ABD Senato Dış İlişkiler Komisyonu'nun Cumhuriyetçi üyesi Risch, Türkiye'ninin Suriye'ye olası kara harekatı, Finlandiya ve İsveç'in NATO üyeliği süreci ve Türkiye, Yunanistan ve ABD arasında gerginliğe yol açan F-16 meselesini değerlendirdi.
'SURİYE'NİN DAHA DA İSTİKRARSIZLAŞMASINA YOL AÇAR'
Yunanistan'ın Kathimerini gazetesine konuşan Risch Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın emriye Taksim'deki bombalı saldırıya misilleme oalrak 20 Kasım'da başlatılan Suriye'ye yönelik Pençe-Kılıç Hava Harekatı'nın ardından Suriye'ye kara operasyonu ihtimaline dair şunları söyledi: "Türkiye'nin kara operasyonu düzenlemesi Suriye'nin daha da istikrarsızlaşmasına ve ABD'nin IŞİD'e karşı mücadelesinin zayıflamasına yol açar. Ayrıca Suriye'nin kuzeyindeki binlerce teröristin serbest kalması tehlikesini de gündeme getirir"
'2019'DAKİ OPERASYONA VERİLEN TEPKİDEN DAHA SERT OLACAKTIR'
Olası kara operasyonunda ABD personelinin kayıp vermesinin Ankara-Washington hattında ciddi gerginliğe yol açabileceğine de dikkat çeken Cumhuriyetçi senatör 2019'da Suriye'ye düzenlenen Barış Pınarı Harekatı'nda ABD Kongresi'nin Türkiye'ye yaptırım uyguladığını hatırlattı.
Kongre’deki en etkili Cumhuriyetçi senatörlerden biri olarak bilinen Risch, “Eğer Suriye’ye düzenlenen askeri operasyonda tek bir ABD’li yaşamını kaybederse Türkiye’nin Kongre ile ilişkisi ciddi bir hasar alır. Eğer Türkiye bir kara operasyonu yaparsa ABD’nin tepkisi 2019’daki operasyona verilen tepkiden daha sert olacaktır” dedi.
'F-16 SATIŞI İÇİN ABD-TÜRKİYE İLİŞKİLERİNDEKİ SORUNLARIN ÇÖZÜLMESİ LAZIM'
Pazartesi günü yayımlanan söyleşide Risch, Türkiye ve Macaristan'ın, Finlandiya ve İsveç'in NATO'ya katılımını henüz onaylamamasını "büyük bir hayal kırıklığı" diye nitelerken, Türkiye, Yunanistan ve ABD arasında gerginliğe yol açan F-16 meselesini de ele aldı.
Risch "Dışişleri Bakanlığı, olası bir satış onayına dair kongreye bilgilendirme yapmadı. Biden yönetiminin Türkiye'yle nasıl bir pazarlık yaptığını tam bilmeden, F-16'larla ilgili alınacak karar hakkında önceden bir şey söyleyemem. Öte yandan kongreden gerekli desteğin alınıp böyle bir satışın gerçekleştirilmesi için ABD-Türkiye ilişkilerinde sorun yaratan birçok konunun çözülmesi lazım" dedi.
Türkiye'ye F-16 satışının gerçekleşebilmesi için Senato Dış İlişkiler Komisyonu'nun Demokrat başkanı Bob Menendez ve Risch'in onayı gerekiyor.
ESKİ SURİYE TEMSLİCİSİ JEFFREY: KÜÇÜK KAPSAMLI OPERASYONLAR DIŞINDAKİLER DOĞRU DEĞİL
Diğer yandan ABD'nin eski Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey NTV'ye konuştu.
Jeffrey Türkiye’nin Suriye’ye olası kara harekatına ilişkin, “Suriye’deki mevcut durumda çok küçük kapsamlı ‘girip çıkma’ şeklindeki terörle mücadele operasyonları haricinde hiçbir harekat doğru olmayacaktır” dedi.
Eski temsilci "Türkiye’nin müttefiki Özgür Suriye Ordusu IŞİD'in yeni liderini ortadan kaldırdı. Bu konuda ABD Merkez komutanlığı da yorumda bulundu. Bu önemli bir gelişmeydi. Bu tip saldırılar mantıklı ancak kim tarafından ve nerede yapılıyor olursa olsun Suriye’de bir kara harekati birçok şeyi riske atıyor" ifadelerini kullandı.
'YPG/PKK SDG'NİN KONTROLÜNDE DEĞİL'
ABD’nin 17 Ekim 2019 tarihli anlaşmaya uyduğunu savunan Jeffrey, “Anlaşma YPG’nin Suriye’nin hiçbir bölgesinden Türkiye’ye saldırmayacağı şeklinde genişletilebilir mi? ABD böyle bir garanti verebilir mi Türkiye’ye?” sorusunu ise “ABD Türkiye’ye böyle bir garanti veremez. SDG de böyle bir garanti veremez. Verdikleri garanti kuzeydoğudan bir saldırı olmayacağıydı. Saldırıdan kasıt, örneğin Kobani’den roket saldırısı yapılmayacağı şeklindeydi.”
Sorunu çözmenin bir yolunun SDG’nin Suriye’nin hiçbir noktasından Türkiye’ye saldırı gerçekleştirmeyeceği sözü vermesi olabileceğini vurgulayan Jeffrey, “Bence SDG Türkiye’ye saldırı yapılmayacağı garantisi verirse faydalı olacaktır. Ancak sorun şu ki, SDG ve liderleri Suriye’deki YPG/PKK güçlerinin kontrolünde değil. Bu da bir sorun” dedi. (DIŞ HABERLER)
