6 Şubat 2023 Kahramanmaraş merkezli depremlerin ikinci yıldönümünde acılar hâlâ taze. Türkiye, 2023 yılına büyük bir felaketle girmiş ve 53.537 vatandaşını kaybetmişti. Depremler, sadece ülkenin kara alanlarını değil, çevremizdeki denizleri ve yeraltı kaynaklarını da tehdit eden büyük riskleri gözler önüne sermiştir.
Bu acılar, 21 Ocak 2025'te Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi'ndeki Grand Kartal Otel’de çıkan yangında hayatını kaybeden 78 vatandaşımızı da unutturmamaktadır. O yangın, alınacak basit önlemlerle önlenebilecek bir felaketti.
TMMOB Hakkari İl Temsilcisi Cihad Kahraman, bu felaketlerin bir sonucu olarak, sadece doğal afetlere değil, insan kaynaklı ihmallere de dikkat çekiyor. Kahraman, 2023 yılı başında yaşanan Hatay Yayladağı merkezli 6.4 büyüklüğündeki depremin de acıları derinleştirdiğini belirterek, yaşanan tüm kayıplar için sabır ve baş sağlığı dileklerini sundu. Ancak Kahraman, "artık yeter" diyerek, afetlere karşı alınması gereken önlemler konusunda daha kararlı bir duruş sergilenmesi gerektiğinin altını çiziyor.
Yeni Bir Afet Mücadele Stratejisi İhtiyacı
Cihad Kahraman, mevcut afet yönetim sistemini yetersiz buluyor ve sadece kağıt üzerinde kalan düzenlemelerle afetlerin önlenemeyeceğini vurguluyor. Ege Denizi’nde meydana gelen depremler de, Türkiye'nin çevresindeki tüm jeolojik risklerin büyüklüğünü tekrar hatırlatmaktadır. Kahraman, mevcut afet yönetimi anlayışını reddederek, afet risklerini azaltmaya yönelik somut adımlar atılmasını talep ediyor.
Afet Risk Azaltma Manifestosu: Dirençli Şehirler İçin Adım Atılmalı
Afetlere karşı daha etkili bir mücadele için "Afet Risk Azaltma Manifestosu"nun hazırlanması gerektiğini söyleyen Kahraman, yerel yönetimlerin ve merkezi hükümetin daha etkin bir şekilde afet riskleri ile mücadele etmesi gerektiğini belirtiyor. Bu manifesto, afetlere karşı dirençli şehirler inşa etmeyi, yerleşim alanlarının risklere karşı uygunluğunu yeniden değerlendirmeyi ve afet yönetim sistemini köklü bir şekilde değiştirmeyi amaçlıyor.
Kahraman, yerel ve merkezi yönetimlerin afet stratejilerine daha fazla bütçe ayırması ve bu stratejilerin hızla hayata geçirilmesi gerektiğini ifade ediyor. Ayrıca, kamu ve özel sektör arasında uygulanan ayrıcalıklara son verilmesini, Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) muafiyetlerinin kaldırılmasını ve afet riski taşıyan yapıları meşrulaştıran uygulamalara son verilmesini talep ediyor.
Dirençli Kentler İçin Hep Birlikte Hareket Etmeliyiz
Afetlere karşı etkili bir mücadele için, tüm toplumun bir arada hareket etmesi gerektiğine dikkat çeken Kahraman, halkın yerel yönetimlerle birlikte afet risklerini belirlemesi ve bu riskleri azaltacak stratejiler geliştirmesi gerektiğini vurguluyor. Bugün yaşanan felaketler, afetlere karşı dayanıklı toplumlar ve yaşam alanları inşa etmenin ne kadar acil olduğunu bir kez daha gösteriyor.
TMMOB Hakkari İl Temsilcisi Cihad Kahraman, afet risklerini azaltmaya yönelik tüm planların katılımcı, şeffaf ve hesap verebilir bir şekilde hayata geçirilmesi gerektiğini belirterek, gelecekte benzer felaketlerin yaşanmaması için etkili bir afet yönetim stratejisinin oluşturulması gerektiğini ifade ediyor.