Hakkari’de Kamyonet Uçuruma Yuvarlandı, 2 Kişi Yaralandı
Hakkari’de Kamyonet Uçuruma Yuvarlandı, 2 Kişi Yaralandı
İçeriği Görüntüle

Tecridin derinleştiği ve tutsaklara ölümün dayatıldığı cezaevlerinde son 3 ayda 15 tutsak yaşamını yitirdi. Cezaevlerinde her geçen gün şüpheli ölümler artarken, İnsan Hakları Derneği (İHD) verilerine göre 604’ü ağır olmak üzere en az bin 605 hasta tutsak da her an ölümle burun buruna. İnfazların yakılması, hasta tutsakların tedavilerinin engellenmesi ve tecrit politikalarına karşı tutsak yakınlarının İstanbul, Diyarbakır, Van ve İzmir’de başlattıkları Adalet Nöbeti ise devam ediyor. Tutsaklara zulüm politikası uygulanırken tutsak yakınları ise her alanda ve platformda bu uygulamalara karşı seslerini duyurmaya çalışıyor.

Hakkâri'nin Bulak Mahallesi’nde yaşayan Şermin Ertunç’un yaşadıkları da Kürt sorununu ve cezaevi politikasının fotoğrafını gösteriyor. 5 çocuğu da cezaevinde olan Şermin’in, yaşları 14 ile 27 arasında değişen 5 çocuğu “örgüt üyeliği” kapsamında çeşitli dönemlerde tutuklandı ve ağır cezalara mâhkum oldu. Şermin’in Fırat isimli oğluna 2009’da “örgüt üyesi olduğu” iddiasıyla 16 yıl hapis cezası verildi. Fırat Van F tipi Cezaevi’nde 1 yıl kaldıktan sonra Rize Cezaevi’ne sürgün edildi Rize’de bir süre kaldıktan sonra Diyarbakır T tipi Cezaevi’ne sürgün edildi. YDG-H üyesi olduğu iddiasıyla 2014 yılında 14 yaşında tutuklanan Ferhat isimli oğlu da önce Van F Tipi Cezaevi’ne ardından Ankara Sincan ve son olarak Trabzon Cezaevi’ne sürgün edildi. Ali isimli çocuğu da 2012’de “Örgüte yardım ve yataklık” yaptığı iddiasıyla tutuklandı. Ali, şu an Van Yüksek Güvenlikli cezaevinde tutsak. Murat’a da 2010 yılında “Örgüt üyesi olduğu” iddiasıyla 26 yıl, Recep’e de aynı suç isnatıyla 10 yıl hapis cezası verildi. Murat ve Recep, Van F tipi Kapalı Cezaevi’nden, Muş ardından, Tekirdağ Cezaevi’ne sürgün edildiler.

Her biri farklı cezaevlerinde olan ve sürgün politikalarından dolayı çocuklarını göremeyen Şermin, bu zulmün son bulmasını istedi.

‘Yeter artık bu zulüm bitsin’

5 çocuğunun kilometrelerce uzaklıktaki cezaevlerine sürgün edildiğini söyleyen Şermin, yıllardır çocuklarını göremediğini belirtti. Şermin,“5 çocuğumu da tutukladılar hepsini uzak cezaevlerine götürdüler. Hiç birini görmeye gidemiyorum. Van’da cezaevi var neden oraya getirmiyorlar? Oğlum Ferhat Van’daydı 4 ay önce Trabzon’a götürdüler, bizim haberimiz yoktu oradaki arkadaşları ailelerine söylemişler aileleri bana haber verdi. Bize yaptıkları zulümdür, yeter artık bitsin bu zulüm” sözlerini kullandı.

‘Hiçbirinden haberim yok’

Cezaevlerinde bulunan hasta tutsaklara cezaevi yönetimi tarafından baskı yapıldığını dile getiren Şermin, hasta tutsaklara kelepçeli muayene dayatıldığını ve sağlığa ulaşım haklarının ellerinden alındığını vurguladı. Şermin, “Tutsaklara yapılan bu baskıları aileler olarak biz de kabul etmiyoruz. Oğlum Recep’te hasta burnu sürekli kanıyor ve bayılıyor. Hastaneye tedavi için götürdüklerinde kelepçeli muayeneyi dayatmışlar ama Recep kelepçeli tedaviyi kabul etmemiş. Oğlum Fırat’ta kronik hasta ve kalbinde sorun var. Çocuklarımdan uzağım, hiç birinden haberim yok. Haftada bir gün telefon açıyorlar. O da 10 dakika sürüyor çoğu zaman ne konuştuğumuzu bile anlamıyorum” ifadelerini kullandı.

‘Bayram’da 5 çocuğumu da görmek istiyorum’

Şermin son olarak, “Eskiden çocuklarımın babası vardı yaşamını yitirince yalnız kaldım, çocuklarımı 5 yıldır göremiyorum. Sadece Van'da bulunan oğlumu görüyorum o da çok zor şartlarda. Ben bu sene bayramda 5 çocuğumu da görmek istiyorum. Yüreğim yanıyor onları göremediğim için. Tek talebim 5 çocuğumun yakın bir cezaevine getirilmesidir” dedi.