Erçaklı'nın yaşam mücadelesinin ardında, çocuklarının daha iyi bir eğitim alabilmesi için gösterdiği çaba yer alıyor. Şu anda Şırnak’ta tıbbi sekreterlik bölümünde üniversite okuyan bir çocuğu, fen lisesinde eğitim gören bir kızı ve üniversiteye hazırlanan bir diğer çocuğu olan Erçaklı, eğitim için gösterdiği azmi şöyle açıklıyor:

“Bir tane çocuğum Şırnak’ta tıbbi sekreterlik bölümünde üniversite okuyor. Bir kızım fen lisesinde okuyor. Bir çocuğum da şu an üniversiteye hazırlanıyor. Açık söyleyeyim, bu zorlukları onların okuması için çekiyorum. Daha ne kadar dayanırım bilmiyorum ama elimden geleni yapacağım.”

Erçaklı, 600-700 koyunun bakımını üstlenerek, zor şartlar altında bir yaşam sürüyor. Kış aylarında ek gelir sağlamak için elektrik işlerinde de çalıştığını belirten Erçaklı, bunun dışında geçimini yalnızca çobanlıkla sağladığını ve başka bir iş olanağının bulunmadığını ifade etti. Erçaklı, işin fiziksel ve psikolojik yorgunluğuna dikkat çekerek, şunları söyledi:

De Watermark.ai 1751526806719 1280X720

“Normalde insan 15 günde bir dinlenmeye gider ama ben altı ayda belki iki gün ya da hiç gitmeden burada kalıyorum. 600-700 koyunum var. Gece taşların üzerinde kayıp düşüyoruz. Yalnızım, yerime gelecek kimse yok. Bu dağlar her baba yiğidin harcı değil. Çok zor bir hayat ama çocuklarım için değiyor.”

Çobanlık mesleğinde yaşadığı zorluklardan biri de insanlarla kurduğu ilişkilerin zorluğu. Ancak Erçaklı, hayvanlarla olan bağının tamamen farklı olduğunu belirtiyor:

Hakkari’de Anız Yangını Çıktı, Evler Sıcak Alevlerden Kurtarıldı
Hakkari’de Anız Yangını Çıktı, Evler Sıcak Alevlerden Kurtarıldı
İçeriği Görüntüle

“Daha önce usta olarak çalıştım. İnsanlarla ilişki çok zor ama koyunlarla öyle değil. Bir koyuna bağırırsan, sana kızmaz. Köpekler var yanımda, sabaha kadar bizi koruyorlar. Amaçları sadece karınlarını doyurmak ve yanında olmak. Bu doğada hayvanlarla birlikte özgürce yaşıyorum.”

Açık hava koşullarında yaşamanın zorlukları ise her geçen gün artıyor. Yağmur ve fırtına gibi olumsuz hava koşulları, Erçaklı’nın yaşamını zorlaştırıyor. Çoğu zaman çadırdan çıkamayacak kadar kötü hava şartlarıyla karşılaştığını belirten Erçaklı, günlük yaşamındaki zorlukları şu şekilde dile getiriyor:

“Yağmurlar vuruyor, bazen iki gün çadırdan çıkamıyorum. Eğer yedek elbisem varsa değiştiririm, yoksa ıslanan kıyafetim güneşte kurur. Daha önce düğünlerle uğraşıyordum ama şimdi o işler de bitti. Düğün salonlarına taşındı. İş yok, mecburum bu işi yapmaya.”

Kaynak: yuksekovahaber