Erbil ve Kerkük'teki görüşmelerini tamamlayan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı başkanlığındaki heyet, partilerinin İstanbul İl Başkanlığı binasında basın toplantısı düzenledi.
Salıcı, Erbil'de Mesut Barzani, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetim Başkanı Neçirvan Barzani, Başbakan Mesrur Barzani, Meclis Başkanı ve yardımcıları, Dış İlişkiler Sorumlusu yetkilileri, KDP Politbüro üyeleri, hükümetteki Hristiyan Bakan ve Ezidi toplumunun önde gelen liderleri ve Türken Cephesi Yetkileri ve Türkmen Reform Partisi ile görüşmeler yaptıklarını söyledi.
Salıcı, Dışişleri Bakanlığı ve Ankara Irak Büyükelçiliği, Bağdat Büyükelçiliği ve Erbil Başkonsolosluğu'na ziyarete ilişkin önceden haber verildiğini ve Dışişleri Bakanlığına da ziyarette ilişkin izlenimlerin yer aldığı bir rapor ileteceklerini söyledi.
'DİYALOGTAN YANA OLDUK'
Salıcı yaptıkları görüşmeler ışığında şunları söyledi:
"CHP olarak bölgemizde son yıllarda giderek artan terör, huzursuzluk ve istikrarsızlıktan bölge ülkelerinin ciddi zarar gördüğü düşüncesindeyiz. Bu sorunlarla mücadelede askeri yöntemlerin ötesinde gerekli çabaların ve diplomasinin tüm olanaklarının devreye konulmasını önemsiyoruz. Biz hep diyalogdan yana olduğunu, bölgemizin sorunlarının konuşularak ve diplomasi yoluyla çözülmesi gerektiğini savunduk.
Bölgemizde barış, istikrar ve huzur içinde bir arada yaşanabilmesi için böyle bir yaklaşıma büyük ihtiyaç duyulmaktadır. Irak’taki Türkmen kardeşlerimizin kamuoyunda duyulmasını istedikleri talepleri var. Özellikle Kerkük bölgesinde Türkiye’den devlet ya da özel sektör tarafından yatırım yapılmasını talep ediyorlar. Hastane talepleri önemli ve öncelikli. Bölgenin kalkınması için üniversite talepleri var. Bu taleplerin takipçisi olacağımıza söz verdik.
'GELECEĞİN MİMARI OLMAYI HEDEFLİYORUZ'
Bölgemizde komşularımızın toprak bütünlüğüne, barış içinde olmalarına büyük önem atfediyoruz. Ortak geleceğin mimarı olmayı diliyoruz. Başta Türkiye olmak üzere bölge ülkeleri yıllardır terörle mücadele ediyorlar. Terör ve şiddet refahın, toplumsal barışın önündeki en önemli engeldir. Bölgede adil, eşit bir iş birliğiyle hepimizin refahının birlikte yükseleceğine inanıyoruz. Bunun için 2’nci yüzyıla çağrı beyannamemizde de yer alan kısaca OBİD olarak bilinen Orta Doğu Barış ve İş Birliği Teşkilatı adı altında bir girişim önerdik. Türkiye, Irak, İran ve Suriye’nin iş birliği arayışında bölgedeki tüm paydaşların önemli katkı sağlayacağını düşünüyoruz. Kimlikler üzerinden siyaset yapmak ötekileştirmeyi artırdı.
'ACILARIN SON BULMASI GEREK'
Kimlik bir insanın şerefidir ve hiç kimse kendini baskı altında hissetmemelidir. Bölgedeki her ülkede terörden ve iç savaştan kaçan sığınmacılar var. Bu acıların artık son bulması gerek. Bizler Irak’ta Kerkük’te Erbil’de yaşayan akrabalarımızla bir bütün oluşturmaktayız. Seçimler Irak’ın geleceğine ilişkin bir yol haritasının önemli bir adımını oluşturacaktır. Bu nedenle ziyaretimizi seçimlerden önce gerçekleştirmeyi uygun gördük. Yaptığımız temaslarda CHP’nin hakkaniyete dayalı anlayışını muhataplarımıza anlattık. Seçimlerden sonra Irak’ta yeni hükümetin kurulmasıyla beraber merkezi hükümet ile de en kısa zamanda bağlarımızı güçlendirmek arzusundayız."
'OLUMLU TEPKİLER ALDIK'
Bir gazetecinin,“CHP olarak ilk defa Kürdistan Bölgesi’ne ziyaret gerçekleştirdiniz, neden böyle bir dönemde bu ziyareti yapma ihtiyacı hissettiniz. Olası bir CHP iktidarından Ankara-Erbil ilişkilerini neler bekliyor?” sorusuna Salıcı, şu yanıtı verdi:
“Bizim temel amacımız, bölgede diyalog ve işbirliği. Terörün, şiddetin geriletebilmesi için Ortadoğu Barış ve İşbirliği Teşkilatı fikri bizim için çok kıymetli ve önümüzdeki dönemde tüm bölgeyi etkileyebilecek belki bugünden yarına değil ama zaman içinde diğer paydaşlarımızın bu dört ülkenin bir araya gelmesiyle çok daha etkili bir hale kavuşabilir.
Bizim Bölgesel yönetim ile yapmış olduğumuz görüşmelerde de Kerkük’te de siyasi partilerle yapmış olduğumuz görüşmelerde, başlatmış olduğumuz girişimin bu çabanın ve fikrin ne kadar kıymetli olduğunu ne kadar olumlu tepkiler aldığını gördük. Bunu burada bırakmamak gerekiyor, bunu bir başlangıç olarak görmek gerekiyor. Özellikle Irak’ta merkezi yönetimin tekrardan belirlenmesi yeni hükümetin kurulmasından sonra bu girişimleri merkezi hükümet düzeyinde de devam ettirilmesi gerekiyor."
'ADINA NE DERSENİZ DEYİN, GÖRÜŞMELERİN HİÇBİRİNDE OLUMSUZLUKLA KARŞILAŞMADIK'
Salıcı, "Ortadoğu’da özellikle bu dört ülkenin bir araya gelmesi bu bölgedeki sorunları büyük oranda kaldırabilecek bir yapının ortaya çıkması demek. Az önce söylediğim gibi bugünden yarına ortaya çıkmayabilir iktidarlar değişir, seçimler yapılır, ülkelerde değişiklikler olur ama istikrarlı bir şekilde bu yaklaşımın üzerine Cumhuriyet Partisi iktidarında da üzerine gitmeye devam edeceğiz. Dolayısıyla bizim buradaki yaklaşımımızla ilgili, Kuzey Irak’ta ya da bölgesel yönetimde adına ne derseniz deyin o bölgede yapmış olduğumuz görüşmelerin hiçbirinde bir olumsuzlukla karşılaşmadık.
'CHP BÖLGENİN SORUNLARINA AŞİNA'
Cumhuriyet Halk Partisi heyetleri Irak’a da gitti Sayın Genel Başkanımız da gitti. CHP heyetleri Mısır’a da gitti Suriye’ye de gitti; yani biz bölgeye ilk defa ilgi duyan, ilk defa tanışan bir parti değiliz. Cumhuriyet Halk Partisi bölgenin sorunlarına aşina, bölgenin sorunlarını yakından takip eden bir siyasi parti ama bu çabanın arttırılarak sürdürülmesi için eğer sayın başkanımızın Irak’a bir ziyaret yapması olumlu olacaksa bir katkı sunacaksa tabii ki biz böyle bir ziyaretin yapılmasını isteriz. Ancak karşıdaki muhataplarımızın önce hükümeti kurmaları lazım; oradaki muhataplarımızın da bir kabul gösteriyor olabilmeleri lazım ki bu ziyaretler gerçekleşebilsin ve sonuç alabilsin.”
'KÜRT SORUNUNU TARTIŞAN BİR PARTİYİZ'
CHP'nin Kürt sorununun çözümü ile ilgili sadece konuşan değil aynı zamanda en çok yazılı materyal üreten bir siyasi parti olduğunu belirten Salıcı, “Cumhuriyet Halk Partisi ondan önce Sosyal Demokrat Halkçı Parti yani bu siyasi gelenek Kürt sorunu ile ilgili düşünen tartışan ve bu konuda çözüm önerilerini ısrarla ortaya koyan, eleştirileri olunca da eleştirilerini yapmaktan kaçınmayan bir siyasi parti.
'KÜRT SORUNUNU KENDİ ARAMIZDA KONUŞARAK ÇÖZEBİLİRİZ'
Bizim önceliğimiz çok açık Türkiye’nin üniter yapısı içerisinde demokratik yollarla parlamento zemininde bu üç başlık altında bizim Kürt meselesini kendi aramızda konuşarak kendi ülkemizdeki dinamiklerle çözebileceğimizin kanaatindeyiz" diye konuştu.