Şırnak'ın Cizre ilçesinde 4-12 Eylül 2015’te ilan edilen sokağa çıkma yasağıyla birlikte ilçenin dört tarafı ablukaya alındı. İlçedeki bu ilk yasakta aralarında çocuk ve yaşlıların da olduğu 21 kişi vefat etti. İlçede ilan edilen sokağa çıkma yasağı üzerinden sekiz yıl geçmesine rağmen yaralar halen taze.
Bu yaralardan biri de cenazesi bozulmasın diye günlerce evin buzdolabında bekletilen 10 yaşındaki Cemile Çağırga. Cemile'nin öldürülmesinin üzerinden sekiz yıl geçti fakat gerekli adımlar atılmış değil. Cemile'nin annesi Emine Çağırga, 8 yıldır faillerin bulunmamasına tepkili.
RELATED VİDEO
Play Video
'8 YILDA ZULÜMDEN BAŞKA BİR ŞEY GÖRMEDİK'
Kızının ölüm yıl dönümü vesilesiyle konuşan Çağırga, yaşadıklarını hiçbir zaman unutmayacağını söyledi. Bugüne kadar ifadelerinin dahi alınmadığını aktaran Çağırga, “Devlet, ‘Cemile nasıl katledildi, kaç gün buzdolabında kaldı' diye sormadı. Bu 8 yıllık süreçte ne adalet geldi ne de hukuk. Bu 8 yıllık süreçte işkenceden, zulümden başka bir şey olmadı. Adalete konu olacak bu meselede tek bir dava dahi açmadılar. 'Nasıl oldu' diye sormadılar. Eğer adalet olsaydı, hukuk olsaydı soruşturma konusu yaparlardı. Halen derdimize derman bulunmuş değil, halen yaralarımız yaralı, bu yaradan halan kan geliyor” dedi.
'DEVLETİN ÜSTÜNDE DURMASI GEREKİRDİ'
Devletin suçlu olduğu için sustuğunu belirten Çağırga, "Bütün dünya Cemile'nin katledildiğini gördü, duydu; bir Türk devleti duymadı, duymak istemedi. Kızım çocuktu, elinde silah yoktu, mevzide savaşmıyordu. Kızım kucağımda katledildi. Devletin üstünde durması gerekirdi. Cemile'nin katillerini bulması gerekirdi. Bu devletin tek derdi para ve kişisel çıkardır. Türkiye halkları ne yaşıyor umurunda bile değil. Kim ne acı çekiyor umurlarında değil. Allah'tan umudumuz adaletin sağlanmasıdır. Ama bu durumda adaletin gelmesi çok zor. Her gün zulüm, her gün düşmanlık yapıyorlar” şeklinde konuştu.
'ADALET EVİNİ TAŞIYIP GİTTİ'
“Kürt çocuklarının katilleri bulunsaydı Kürt sorununun da çözülürdü” diyen Çağırga,"Ben sağ olduğum sürece o günleri unutmayacağım. Nasıl unutabilirim ki? Devlet, kızımı evde katletti. Ben kendim onun yaralarını tedavi ettim. Ölene kadar da ben tedavi ettim. Cenazesini de ben defnettim. Hiç unutmayacağım. Bütün akrabalarımızı evlerinde yataklarında uyurken katlettiler. Halen adalet gelmiş değil. Adalet evini taşıyıp buralardan gitti, nereye gitti bilmiyorum. Dicle Nehrine mi kapıldı, Fırat Nehrine mi yoksa, bilmiyorum. Eğer ki Cemile ile Taybet Anne’nin katilleri bulunup hesap verseydi belki şimdi Kürt sorunu da çözülmüş olurdu. Kürt, Türk, Ermeni, Fars hepimiz biriz, insanız. Eğer çocuklarımızın katilleri bulunsaydı sadece Kürt sorunu değil birçok sorun çözülmüş olurdu” ifadelerini kullandı. (MA)