IHR'ye ait internet sitesinde yayımlanan raporda, hayatını kaybeden göstericilerden 32'sinin kadın, 63 kişinin ise 18 yaş altı olduğu bilgisi verildi.
Doğu Kürdistan (Rojhilat) kentlerine dair verilerin yer aldığı raporda, en fazla can kaybının Sünnilerin yoğunlukta olduğu Sistan-Beluçistan eyaletinde yaşandığı aktarıldı.
39 KİŞİ İDAM İSTEMİYLE YARGILANIYOR
Öte yandan rapora göre, gösterilerde gözaltına alınanlardan en az 39'u dava dosyası idam istemiyle mahkemeye gönderildi, bu kişilerden 11'i hakkında idam kararı verildi.
IHR, İran yargı makamlarını söz konusu idamlarla ilgili şeffaf davranmamakla eleştirerek, bu suçlamayla yargılanan kişilerin, avukat seçme ve aileleriyle görüşme haklarından mahrum bırakılarak kararlarla ilgili belirsizlik oluşturmanın planlandığını öne sürdü.
Bu arada idam mahkumlarından Rıza İslamdost, Eyüb Agliyani, Ferzad Tehzade, Hejir Ahmedi, Himen Şahi ve Muhammed Burugani'nin ayrı bir hapishaneye nakledildikleri ve idam için bekletildikleri ifade ediliyor.
JİNA EMİNİ GÖSTERİLERİ
Tahran'da 13 Eylül'de "ahlak polisi" olarak bilinen İrşad devriyeleri tarafından gözaltına katledilen 22 yaşındaki Jina (Mahsa) Emini'nin 16 Eylül'de yaşamını yitirmesi, ülke yönetimine karşı protestolara yol açmıştı.
IHR, 7 Aralık'ta yayımladığı raporda, Emini'nin ölümü sonrasında başlayan sokak gösterilerinde emniyet güçlerinin müdahalesi sonucu 458 protestocunun öldüğünü aktarmıştı.
İran Devrim Muhafızları Ordusu Hava Kuvvetleri Komutanı Tuğgeneral Emir Ali Hacızade, 29 Kasım'daki konuşmasında, ülkede yaklaşık 2,5 aydır devam eden protestolarda güvenlik güçlerinin de aralarında olduğu 300'den fazla kişinin hayatını kaybettiğini söylemişti. İran Güvenlik Konseyi ise 3 Aralık'ta, toplam ölü sayısının 200'ü aştığını açıklamıştı.
İranlı yetkililer öldürülen kişilerin güvenlik güçleri tarafından değil, "provokatörler" tarafından öldürüldüğünü savunuyor.
İran medyasına yansıyan haberlere göre, gösteriler sırasında 60'tan fazla güvenlik görevlisi yaşamını yitirdi.
GÖSTERİCİLRDEN 2’Sİ İDAM EDİLDİ
Haklarında idam kararı verilen Muhsin Şikari'nin cezası gözaltına alınmasından 75 gün sonra 8 Aralık'ta, Mecidrıza Rahneverdin'in cezası ise gözaltına alınmasından 23 gün sonra 12 Aralık'ta infaz edildi.
Her iki kişinin de avukat seçme hakkından mahrum kalması ve idam kararlarının teamüllerin dışında ivedilikle uygulanması tartışmalara yol açtı.