Hakkari İnsan Hakları Derneği (İHD) Şubesi ve kayıp yakınları, Yüksekova Sanat Sokağı'nda bir araya gelerek basın açıklaması yaptı. Eyleme; DEM Parti Yüksekova İlçe Örgütü, KESK, ÖHD, Baysal'ın kızı Berivan Şedal ve çok sayıda insan hakları savunucusu katıldı.
İHD Üyesi Eren Baskın, önce İran-İsrail gerilimine değinerek, "Sivil kayıpların önlenmesi için tarafları diyaloğa çağırıyoruz" dedi. Ardından, Mehmet Sıddık Baysal'ın 31 yıldır çözülemeyen kayıp dosyasını gündeme taşıdı:
Baskın'ın aktardığına göre, 7 Haziran 1994'te evinden çıkan Baysal, Dağlıca'ya hayvan alımı için gideceğini ailesine söyledi. Dört gün boyunca kendisinden haber alınamayınca, aile bölgedeki askeri karakola başvurdu. Yetkililer, "Böyle biri gözaltında yok" dese de, köylüler Baysal'ın büyük bir operasyon sırasında askerlerce alıkonulduğunu ve bir araçla götürüldüğünü anlattı.
Daha sonra bir tanık, aileyle iletişime geçerek, "Mehmet Sıddık ağır işkence gördü ve öldürüldü. Cesedi, Sinava (Kamışlı) Karakolu içinde açılan bir çukura atıldı" ifadesini kullandı. Aile, Yüksekova Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurarak kazı yapılmasını talep etti, ancak savcılık "Kovuşturmaya gerek yok" kararı verdi.
İHD Hakkari Eş Başkanı Ozan Akbaş, "Mehmet Sıddık Baysal'ın çiçeklerle donatacağı bir mezarı olmalı. Devlet yetkililerini göreve çağırıyoruz!" diyerek şunları ekledi:
"Hukukun üstünlüğünü kabullenmeyen toplumlar yok olmaya mahkumdur. Kayıplarımızın hesabı sorulana kadar mücadele edeceğiz. Kaç yıl geçerse geçsin, adalet için haykırmaktan vazgeçmeyeceğiz!"
Akbaş, gözaltında kaybetmenin insanlık suçu olduğunu vurgulayarak, "Medeni ülkelerde çocuklar geleceğini planlarken, bizim çocuklarımız sevdiklerinin mezarını arıyor" ifadelerini kullandı.
Baysal'ın kızı Berivan Şedal ve diğer kayıp yakınları, "Cumartesi Anneleri'nin direnişi gibi biz de pes etmeyeceğiz" mesajı verdi. Aileler, her hafta Yüksekova'da bir araya gelerek, "Kayıplarımızı istiyoruz!" sloganıyla seslerini duyurmaya devam edecek.
Yerel halktan ve insan hakları örgütlerinden eyleme destek yağarken, yetkililerin konuya ilişkin sessizliği tepki çekti.
