İklim bilimciler: Kuzey Kutbu buzsuz kalacak, artık çok geç İklim bilimciler: Kuzey Kutbu buzsuz kalacak, artık çok geç

Şırnak Barosu Çevre ve Kent Komisyonu, geçtiğimiz hafta il genelinde devam eden orman tahribatına ilişkin, ilgililer hakkında yeni delillerle birlikte ikinci defa suç duyurusunda bulunmuştu.

Baro Başkanı Av. Rojhat Dilsiz, konu hakkında baroya yöneltilen sorulara ilişkin sosyal medya hesabı üzerinden genel bir bilgilendirme yaptı.

Dilsiz, şunları kaydetti:

“Göreve geldiğimiz 10 nisan 2021 tarihinden itibaren aslında yıllardan beridir var olan ancak son dönemlerde pervasızca ve hiçbir kurala uyulmadan yapılan tahribatlara dikkat çekmek ve kamuoyu oluşturmak İçin bir raporlama çalışması yürüttük.

Nerdüş Deresi’nin kirletilmesi

Maden ocaklarının yaratmış olduğu tahribat ve Nerdüş deresine akıtılan atıkların doğaya vermiş olduğu zararlara dikkat çekmek amaçla çevre ve maden mühendislerinin de olduğu bir ekiple yapmış olduğumuz saha çalışması neticesinde 03.05.2021 tarihinde kapsamlı bir rapor hazırladık.

Yürütmüş olduğumuz çalışmada kömür ocaklarının sebep olduğu Nerdüş Deresi’nin kirletilmesi sorununa dönük dikkatimizi çeken ilk husus Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına bağlı Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü tarafından yapılması gereken “atık suyun denetimi” uygulamasının neden yapılmadığı konusundaydı.

Denetimsizliğin sadece atık su konusunda değil, maden ocaklarının sebep olduğu tüm ekolojik ve çevresel problemlerde temel çelişkilerden biri olduğu Nerdüş Deresi’nin kirletilmesinin ise sadece bir derenin varlığı ile alakalı olmadığı vurgulanmıştır. Bu durum aynı zamanda; dereye bağlanan kolların kuruması, dere suyu ile temas içinden olan bitki topluluklarının ve hayvan gruplarının zarar görmesi, kitlesel balık ölümleri, tarım arazilerinin sulanamaması, yine dere etrafındaki bağ / bahçelerin – yeşil / piknik alanlarının kuruması, dere etrafından bulunan ormanlık alanların tahribi, hava kirliliği ve nihayetinde dereden içme suyunu temin edemeyen insanların gündelik ihtiyaçlarını karşılayamamasına sebep olmaktadır.

“Doğaya ve topluma verilen zararların da katlanarak artmakta”

Ne yazık ki bugün Şırnak’ta, tüm teknolojik imkanların adeta seferber edilmesi ile maden ocaklarından kömür çıkarılmakta ve ‘benden sonrası tufan’ mantığı ile yapılan bu çalışmaların kömür üretiminin katbekat arttığı fakat aynı hızla doğaya ve topluma verilen zararların da katlanarak artmakta olduğunu görülmektedir.

Sadece Silopi Termik Santrali’ne 2021 yılı içinde verilen kömür miktarının 600 bin ton olduğu göz önünde bulundurulduğunda, kömürün üretim ve tüketim hacmi ve bununla bağlantılı olarak ortaya çıkacak olası ekolojik ve toplumsal sorunların varlığı üzerine düşünülmelidir…

“Orman alanlarının hızla azalmakta olduğunu fark ettik”

Tam da bu çalışmaları yürüttüğümüz esnada hukuki dayanaktan yoksun , ölçüsüz ve orantısız bir şekilde herhangi bir ön hazırlık ve inceleme yapılmadan hiçbir kurala uyulmadan Şırnak bölgesinde ağaçların kesilmekte olduğunu, orman alanlarının hızla azalmakta olduğunu fark ettik.

Yaşanan ağaç kesimleri ve Orman alanlarının hızla tahrip edilmesi sonucunda her ne kadar güvenlik gerekçesiyle sağlıklı bir saha çalışması yapılamamış ise de yürütmüş olduğumuz çalışmalar neticesinde Orman Genel Müdürlüğü'ne ait iki farklı veri incelendiğinde; Şırnak İlindeki orman varlığının Şubat-Eylül ayları arasındaki 7 aylık kısa sürede % 8 azaldığı görülmektedir. Resmi veriler bu şekilde olmakla birlikte tahmin ettiğimiz oranın resmi verilerden çok daha fazla olduğu açıktır.

Bu korkunç rakamlara rağmen Eylül 2021'den, raporumuzun ikincisini hazırladığımız tarih olan 06.07.2022'ye kadar da komisyonumuzun tespitlerine göre ağaç kesimi hiçbir şekilde durmamış ve sürekli yeni alanlar usule aykırı ihaleler ile tahrip devam edilmiştir.

Çevre ve Kent Komisyonumuzca yapılan tespitlere göre halihazırda Şırnak'ta 14 bölgede ağaç kesimi devam etmektedir. Ağaç kesimi Keniyamîr, Birateto, Birapeşo, Deyndarok, Cinîwer, Belûzer, Rîsor, Serêrû, Tîkera, Qûrteka pêşya, Girêdeyincê, Şerevan, Xirtkbestê ve Navyan bölgelerinde de temmuz ayı itibari ile başlamıştır. Bu bölgelerde kesilen ağaçların ise Cudi Dağının Navyan bölgesinde toplatıldığı ve buradan da TIR’larla farklı kentlere satılmak için götürüldüğü belirlenmiştir.

Yaz mevsimi itibariyle bu kesimler ve tahribatlar hızlı bir şekilde artmakta, günlük yüzlerce ton endemik ve tarihi ağaçlar yok edilmektedir.

“Suç duyuruları ve itirazlarımız reddedildi”

Tüm bu tahribatlara ilişkin hazırlamış olduğumuz raporlar dışında; Şırnak Barosu Çevre ve Kent Komisyonumuzca 18.01.2022 tarih ve 2021/5509 Soruşturma numarası ile Şırnak Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusu yapılmış, suç duyurumuz ile ilgili Şırnak Cumhuriyet Başsavcılığı 2021/5509 Soruşturma ve 2022/217 Karar sayılı karar ile kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiştir. Şırnak Sulh Ceza Hakimliğine 09.02.2022 tarihinde yaptığımız itiraz 2022/543 değişik iş kararı ile reddedilmiştir.

konusu orman tahribatında usule aykırı ihale süreçleri ve ağaç kesimine ilişkin komisyonumuzca Kamu Denetçiliği Kurumuna 06.07.2022 Tarih ve 2022/9590 Başvuru numarası ile başvuru yapılmıştır.

06.07.2022 tarihinde Şırnak Orman İşletme Müdürlüğüne sonrasında açılacak İdari davaya konu olması açısında orman tahribatına ilişkin” idari “başvuru yapılmıştır.

Baromuz tarafından Greenpeace, Doğa Derneği, Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfı, Türkiye Tabiatını Koruma Derneği, WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) ve Birleşmiş Milletler Çevre Programı - UNEP’e orman tahribatına ilişkin mail yolu ile çağrı yapılmıştır.

“Kamuoyunun desteğine ihtiyacımız var”

Tüm bu süreçlerin tüketilmesi ile beraber İHAM dahil tüm başvurular yapılacak, bölgemizde yaşanan ve süregelen bu kıyımın durdurulması için tüm yasal prosedürler uygulanacaktır. Bu konuda sesimizin daha gür çıkabilmesi için kamuoyunun desteğine ihtiyacımız var…”