Edirne Cezaevi'nde tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Halk TV programcılarının sorularını yanıtladı.

"Bugün olsa kurmayacağım ya da o şekilde ifade etmeyeceğim bazı cümleler var" ifadesini kullanan Demirtaş, "Örneğin 'Başkan Apo’nun heykelini dikeceğiz' ifadesi hem bağlamından koparılmaya hem yanlış anlaşılmaya çok müsait bir ifadeydi" dedi.

Demirtaş devamında şunları ekledi:

“Ben orada, Öcalan PKK’ye silah bıraktıracak ve barışa katkı sunan hiç kimsenin yaptıkları toplum tarafından unutulmayacak demek istiyorken istismara açık bir cümle kurmuş oldum. Bir de atlanıyor ama o günlerde AKP çevreleri Erdoğan ve Öcalan’a Nobel Barış Ödülü verilmeli demekten geri durmuyorlardı. Öyle bir atmosferdi. Benim o cümleyi sarf ettiğim dönemin siyasi atmosferi unutuluyor, unutturuluyor. Aslında ben öyle heykel meraklısı biri değilimdir. Heykelini dikmeyi, mecazi anlamda kullanmıştım. Hatta aynı gün, yani o sözleri söylediğim gün, heykel meraklısı olmadığımı söylemiştim de. Ama meydan meydan dolaştırılarak aleyhime propaganda olarak kullanılan videonun devamındaki o bölümü hiç kimse yayımlamıyor. Size o kısa videoyu iletiyorum. Dikkat edilirse o meydan meydan dolaştırılan, sosyal medyada paylaşılan videonun devamıdır.”

'SİLAH ARTIK BİR HAK ARAMA YÖNTEMİ OLAMAZ'

Erdoğan’ın 'Kefenli Askerleriyiz' Dediği Osmanlı Ocakları Başkanı, Dolandırıcılıkla Tutuklandı! Erdoğan’ın 'Kefenli Askerleriyiz' Dediği Osmanlı Ocakları Başkanı, Dolandırıcılıkla Tutuklandı!

“Bugün tahliye olsanız, çıkar çıkmaz yapmayı planladığınız proje/plan/ eylem planı nelerdir, ilk atacağınız adım ve önceliğiniz ne olur?” sorusuna ise Demirtaş şu yanıtı verdi:

“Sanırım halkın bizden en ciddi beklentisi toplumsal barışı sağlamakta sorumluluk almamızdır. Ben de Kürt sorunundan kaynaklı her türlü şiddet yönteminin kalıcı olarak son bulması için elimden gelenin fazlasını yaparım. Artık silahlar susmalı ve siyaset konuşmalı. Silah, bir hak arama yöntemi olamaz, bu soruna mutlaka ama mutlaka siyasi ve barışçıl bir çözüm bulunmalı. Yani ilk işim barış için girişimde bulunmak olur. Bunu de en makul şekilde, kimseyi incitmeden, acıları yarıştırmadan, hukuk içinde ve TBMM zemininde başarmak zorundayız.”