Hakkari’de 34 Dağcıdan Sat Gölleri'ne Unutulmaz Doğa Yürüyüşü
Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde bir araya gelen 34 kişilik grup, 3 bin 500 rakımdaki Sat Gölleri’ne doğa yürüyüşü gerçekleştirdi. Eşsiz manzaralar eşliğinde yapılan etkinlik, katılımcılara hem doğayla iç içe olma hem de bölgenin kültürel dokusunu keşfetme fırsatı sundu.
Yürüyüş, Yüksekova’dan Başladı
Doğa tutkunları, Yüksekova Ekoloji Kültürel ve Dağcılık Spor Kulübü (YEKDASDER) öncülüğünde İkiyaka Dağları'ndaki Sat Gölleri’ne doğru yola çıktı. Binlerce yıl önce buzul hareketleriyle oluşmuş 22 buzul gölünden 9’unu gezme imkânı bulan grup, yürüyüş boyunca doğanın eşsiz güzelliklerini keşfetti.
İkinci En Büyük Buzul Gölü Büyüledi
Katılımcılar, yürüyüş rotası boyunca bölgenin ikinci en büyük buzul gölünün etkileyici manzarası eşliğinde ilerledi. Zirvede doğanın gücünü derinden hisseden doğaseverler, bu eşsiz atmosferde unutulmaz anılar biriktirdi.
"Sat Gölleri, Zamanın Unuttuğu Bir Coğrafya"
Etkinliğin yalnızca bir doğa yürüyüşü olmadığını vurgulayan YEKDASDER Başkan Yardımcısı Hakan Zanyar Aykut, bölgenin tarihi ve kültürel değerine dikkat çekti. Aykut, “Hakkari’nin kalbinde, Sat Dağları’nın eteklerinde yer alan Göllerbaşı bölgesindeyiz. Burası, doğa ile tarihin iç içe geçtiği, adeta zamanın unuttuğu bir coğrafya.” dedi.
Buzul Gölleri, Doğal Birer Laboratuvar
Buzul göllerinin, iklim değişikliğinin izlerini taşıyan doğal laboratuvarlar olduğunu belirten Aykut, yürüyüş sonunda incelenen tarihi kaya kitabelerinin de binlerce yıl öncesine ışık tuttuğunu ifade etti. Bu kitabeler sayesinde, geçmiş uygarlıkların doğayla olan kadim bağı gün yüzüne çıktı.
Ekoturizmin Geliştirilmesi Hedefleniyor
Aykut, bu tür etkinliklerin temel amacının ekoturizm anlayışını yaygınlaştırmak olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Eko turizm, doğayı tahrip etmeden, yerel kültürle uyum içinde keşfetmeyi ve koruma bilinci oluşturmayı hedefleyen sürdürülebilir bir seyahat biçimidir. Katılımcıların çevreye duyarlı olmaları, doğada çöp bırakmamaları ve ekolojik dengenin sürdürülebilirliğine katkıda bulunmaları gerekir. Unutmayalım, doğa bize ait değil; biz doğaya aitiz. Temiz bir gelecek için doğayı birlikte koruyalım.”
