Çakırbeyli, özellikle bavul ticaretiyle geçimini sağlayan yurttaşların, sınır kapılarında karşılaştıkları bürokratik ve keyfi engeller nedeniyle ciddi bir geçim kriziyle karşı karşıya olduğunu belirtti. Kota uygulamalarının halkın emeğine ve yaşam hakkına doğrudan müdahale niteliği taşıdığını vurguladı.
Son günlerde Yüksekova Esendere Sınır Kapısı’nda yaşanan sınır gerginliklerinin, bu adaletsiz uygulamaların sahadaki toplumsal yansımalarının bir sonucu olduğunu belirten Çakırbeyli, halkın sabrının sınandığını ifade etti.
CHP’li Çakırbeyli’nin dikkat çektiği en çarpıcı konulardan biri ise İran vatandaşlarının Türkiye gümrük kapılarından rahatlıkla geçebilmesi olurken, Türk vatandaşlarının kendi ülkesinde zorluk yaşamasıydı. Bu durumun kamu vicdanını yaraladığını ve çifte standart algısını derinleştirdiğini söyledi.
Çakırbeyli, kota aşıldığı gerekçesiyle yurttaşlardan el konularak alınan ürünlerin akıbetine dair hiçbir resmî açıklamanın yapılmadığını belirtti. Bu malların nerede saklandığı, hangi kuruma teslim edildiği ve nasıl değerlendirildiği konusunda kamuoyunun bilgilendirilmediğini dile getirdi.
CHP Hakkari İl Başkanı Suzan Çakırbeyli, açıklamasının sonunda yetkililere şu çağrıyı yaptı:
Hakkâri’deki sınır kapılarında uygulanan kota ve kısıtlamalar derhal gözden geçirilmeli, halkın ticaret ve geçim hakkı korunmalıdır.
Sınır geçişlerinde eşitlikçi ve adil uygulamalar esas alınmalı, vatandaşların maruz kaldığı ayrımcılığa son verilmelidir.
Kota bahanesiyle el konulan ürünlerin akıbeti açıklanmalı, bu malların hangi kurumda ve hangi amaçla değerlendirildiği şeffaf şekilde paylaşılmalıdır.
Çakırbeyli, Hakkâri halkının tek talebinin, sınırların ticaretin ve yaşamın önünü açması olduğunu belirterek, "Yasaklarla, kotalarla ve çifte uygulamalarla halkın yaşam hakkı gasp edilemez. Halkın malına el koymanın izahı kamuya yapılmadan bu uygulamalar meşruiyet kazanamaz," dedi.