İzzet Şedal, 26 yıldır cam eritme ve şekillendirme sanatını ustalıkla icra ediyor. Kışları İstanbul’da, yazları ise memleketi Yüksekova’da çalışan Şedal, önümüzdeki dönemde Yüksekova’da bir atölye açarak bu sanat dalını yaygınlaştırmayı ve genç yetenekler yetiştirmeyi planlıyor.
Cam sanatıyla tanışma serüvenini anlatan Şedal, "1998 yılında İstanbul’daki Özlem Kristal’de cam sanatına adım attım. Akrabamın desteğiyle çırak olarak başladım ve kısa süre içinde yeteneğimi fark ettim. Cam sanatı, yetenek ve ustalık gerektiren bir meslek; herkesin altından kalkabileceği bir iş değil. Ustalarımın rehberliğinde işimi daha çok sevdim ve kendimi sürekli geliştirdim. Altı yıl süren çalışmanın ardından kendi işimi kurdum ve o zamandan beri bu mesleği sürdürüyorum" diye belirtti.
Yüksekova’yla olan bağını hiç koparmadığını vurgulayan Şedal, yaz aylarını ailesiyle birlikte Yüksekova’da geçirdiğini, kışları ise İstanbul’da çalıştığını söyledi. "Yaz aylarında Yüksekova’da, evimin bahçesinde veya dükkanda çalışıyorum. Yaklaşık dört ay boyunca burada kalıp işimi sürdürüyorum, sonrasında tekrar İstanbul’a dönüyorum. İstanbul’da bir dükkân açtım, festivallere katıldım ve turizm otellerinde çalıştım. Bu iş, her yerde yapılabilir; yeter ki malzemeleriniz ve uygun koşullarınız olsun" dedi.
İleride Yüksekova’da düzenli bir atölye kurmayı düşündüğünü belirten Şedal, "İstanbul’daki işlerime rağmen Yüksekova benim önceliğim. Yüksekova’da bir atölye açarak burada gençleri yetiştirmeyi ve cam sanatını yaygınlaştırmayı planlıyorum. Bu tür sanatların şehre katkı sağlayacağını düşünüyorum" şeklinde konuştu.
Şedal, cam sanatındaki yeteneği sayesinde geniş bir müşteri kitlesine ulaştığını ve ürünlerinin tamamlanmadan satıldığını ifade etti. "Hayvan figürleri, takılar, süs eşyaları gibi çeşitli ürünler yapıyorum. Ürünlerim Amerika, İtalya, Fransa, Norveç, İsviçre ve İngiltere gibi ülkelere gönderiliyor. Şu anda belirli bir müşteri kapasitem var ve düzenli olarak onlarla çalışıyorum" dedi.
Eşi Vahide'nin de kendisine büyük destek verdiğini belirten Şedal, "Evlendikten sonra hayatın daha çok çalışmayı gerektirdiğini fark ettim. Eşim, paketleme ve cam eritme gibi konularda bana yardımcı oluyor ve hatta bu işi öğrenmeye başladı. Sabırla öğreniyor ve bu süreçte bana destek oluyor" diye konuştu.
Yüksekova’ya cam sanatını kazandıracağı için gururlu ve mutlu olduğunu belirten Şedal, "Bu mesleği Yüksekova’ya getirip yaygınlaştırmak benim için büyük bir mutluluk. Yüksekova’nın gelişimiyle birlikte bu tür sanat dallarının yaygınlaşması, şehre güzel katkılar sağlayacaktır" dedi.
