Kitabı dikkat çekici kılan önemli unsurlardan biri, 2015 yılında çözüm süreci sona ermek üzereyken Zozani’nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve PKK lideri Abdullah Öcalan’a yazdığı mektupların ilk kez yayımlanması. Zozani, bu mektuplarda çözüm sürecinin sona ermesi durumunda yaşanabilecek toplumsal kırılmalara dikkat çekiyor.

Siyaset Sosyolojisi ve Türkiye’nin Siyasal Yapısı

Zozani, kitabında ağırlıklı olarak toplumbilim analizlerine yöneliyor. Çeşitli makalelerde, özellikle HDP (şimdiki adıyla DEM Parti) siyasetine dair görüş ve önerilerini paylaşıyor. Ayrıca Türkiye’nin siyasal yapısına dair dikkat çeken analizler sunuyor.

Kitapta yer alan önemli bir makalede, Türkiye’nin en zengin ve refah seviyesi yüksek 76 ilçesinde CHP’nin yerel iktidarını sürekli korumasının nedenleri sorgulanıyor. Bu çalışma, siyaset sosyolojisi açısından önemli tartışmalar içeriyor.

137342

“Devlet Düzeni ve Değişmezlik Algısı” Üzerine Tartışmalar

Zozani, demokrasi kavramı çerçevesinde Türkiye’nin devlet yapısına dair “değişmezlik” algısını da eleştiriyor. Bu konuda yer alan makaleler, Türkiye’deki siyasal düzenin dinamiklerine yönelik ciddi sorular içeriyor.

Tarihe Not Düşülen Mektuplar

Zozani, 2013-2015 yılları arasında gündemde olan çözüm sürecini Hakkâri Milletvekili olarak yakından takip etmişti. Sürecin sona ermek üzere olduğu 2015 yılının bahar aylarından itibaren endişelerini kamuoyuna açık şekilde dile getiren tek siyasetçi oldu.

Bu dönemde yazdığı ve tarihe not düştüğünü belirttiği iki mektup, ilk kez bu kitapta yayımlandı. Mektuplardan biri 31 Temmuz 2015 tarihinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, diğeri ise 12 Ağustos 2015 tarihinde PKK lideri Abdullah Öcalan’a hitaben yazıldı.

Erdoğan’a Yazılan Mektuptan: “Masa Sizi Geri Çağıracaktır”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hitaben yazdığı mektupta Zozani, çözüm masasının devrilmesinin yaratacağı toplumsal tahribatlara dikkat çekiyor ve şu ifadeleri kullanıyor: “Bizler, cumhuriyet şemsiyesi altında yaşayan insanlar olarak tarihimizi gözlerimizle gördüklerimiz, yaşadıklarımızla tarif ederiz... Tarihimizi gözlerimizle gördüklerimizden ibaret kılan gelişmeleri ülkemizin kaderi olarak kabul etmek mümkün değildir.”

Zozani, Erdoğan’a seslenerek şu tarihi tespitte bulunuyor: “Çözüm masası bir kere kurulduktan sonra, masadan kalksanız dahi masa sizi geri çağıracaktır. Aradan on yıl bile geçse, masaya yeniden oturmak zorunda kalacaksınız.”

Mektubun sonunda Zozani şu çağrıyı yapıyor:“Şimdi sizin önünüzde bir fırsat var. Siz bu sorunun kalıcı çözümünü sağlayabilecek noktadasınız. Tüm benliğimle ifade etmek isterim ki; siz arzu ederseniz başarırsınız. Yeter ki geleceğe odaklanalım.”

Hakkari’de Özel Bir Firma: 10 Ekskavatör Operatörü Alacak
Hakkari’de Özel Bir Firma: 10 Ekskavatör Operatörü Alacak
İçeriği Görüntüle

Öcalan’a Yazılan Mektuptan: “Şiddeti Var Eden Politikalar Anlamsızlaşmalı”

Zozani, Öcalan’a yazdığı mektubunda toplumsal sorunların çözümünde şiddet argümanının anlamsız hale geldiğini ifade ederek şunları dile getiriyor: “Şiddetin anlamsızlaşması, kendisini ifade etme imkânı bulamadığı için değil, şiddeti var eden politikaların anlamsızlaşmasıyla mümkündür... Egemen olan şunu görecek; her türlü şiddet vasıtası kullanıldığı halde mazlumun iradesi teslim alınamamıştır.”

Mektup, Zozani’nin şu ifadeleriyle son buluyor: “Halkımız uzunca bir zaman diliminde çok büyük bedeller ödedi. Artık, bedel ödemenin değil özgürlüğünü yaşayacağı aşamaya gelindi. Sizin fedakârlık ve azminizin son noktayı koyabilecek mertebede olduğunu düşünüyorum.”

“Tarihe Not” Niteliğinde Bir Kitap

Zozani’nin yeni kitabı, sadece akademik ve sosyolojik analizler sunmakla kalmıyor, aynı zamanda Türkiye yakın tarihinin en önemli siyasal süreçlerinden biri olan çözüm sürecine dair ilk elden tanıklıklar ve tarihsel belgeler içeriyor. Bu yönüyle kitap, Kürt sorununun çözümüne dair farklı bir bakış açısı sunarken, gelecekteki tartışmalara da kaynaklık etme potansiyeli taşıyor.