CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada "BAE'nin ASELSAN, HAVELSAN, ROKETSAN'ı alacaklarına" ilişkin haberler çıktığını belirterek, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a seslendi. Kılıçdaroğlu, "Buradan Erdoğan'a ve BAE veliahtına sesleniyorum; ordunun HAVELSA'nına ROKETSAN'ına ASELSAN'ına el koyarsanız, satarsanız fitil fitil burnunuzdan getiririm" ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu'nun açıklamasından öne çıkanlar şöyle:
'KENDİ SİYASİ İKBALİN İÇİN NASIL MEZE YAPARSIN!'
"Erdoğan 'Efendim memleketin beka sorunu var' dedi, millet takmadı. 'Efendim dış güçler var', E sen neredesin? Bu dış güçler seni yönetiyorsa MB başkanı sürekli değiştiriyorsun. 'Dünya bizi kıskanıyor', Bu laflarla mı sen ekonomide sen kurtuluş savaşı vereceksin, bu laflarla mı milleti kandıracaksın?
Şimdi bir de kendisini güçlü kılmak için MGK’yı bu işlere meze yapmaya başlıyor. Devletin en saygın kurumunu getirip de kendi siyasi ikbalin için nasıl meze yaparsın! Hani askeri vesayet vardı ne oldu bu askeri vesayete? Şuna inanıyor, damadının söylediği bir söz, onun kulaklarında e hafızasında yer etmiş; Erdoğan aya dört şeritli yol yapsa millet ona inanır.' Yemezler artık onu!
ERDOĞAN VE BAE VELİAHT PRENSİNE SESLENDİ:
"BAE veliahtı karşılandı. düne kadar bu adamlara şerefsiz diyordunuz, ne oldu birdenbire? Koskoca TC devleti 15 Temmuz darbe girişimini finanse edenler, onları koruyanları turkuaz halıyla davet etti. Geldiler bunlar şimdi. Bir kamuoyu araştırması yapılıyor soru şöyle; BAE'nin yatırım kararıyla ilgili hangisi sizin görüşünüzü daha çok yansıtmaktadırlar. Birinci soru Türkiye'ye yatırım yapmak için geliyorlar, Ama yüzde 64.6'sı Türkiye'de ucuzlayan şirketleri almak için geliyorlar' diyor. Vatandaş gerçeği gayet güzel biliyor. Gazetelere bir şey yansıdı, efendim bunlar geldiler ASELSAN, HAVELSAN, ROKETSAN'ı alacaklarmış. Buradan Erdoğan'a ve BAE veliahtına sesleniyorum; ordunun HAVELSA'nına ROKETSAN'ına ASELSAN'ına el koyarsanız, satarsanız fitil fitil burnunuzdan getiririm."
ERDOĞAN'A "FAİZ" TEPKİSİ
"Ekonominin içinde bulunduğu durumu sadece tv ekranlarından değil alandan da gözlüyoruz. Bütün arkadaşlarım Türkiye genelinde olağanüstün bir çaba harcıyorlar. Türkiye coğrafyasını her yerine gidiyorlar bizzat vatandaşı dinliyorlar aynı zamanda çözümlerimizi de anlatıyorlar. Hepsinden ortak talebim bütün il , ilçe başkaları, kadın ve gençlik kolları herkesten ortak talebim söylediğimiz her sözü gittiğiniz her yerde dillendireceksiniz. Ortak bir ses Türkiye coğrafyasında yankılanmalı. Biz Türkiye’nin bütün sorunlarını çözmeye hazırız diyeceksiniz özgüvenle.
6 ayda bütün çarklar dönecek. Herkes üretecek herkes kazanacak. Ülkeyi büyüteceğiz, ülke kazanacak. Bunları yapacağız. Bu tablolar bir taraftan yaşanırken dramatik bir olayla karşılaştım İbrahim Kaya Tatarlı köyünden bir çiftçimiz. Mazot ve gübre alıyor Tarım Kredi Kooperatifi'nden, ödeyemiyor, kredi çekiyor. Sonra tutuklanıyor. Avukatlar devreye giriyor ve hapisten çıkıyor, İbrahim Kaya şunu söylüyor; 'Tarım Kredi Kooperatifi yüzde 71 faizle çiftçinin boğazını sıkmakta.' Bir de çıkıyor 'Ben faize karşıyım' peki bu ne? İbrahim kaya adına söylüyorum sen faize karşıysan sana önersin çiftçinin esnafın faiz borcunu sileceksin, sileceksin, sileceksin kardeşim. Silmiyorsun faizi indirdim diyorsun, hangi faizi indirdim kardeşlim! Bu rezalet nedir. İbrahim kardeşim söylüyorum hiç meraklanma az kaldı, bütün çiftçinin bütün esnafın faiz borcunu sıfırlayacağız.
Yüzde 50 cinsiyet kotası bakalım hangi parti destek verecek hangi destek vermeyecek. Teklifte fermuar da var. Yani listenin sonuna kadınlar yok ikisi beraber. Bizim kadın milletvekillerimiz bütün partilerin kadın milletvekilleriyle görüştüler. Şimdi ben sayıları 400’e yakın kadın sivil toplum örgütlerinin yöneticilerine sesleniyorum; bugünü izleyin. Eğer ret oyu verirlerse seçimde onlara ders vermek sizin en doğal hakkınız olacak."
5 MADDE SIRALADI
"Sen ekonomide kurtuluş savaşı veriyorsun iyi de bu noktaya memleketi kim getirdi?19 yıldır bu memleketi CHP mi yönetiyordu Sen yönetiyorsun. 20 yılın sonunda geldin ekonomide Kurtuluş savaşı vereceğiz. Eleştirmek kolaydır ama biz yine de sorumlu bir partinin genel başkanın olarak öneriler getireceğim. Eğer sen gerçekten de bu ülkede bir kurtuluş savaşı vermek istiyorsan 5 madde sayacağım sana, yerine getir vallahi her türlü desteği vereceğim:
1) Hemen ekonomik sosyal konseyi topla kardeşim. Yani bir anayasal kurum olan ve rahmetli Ecevit döneminde kurulan ekonomik sosyal konseyi topla. Önce bunları bir dinle sizin derdiniz nedir diye. Ne diyordu tebdili kıyafetle gideceğiz' ne gerek var ya, gideceksin emeklilerin temsilcisine ne derdiniz var diye soracaksın. Dernekleri çağıracaksın bu tüccarın ne derdi var diye soracaksın. Yok efendim biz sormayacağız tebdili kıyafetle öğreneceğiz Hangi çağda yaşıyorsun sen kardeşim. Sen bu sorunu çözmekte samimiysen bu sorunu yaşayanı dinleyeceksin.
2) Hemen ve derhal bir genelge çıkaracaksın devlette israfa son veriyorum diyeceksin. Kim israf yaparsa yani fakirin fukaranın vergilerini çarçur ederse hesabını soracağım diyeceksin. Bu kadar açık. Bana diyor ki bir sorun bakalım helal nedir haram nedir' diye. İsraf haramdır. Sen israfı savunuyorsun ben israfa karşıyım. Sen benim samimiyetimi öğrenmek için kalbimi yarıp da ona mı baktın? Ben samimiyim arkadaşlar, ben kul hakkı yemekten çekinirim. Devleti yönetenlerin israftan kaçınmak zorundadır. İsrafı temel kural haline getirirsen olmaz. Genelge çıkarıp benim 13 tane uçağım var bunun 5-6'sını satıyorum diyeceksin. Milletine örnek olacaksın. Millet de bu sefer diyecek ki 'Bunlar galiba samimiler.' Arkadaşlar neyinize yemez bir araba iki araba ya! Açlıktan çocuğunun karnını doyuramayan annenin halini biliyor mu bunlar!
3) Sen gerçekten de ekonomide kurtuluş savaşı vereceksen dövizle verdiğin garantileri hem yapım hem de yoldan geçerle dövizle verdiğiniz paraların tamamını Türk Lirası'na veriyoruz diyeceksin. Birileri itiraz eder, hiç korkma ve çekinme bu kardeşin sonuna kadar yanında olacaktır.
4) Adaletsizliklerden kaçınacaksın. Çıkıp 'Devletin dini adalettir ben bu ülkede adalete kim karşı çıkıyorsa karşısında beni bulacaktır, mahkeme kararlarını kim uygulamıyorsa ben gereğini yapacağım' diyeceksin. Öyle bir tablo! Adalet, dünyanın düzeni adalet üzerine kurulu. Adaleti bile darmadağın ettiler. Devletin milli sırları olabilir ticari sırrı olamaz. Yeni bir şey mi keşfettin. Benim vergilerimle yol yapıyorsan kaça yaptığını açıklayacaksın kardeşim! Adalet o kadar soylu bir kavram ki inanlarımızdan da inanç önderlerimizden de gerekli dersi alacaksın. Hz. Ömer kendi işini yaparken kendi, devletin işini yaparken devletin mumunu yakıyor. Bizim devlet yönetiminde aradığımız adalet budur işte. Devlet olarak diyeceksin ki devlet milletime borçlu olmaz. Eğer devlet olarak bir şeyler satın alıyor ve parasını zamanı gelince ödemiyorsan devlete duyulan güven sarsılır.
5) Rüşvetçileri, beytülmale el uzatanları, yolsuzluk yapanları tüyü bitmemiş çocuğun hakkını yiyenleri devlet yönetiminden uzaklaştıracaksın. Başarılı olmak istiyorsan devlette liyakati sağlayacaksın. Süratli bir şekilde bunları ayıracaksın devlet yönetiminden. Bunu yapman ve samimi olman için önce şunu yapacaksın; şu ayda 0 bin dolar alan siyasetçi kim? Çağıracaksın, İçişleri Bakanı'nı çağıracaksın, 'Kardeşim sen bizi rezil ettin ya kim bu her ay 10 bin dolar adam? Benim etrafımda gezenlerden biri mi bu?' soracaksın. Ayrıca süratli bir şekilde rüşvet alan atadığın büyükelçileri geri çekeceksin. 'Rüşveti yolsuzluğu bu topraklarda asla yaşatmayacağım' diyeceksin."
İMRANLI BELEDİYE BAŞKANI, MUSTAFA CENGİZ VE TAHİR ELÇİ
"İmranlı Belediye başkanımızı bir trafik kazasında kaybettik. Allahtan rahmet diliyoruz, İmranlıların başı sağ olsun. Bütün imkanlarını değerlendiriyordu iş dünyasından destek alıyordu ama acı bir olayla hayatı sona erdi, hepimizin başı sağ olsun. Mustafa Cengiz de uzun süredir tedavi görüyordu birkaç kez kendisini aramıştım ama o da gözlerini yumdu. Galatasaray camiasının başı sağ olsun. Tahir Elçi, gücünü dostluktan yana kullanan bir insandı ama maalesef katledildi. Hâlâ davası devam ediyor, yakından takip edeceğiz. Kendisini de saygıyla anmak hepimizin ortak görevi olmalı."
