'İHRACAT RAKAMLARI ARTIYOR FAKAT HİÇBİR SORUNU ÇÖZMÜYOR'
Yasa teklifine dair ilk olarak konuşan Temelli, “İhracat rakamları da artıyor fakat hiçbir sorunu çözmüyor. İhracat geçen seneden bu seneye yüzde 20 artmış, ihracatın yüzde 20 artışıyla beraber dış ticaret açığı beş ayda geçen seneyi yakalamış. İthalat yüzde 40 artmış, cari açık artmış yani velhasıl, ihracatın artışı hiçbir dış ticarete yönelik problemi çözememiş. Aynı şekilde, ekonomi yüzde 7 büyümüş, ekonominin yüzde 7 büyümesine karşılık toplumdaki bütün sorunlar derinleşmiş; yoksulluk artmış, işsizlik artmış, her gün zamlar... Biraz önce örnekleri de verildi, hiçbir problemi çözmeyen bir büyümeden bahsediyoruz” dedi.
‘SİYASETTE ALINAN HER KARAR SİYASİ BARIŞI DİNAMİTLİYOR’
Mezopotamya Ajansı'nın aktardığına göre, aynı durumun siyasette de söz konusu olduğunu söyleyen Temelli, “Siyasete yönelik alınan her karar ülkenin siyasi barışını âdeta dinamitliyor, ortadan kaldırıyor. Toplumsal barış adına bahsedeceğimiz hiçbir şey kalmamış. Yani yoklama almakla Meclisi nasıl nitelikli çalıştıramıyorsanız, bu atılan hamlelerle de ekonomide, siyasette yapılan her şey âdeta bir hamster döngüsüne bütün ülkeyi sıkıştırmaktan başka bir şey değildir. Yol almamız lazım, ileri gitmemiz lazım, ülkenin sorunlarını çözmemiz lazım” diye belirtti.
Ülkenin sorunlarını çözebilmenin yegâne yolunun doğru tespitten geçtiğinin altını çizen Temelli, bunun da Meclis’in görevi olduğunu vurguladı. Temelli, “Evet, ülkenin sorunları nedir? İki temel sorunu vardır bu ülkenin: Biri, Kürt meselesidir; diğeri, yoksulluk meselesidir. Bu iki meseleyi önüne koyup bu Meclis sağlıklı, kalıcı çözümler üretmediği sürece toplumsal barıştan, siyasi barıştan, iktisadi barıştan söz etmek mümkün değil. Ortada olan kaostur, ortada olan bir çöküştür. Bu çöküşten çıkmanın yegâne yolu meseleleri doğru tespit etmekten geçiyor” ifadelerini kulandı.
İktidarın Kürt meselesini çözmek için savaş dayattığını kaydeden Temelli, “Bakın, AKP Genel Başkanı 2013'te, çözüm sürecinde ‘Bu ülkenin 300 milyar doları bu savaşa gitmiştir, bu savaşı durdurmak gerekir’ diyor. O günden bugüne üzerine en az bir 300 milyar dolar daha eklenmiştir. Dolayısıyla savaşı finanse etmek pahalı bir iştir, savaşı sürekli hâle getirmek ülkeyi yıkıma götüren bir iştir. Savaştan kurtulamadığınız sürece Kürt meselesini çözme şansınız yok. Kürt meselesinin çözümü barıştan geçiyor, barışı var etmekten geçiyor” dedi. Kürt sorunun çözümünün demokratik müzakereden geçtiğini işaret eden Temelli, “Tecritten değil” diye konuştu.
'ÇÖZÜM BARIŞTA'
Yoksullukla mücadelenin yolunun yolsuzlukla mücadeleden geçtiğini ifade eden Temelli, şunları söyledi: “Bugün bir oligark sistemini finanse ederek Türkiye'nin yoksulluk problemini de çözemezsiniz. Hele hele savaşın olduğu bir yerde yoksulluğu çözmeniz zaten mümkün değil. Dolayısıyla, Türkiye barışını arıyorsa, Türkiye toplumsal siyasi barışını arıyorsa meselelere ciddi yaklaşmak zorunda, ciddi çözümler üretmek zorunda. Bugünkü iktidar bunu yapabilir mi? Yok. Peki, iktidarı destekleyen muhalefet partisi bunu yapabilir mi? Yok. Gerçi her zaman onların fikirleri iktidarda, kendileri muhalefetteler ama... Dolayısıyla, talihsizliğe bakın ki 12 Eylül’de bunu dile getirenler bugün de aynı şeyi söylüyorlar, aynı vebalin altında olmaya devam ediyorlar.”
“Bugün meselenin çözümü barıştan geçiyor, bugün meselenin çözümü birlikte ürettiğimiz zenginliğin hakça, adaletçe paylaşımından geçiyor; bunun adına da hareket etmek zorundayız” diyen Temelli, sözlerini şöyle noktaladı: “Ciddi olmamız lazım. Ciddi olmak için ciddi bir Meclise ihtiyacımız var. Ciddi olmak için, meselelerimizi çözmek için ciddi bir iktidara ihtiyacımız var; bunun yolu da seçimden geçiyor. Halkların Demokratik Partisi barış için, ortak zenginliğin hakça, adaletçe paylaşımı için seçime de hazırdır, geleceğin iktidarına da hazırdır.”