Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, Diyarbakır'da basın mensuplarıyla bir araya geldi.

2018'deki seçimde 50 günde 107 miting yaptığını, ülke tarihinin en kalabalık mitinglerini düzenlediğini söyleyen İnce "Millet umutsuzdu, o umutları dirilttim, ama beni partim hançerledi. Sandığa, oylara sahip çıkmadılar" dedi.

CHP'deyken dokunulmazlıkların kaldırılmasına karşı çıktığını hatırlatan İnce, "Genel başkana, 'Önce HDP'lileri hapse atarlar sonra CHP'lileri hapse atarlar' dedim. 'HDP ile yan yana görünmek istemiyorum' dedi. 'Kürtler doğru söylüyor olamaz mı' dedim. Kürtler hep yanlış mı, söyler? Kürtler doğru söylüyorsa doğru, yanlış söylüyorsa yanlış derim. Ben ilkeli bir siyasetten yanayım" ifadelerini kullandı.

'DİYARBAKIR'DA CHP BÜTÜN SANDIKLARI KORUYAMAYACAKTIR'

İnce, kendisinin de aday olduğu 2018'deki seçimlerde CHP'nin oylara sahip çıkmadığını iddia ederek şunları söyledi:

"12 bin sandığa gözlemci koymadılar hiç. 4 milyon oyu çöpe attılar. Bana diyorlar ki, sen sahip çıkmadın. Bunu diyenler aptallardır. Cumhurbaşkanı adayı sandığa sahip çıkmaz. Sandığa parti sahip çıkar. Ben tek başına bir adamım. 200 bin sandık var. Parti, örgüt sahip çıkar. Bugün de yine aynı durumda olduğunu düşünüyorum. Biz Memleket Partisi olarak tüm sandıklarda örgütlenemedik. Biz daha yeni seçime girme hakkını yeni aldık. Ama eminim ki Diyarbakır'da CHP bütün sandıkları koruyamayacaktır. Benim seçimimde koruyamadı çünkü. Konya'da, Urfa'da ve Maraş'ta koruyamadı. Biliyorum, bugün de aynı olduğunu tahmin ediyorum.

Çandar: Dış politika, Ortadoğu gerçeğine uygun yeniden düzenlenmeli Çandar: Dış politika, Ortadoğu gerçeğine uygun yeniden düzenlenmeli

'UMUTLARI DİRİLTTİM AMA PARTİM BENİ HANÇERLEDİ'

"O kadar iğnelerle hasta hasta mitingler yaptım. Cumhuriyet tarihinin rekorlarını kırdım. 50 günde 107 miting yaptım" diyen İnce, "Cumhuriyet tarihinin en kalabalık mitinglerini topladım. Millet umutsuzdu, o umutları dirilttim, ama beni partim hançerledi. Sandığa, oylara sahip çıkmadı, çıkmadılar, sonra da seçim gecesi neredeydin? Neredeydim seçim gecesi? Neredeydik kardeşim, arıyorum CHP Genel Merkezi'ni kaldık mı ikinci tura? Ne oldu? Sistem çökmüş. Bilgi olmayınca sistem çökünce, sandıklardan sonuç gelmeyince ben nasıl çıkacağım meydana. Çıkamadım tabii ortalığa, bu sefer başladılar sarhoştu da bilmem neydi de" şeklinde konuştu.

'VAN'DA DEMİRTAŞ SERBEST KALSIN DİYORSUN, TRABZON'DA ÜLKÜCÜ OLUYORSUN'

Konuşmasında cezaevinde bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile ilgili tartışmalara da değinen İnce, "Van’a gidiyorsun Demirtaş’ın serbest kalmasını istiyorsan bizimle beraber olacaksın diyorsun. Ortama göre konuşuyorsun. Trabzon’a gidiyorsun ülkücü oluyorsun. İzmir’e gidince Atatürkçü, Konya’da muhafazakar, Van’a gidiyorsun HDP’li oluyorsun. Böyle siyaset olmaz. İlkeli siyasetten yanayız" diye konuştu.

'DEMİRTAŞ'IN SERBEST KALMASINI İSTİYORSANIZ BİZİM YANIMIZA GELİN'

Yargının bağımsız olarak kararlar vermediğini düşündüğünü dile getiren Muharrem İnce, "Biz hakim savcı değiliz. Bu yargı düzenine asla inanmıyorum. Bu mahkeme kararlarına valla saygı duymuyorum. İktidar ne istiyorsa onu yapıyor bu mahkemeler. Bir kişiyi serbest bırakırım demek de doğru değil, biz ne tutuklatırız ne serbest bırakırız. Bu bizim görevimiz değil. O mahkemelerin görevi. Bizim görevimiz adil bir yargı düzeni kurmaktır. Memleket Partisi’nin iktidarında bu mahkemelere güven duyacaksınız. Değerli arkadaşlar, biz geldik, Demirtaş’ın serbest kalmasını istiyorsanız bizim yanımıza gelin" dedi.

'KÜRTLER HEP YANLIŞ MI SÖYLER?'

Dokunulmazlıkların kaldırılmasıyla ilgili oylamada partisinin kararına rağmen hayır oyu verdiğini belirten İnce, şöyle devam etti:

"Ya dokunulmazlıklarda sen evet oyu vermedin mi? Hangi oyu verdin sen? Muharrem İnce ne oyu verdi? Ben hayır verdim. Partimi dinlemedim. Çünkü benim partimi yönetenler o zamanki partimi yanlış yapıyordu. Gittim genel başkana, yanlış yapıyorsun dedim. Dokunulmazlıklara evet deme dedim. Bak önce HDP'lileri hapse atarlar sonra CHP'lileri hapse atarlar, yapma bunu dedim. HDP ile yan yana görünmek istemiyorum dedi. Verdiğim cevabı söyleyeyim. Kürtler doğru söylüyor olamaz mı, dedim. Kürtler hep yanlış mı, söyler? Kürtler doğru söylüyorsa doğru derim, yanlış söylüyorsa yanlış derim. Ben ilkeli bir siyasetten yanayım."

'SÜRTÜK' İFADESİ İÇİN SUÇ DUYURUSU

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Gezi Parkı eylemlerine katılanlara yönelik söylediği "sürtük" kelimesiyle ilgili suç duyurusunda bulunduğunu belirten Muharrem İnce, "Siyasetin bu dilini de değiştirmeliyiz. Siyasi partiler birbirinin rakipleridir, düşmanları değil. Biz seçime gireceğiz arkadaşlar. Savaşa girmeyeceğiz. Biz diğer partilerle savaş yapmayacağız. Yarış yapacağız, seçim yapacağız" dedi. (DHA)