HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, partisinin grup toplantısında konuştu. Sancar 30 Mart'ta seçim bildirgelerini açıklayacaklarını duyurdu.

Sancar, "Sorunlarımızın çözüm yolu demokratik siyasettir. Parlamentonun önümüzdeki dönemde hayati bir önem taşıyacağını görüyoruz. Bu ülkenin siyasal ve toplumsal gerçekliğine ters olan tekçi, merkeziyetçi sistemin bir daha geri dönülmemek üzere terk edilmesi ve yerine katılımcı, güçlü demokrasinin kurulması, cumhuriyeti demokrasiyle buluşturmak için şarttır" dedi.

"Bu ülkenin iktidardan kurtulacağı tarihi ana sayılı günler kaldı"

“Halka yoksulluğu, sefaleti reva gören AKP- MHP iktidarından bu ülkenin kurtulacağı tarihi ana sayılı günler kaldı” diyen Sancar Büyük bir değişimin arifesindeyiz. Kendi menfaatinden ve koltuğundan başka hiçbir şey düşünmeyen, halkı büyük buhranla, depremin yıkımı ve enkazıyla baş başa bırakan AKP-MHP saltanatının son bulacağı aydınlık günler için geri sayım başladı” ifadelerini kullandı.

"Tarihimizin en karanlık, en tehlikeli ittifakı oluşmuş durumda"

Sancar “Bu iktidar bloğu varlığını devam ettirmek için her yola başvuruyor, tarihimizin en karanlık, en tehlikeli ittifakı oluşmuş durumda. Bu ittifaka karşı tüm demokrasi güçlerinin birlikteliği ve ortak iradesi her zamankinden daha hayati önemdedir. Hiç kimse bu sorumluluğu bir an bile aklından çıkarmamalıdır. Bu karanlık tehlikeli ittifakı durdurmak için hep birlikte ortak mücadele ve ortak irade göstermenin zamanıdır, bu tarihi anda hata yapanın tarih önünde de halkların vicdanında da affedilmesi mümkün olmayacaktır” şeklinde konuştu.

"30 Mart’ta büyük bir buluşmayla seçim bildirgemizi açıklayacağız"

Seçim bildirgede son aşamaya geldiklerini söyleyen HDP Eş Genel Başkanı “30 Mart’ta büyük bir buluşmayla seçim bildirgemizi açıklayacağız” dedi.

Sancar bildirgelerinin Türkiye’nin demokratik çözüm programı olacağını belirterek, seçim sürecinde tam kadro sahada olacaklarını söyledi.

“Partimizden aday olmak için her kesimden yoğun bir ilgi var” diyen Sancar “Bu bizi gururlandırıyor. Umut HDP’dir, umut kurduğumuz ittifaklardadır. HDP ve ittifakları altındaki bu büyük buluşma Türkiye’ye ve demokrasiye büyük kazandıracaktır. HDP’nin önünü kesmeye yönelik kumpas ve davalar hâlâ devam ediyor. Her türlü oyunu oynamaya da devam edeceklerini biliyoruz. Böyle bir dönemde bile hiç geri durmayacakları kumpasların hepsini boşa çıkaracağız. Bugüne kadar ne yaptılarsa hepsine karşı direndik, yol bulduk” dedi.

Aydın ve yazarlardan Kürt sorunu açıklaması Aydın ve yazarlardan Kürt sorunu açıklaması

"Halkımızın sandığa yansıyacak tarihi iradesini riske etme hakkımız yoktu"

Başından bu yana tuzakların farkında olduklarını belirten Sancar sözlerini şöyle sürdürdü:

“14 Mayıs seçimlerinde halkımızın sandığa yansıyacak tarihi iradesini riske etme hakkımız yoktu. Yeni bir dönem başlarken bu büyük dönüşüm gücünü mutlaka parlamentoya taşımamız gerekiyordu.

Kapatma davası devam ederken başvurular yaptık. Bu davanın seçimden sonraya bırakılmasını meşru, siyasal ve hukuksal gerekçelerle talep ettik. AYM, 24 aydır süren davada bir ay daha beklememe kararını verdi. Biz bunun ne anlama geldiğinin elbette farkındayız.

"Bu tuzağı ve riski görerek kararlarımızı aldık ve seçimlere Yeşil Sol Parti ile girmeyi kararlaştırdık"

Bu planın neyi hedeflediğini elbette biliyoruz Bu tuzağı ve riski görerek kararlarımızı aldık ve seçimlere Yeşil Sol Parti ile girmeyi kararlaştırdık. Onlar akıllarınca tuzaklar oluştururken bizler aklın, inancın ve kararlılığın ışığında yürüdük.

"Değişimin adresi bu seçimlerde Yeşil Sol’dur"

Bu iktidara en büyük dersi sandıkta vereceğiz. Biz onların hileleriyle de her türlü kumpasıyla baş etmeyi öğrendik, işte bu da onlara büyük dert olsun. Yeşil Sol Parti, HDP’nin bileşeni partilerimizden biridir. 14 Mayıs seçimlerindeki adresimizdir. Yolumuz üçüncü yoldur. Yolumuz yeşilin ve solun yoludur. Değişimin adresi bu seçimlerde Yeşil Sol’dur.

"Tarihsel sorumluğumuzun gereği olarak aday çıkarmama yönünde karar aldık ve açıkladık"

Geçtiğimiz hafta Emek ve Özgürlük İttifakı olarak Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ilgili içinde bulunduğumuz siyasal ve toplumsal şartları gözeterek tarihsel sorumluğumuzun gereği olarak aday çıkarmama yönünde karar aldık ve açıkladık.

"Ret ve inkâr değil tanıma ve çözüm, şiarımız budur"

Ret ve inkâr değil tanıma ve çözüm, şiarımız budur. Baskı, zulüm değil; katılım, özgürlük, eşitlik istiyoruz. Güçlü demokrasi istiyoruz. Cumhuriyeti demokrasiyle buluşturmaktır hedefimiz.

Demokratik cumhuriyeti gerçek anlamda inşa etmektir amacımız. İşte yolumuz bu yoldur. Kavga, kutuplaşma, çatışma, ayrıştırma, nefret ve düşmanlık iklimi değil, barışa dayanan, eşitliği, özgürlüğü, adaleti esas alan yeni bir anlayışla ortak akıl ve katılımcı demokrasi diyoruz. Bu söylediklerimiz Türkiye’nin temel ihtiyaçlarıdır. Toplumun büyük çoğunluğunun arzudur, özlemidir, beklentisidir. Çözümün yol haritasıdır.

"Sorunlarımızın çözüm yolu demokratik siyasettir"

Sorunlarımızın çözüm yolu demokratik siyasettir. Parlamentonun önümüzdeki dönemde hayati bir önem taşıyacağını görüyoruz. Bu ülkenin siyasal ve toplumsal gerçekliğine ters olan tekçi, merkeziyetçi sistemin bir daha geri dönülmemek üzere terk edilmesi ve yerine katılımcı, güçlü demokrasinin kurulması, cumhuriyeti demokrasiyle buluşturmak için şarttır.

Bu nedenle parlamento seçimlerine önem veriyoruz. Geniş, güçlü temsil kabiliyetini parlamentoda oluşturmak zorundayız. 8 Martların, Nevrozların, 1 Mayısların meydanlardaki siyasal ve toplumsal gücünü 14 Mayıs seçimlerinde parlamentoda en büyük sayısal ve siyasal güce dönüştürmek görevimizdir.”