Hakkari’de çobanlık yaparak aldığı ev ipotekli çıkınca dünyası yıkılan Talip Çelik, yaşadığı derin çaresizliği şöyle dile getirdi:
“Ben bu evi, çocuklarım başını sokacak bir yuva bulsun diye aldım. 6 çocuğum var… İçlerinden biri MS hastası, Van’a tedaviye götürüyorum. Diğerleri okul okuyor. Yıllarca dağlarda çobanlık yaptım, soğukta, sıcakta sürünün peşinden koştum. Elime geçen her kuruşu biriktirdim. Sonunda bir ev sahibi olabildim sandım. Şen ailesinin büyüklerine defalarca gittim, ‘Bugün yarın hallederiz’ diye diye beni kandırdılar. Sonra banka geldi, evimi elimden aldı. Kapı gibi tapusu elimde olan yuvamız yok oldu.”
Bir sabah kapıya dayanan haciz görevlileriyle göz göze geldiğini anlatan Çelik, çaresizlik içinde kapı eşiğine oturup ağladığını söyledi:
“MS hastası yavrumun tedavisi zaten belimi büküyor. Şimdi evim de yok. Çocuklarımın gözümün önünde üşümesine, aç kalmasına dayanamıyorum. Çobanlık yaparak alnımın teriyle aldığım evim bir anda elimden gitti. Bizi bu hale düşürenlerden hesap sorulmasını istiyorum.”
Talip Çelik, yetkililere şöyle seslendi:
“Sayın Valim, Emniyet Müdürüm, Hakkâri’nin büyükleri… Ne olur sesimizi duyun. Bizim bir suçumuz yok, sadece sıcak bir yuvamız olsun istedik. Yıllarca çobanlık yaparak kazandığım paramı elimden aldılar. Çocuklarımla ortada kaldım. Kimse sahip çıkmazsa sokakta kalacağız. Allah rızası için yardım edin.”
Talip Çelik, yaşadığı büyük mağduriyetin bir an önce giderilmesini ve sorumluların hesap vermesini bekliyor.