Kayyım yönetimindeki Mardin Büyükşehir Belediyesi’ne ait Kent AŞ. tarafından Kamor Millet Bahçesi’nin işletme hakkına ilişkin 3.6 milyonluk TL’lik rüşvetin döndüğü ihaleyle ilgili iddianame hazırlandı.

İçişleri Bakanlığı tarafından 19 Ağustos 2019’da ikinci defa kayyım atanan Mardin Büyükşehir Belediyesi’nde, kayyım dönemine ilişkin yürütülen “yolsuzluk”, “rüşvet”, “ihaleye fesat karıştırma” ve “zimmet” soruşturmalarından biri tamamlandı. Kayyım döneminde Genel Sekreter Yardımcılığı, MARSU Yönetim Kurulu Üyesi, Kent AŞ. Yönetim Kurulu Üyesi, İnsan Kaynakları Daire Başkanlığı, Teftiş Kurulu Başkanlığı ve Maarif Müfettişliği görevleri verilmesinden dolayı “kayyımın kilit ismi” olarak adını duyuran Zeyni Teker’in de içinde olduğu “ihaleye fesat karıştırma” soruşturması kapsamında iddianame hazırlandı.

Ahmet Kanbal'ın Mezopotamaya Ajansı'nda yer alan haberine göre, dosyada 26 Kasım 2020 tarihinden bu yana tutuklu olan Zeyni Teker, kayyım döneminde Kamor Millet Bahçesi’nin işletmesinin verildiği iş insanı Şerif Acar, adını Mustafa Yaman’ın yeğeni olarak duyuran ve Temmuz’dan bu yana tutuklu bulunan Yunus Emre Akça ile birlikte kayyım döneminin 8 yöneticisinin ismi yer alıyor. Dosya kapsamında yargılanan bu diğer isimler ise, M.S.H., O.K., S.C., Ş.E. ve Y.E..

KAYYIMIN YEĞENİNİN BASKISI SONUCU

İddianamede soruşturmaya dair savcılık değerlendirmesinde “Kamor Millet Bahçesi işletme hakkının Mardin Büyükşehir Belediyesi encümeninin 08/01/2014 tarih ve 2019/7 sayılı kararı ile Mardin Kent AŞ.’ye devredildiği, Mardin Kent AŞ. tarafından Kamor Millet Bahçesi’nin işletme hakkının 5216 ve 2886 sayılı yasalara aykırı olarak ihalesiz bir şekilde 25/01/201… tarihinde düzenlenen alt kira sözleşmesi ile Nasıroğulları Temizlik Mad. Nak. Pet. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti.’ye 10 yıl süreyle kiralandığı, sonrasında Mardin Kent AŞ. tarafından 22/02/2020 tarihinde Kamor Milet Bahçesi’nin işletmesinin 2886 sayılı kanunun 51/a maddesine göre pazarlık usulü ile ihale yapıldığı, ancak teklif usulü ile yapılması gerekirken, 2886 sayılı kanunun 51/a maddesi uyarınca pazarlık usulü ile yapılması neticesinde ihaleye katılmanın engellendiği, ihale ilgili tespit edilen tahmini bedelin 2886 sayılı yasada belirtilen usul ve esaslara göre tespit edilmeyerek, Yunus Emre Akça’nın baskısı ile Nasıroğulları şirketine verildiği” değerlendirmeleri yer verildi.

SEP Genel Başkanı’nın aralarında olduğu 15 gözaltı SEP Genel Başkanı’nın aralarında olduğu 15 gözaltı

TEK KALEMDE 2 MİLYON 689 BİN TL ZARAR

Hazırlanan iddianame kapsamında Kamor Millet Bahçesi’nin ihalesine fesat karıştırmakla suçlanan 8 isme dair İçişleri Bakanlığı tarafından görevlendirilen Mülkiye müfettişleri tarafından hazırlanan Tevdi Raporu’na da yer verildi.

Raporda yapılan ihalenin detaylarına yer verilerek, şahısların tek bir ihalede kamuyu toplamda 2 milyon 689 bin 850 TL zarar ettirdikleri belirtildi. Tevdi Raporu’nda yine ihaleye ilişkin belediyeden istenen birçok belgenin temin edilemediği de kaydedildi.

3 MİLYON 625 BİN TL RÜŞVET

Dosyadaki Uzman Bilirkişi tarafından hazırlanan raporda, kayyım döneminin Elazığlı müteahhidi olan ve geçtiğimiz aylarda benzer soruşturmalar kapsamında tutuklanan Adnan Yüksel’in ihaleden çekilmek için Şerif Acar’dan 500 bin TL değerinde rüşvet aldığı da yer aldı. Acar’ın aldığı rüşvete dair verilen çeklerin ilgili bankalardan temin edilmesinin ardından soruşturma dosyasına ve Yüksel’in dosyasına ekleneceği belirtildi.

İddianamede dağıttığı rüşvetlere dair beyanlarına yer verilen tutuklu iş insanı Şerif Acar, 500 bin TL’nin dışında ayrıca 2 milyon 300 bin TL rüşvet verdiğini itiraf etti. Acar, ifadesinde Elazığlı iş insanı Adnan Yüksel ile dönemin Kent AŞ. Genel Müdürü ve DEDAŞ Mardin İl Müdürü Mehmet Bulut’u “Mustafa Yaman’ın adamı” olarak tanıdığını belirterek, şunları söyledi: “İhalemin iptal edilmemesi için Vali Mustafa Yaman’ın adamı olarak bildiğim, Adnan Yüksel ve Mehmet Bulut yanıma gelerek para istedi. Parayı vermemem durumunda ihalemin iptal edilip, teminatlarımın yakılacağını söylediler. Ben de cebir ve tehdit altında bulunduğum için ihale iptal olmaması için Adnan Yüksel’e toplamda 2 milyon 300 bin TL’ye yakın para verdim. Para ile bildiğim kadarı ile Vali Mustafa Yaman’ın kullandığı 2018 model Audi A6 ve 2 adet 2018 model Passat araç aldıklarını biliyorum… Bir de hakkedişlerimi almak için Yunus Emre Akça’ya nakit olarak 825 bin TL zorla para verdim.”

KAYYIMIN YEĞENİ TEHDİT İLE İŞ YAPTI

İddianamede dosyada şüpheli olarak ismi geçen çok sayıda belediye çalışanının baskı altında kimi belgeleri imzalamak zorunda kaldıkları belirtilirken, kayyımın yeğeni olarak bilinen Yunus Emre Akça’nın ihaleleri kendi istediği şirketlere vermek için ihaleleri ayarladığı, usulsüz olduğunu beyan ederek, imza vermek istemeyen personeli de “Gelin istifanızı sunun. Biz devletiz. Kayyumuz. Bize karşı çıkan ya 'FETÖ’cüdür ya da PKK’lıdır” diyerek tehdit ettiği kaydedildi.

İddianamede sanıkların verdiği ifadelerde Yunus Emre Akça’nın belediyede herhangi resmi bir görevi ve imza yetkisi olmamasına rağmen tüm işlemleri dönemin kayyımı olan Mardin Valisi Mustafa Yaman’ın talimatı ile yaptığı yönündeki beyanları da yer aldı.

ASLİYE CEZA, AĞIR CEZAYA YÖNLENDİRDİ

Savcılık, soruşturma kapsamında sanıkların “ihaleye fesat karıştırma” suçundan yargılanmasına yetecek derecede delil olduğunu belirterek hazırladığı iddianameyi Mardin Asliye Ceza Mahkemesi’ne gönderdi. Ancak mahkeme, davanın Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmesi gerektiğine hükmederek, “görevsizlik kararı” verdi. İade edilen iddianame savcılık tarafından Ağır Ceza Mahkemesi’ne sunuldu. Ağır Ceza Mahkemesi’nin dosyaya dair önümüzdeki günlerde karar vermesi bekleniyor.