlerine katılan elemanlarına da terörist diyemedi" denildi.
"HDP, TSK’nın gayesi ve kapsamı belli olan operasyonlarını işgal girişimi gibi göstermeye çalışarak terör örgütüne destek sağladı" iddiasının da yer aldığı iddianamede, "Davanın ivedilikle görüşülerek, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne aykırı eylemlerin odağı haline gelen HDP kapatılmalıdır" denildi.
