Hakkari İnsan Hakları Derneği (İHD) Hakkari Şubesi ve kayıp yakınları, Yüksekova Sanat Sokağı'nda bir araya gelerek bir basın açıklaması düzenledi.Düzenlenen Basın açıklamasında Sait Akın için adalet talebinde bulunuldu.

Baın açıklamasına kayıp yakınları, Yüksekova Belediye Eş Başkanı Şoreş Diri, Belediye meclis üyeleri ve İHD üyeleri katıldı. 

İHD Hakkari Yönetim Kurulu Başkanı Sibel Çapraz tarafından okunan basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi:

1 Eylül dünya barış günü arefesinde toplumsal barışın hiçe sayılarak insanların yaşam hakkına yönelik saldırıların arşa çıkarıldığı bir olay olan Sait Akın’ın akıbeti için bir aradayız. Bir dönemin sözde ‘terörle mücadele’ adı altında yapılan, soykırıma varabilecek düzeyde katliamlar ile hukuk kavramının ortadan kaldırılması, beraberinde paramiliter güçlerin egemenliği ve yaşam hakkının hiçe sayılmasını getirdi. Yüksekova’da yetkinler tarafından kurulan ve başını Mehmet Emin Yurdakul’un çektiği ‘Yüksekova çetesi’ bir çok insanımızı katletti ve akıbetini sorulamaz kıldı. Binbaşı Mehmet Emin Yurdakul ve komutasında ki güçlerin hukuk tanımaz, hak kavramından uzak, vicdani ve ahlaki duruştan bihaber tavır ve eylemleri 90’lı yıllarda oluşan o kaotik kara günler retrosunun mimarıdır. Onlarca gerçeklik, tanıklık ve şiddet faillerinin itirafları olmasına rağmen asla düzgün bir hukuk sistemi karşısına çıkarılamayan Yüksekova çetesi mensuplarına örülen dokunulmazlık duvarını yıkmak için 138. Haftamızda sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz. 25.09.1995 tarihinde Yüksekova ya bağlı Karlı köyüne Binbaşı Mehmet Emin Yurdakul ve komutasında ki askerlerce bir baskın düzenlendi. Çocuk, kadın ve yaşlılarında olmasına aldırmadan tüm köylüleri meydana toplayan askerler aile bireylerinin önünde erkeklere ağır işkenceler yaptı. Köy yakınlarında bir sığınak olduğunu ve bu sığınağın kendilerine gösterilmesini istedi. Köylüler patos yapıyordu ve konuşmayanları patosa atmakla tehdit etti. Ardından işkence ile birçok köylüyü operasyon bölgesine götürdü. Gelinen bir tepenin başına önce bir köy sakinini gönderen ekipler belirlenen bir yeri kazmasını istedi. Kazı yapılması ile birlikte sığınaktan bir kişinin çıkarıldığını gören askerler bu sefer Sait Akın’ın sığınağa gidip başka bir tarafı kazmasını emretti. Direnen ve gitmek istemediğini söyleyen Sait Akın’a işkence yapıldı. Akabinde Zorla alana gönderilen Akın, tam kazıya başladığı sırada bölge bomba ile patlatıldı. Askerler olay yerine yanaşmadan köylülere Sait Akın’ın cansız bedenini getirmelerini emretti. Binbaşı Mehmet Emin Yurdakul tüm köylülerin katledilme emrini verdi. Köyden kaçmayı başaranlar durumu Hakkari Milletvekiline anlattı. Dönemin Valisi ile görüşen Milletvekili köyde bir katliamın yaşandığını dile getirdi. Olay yerine helikopterle gelen Vali, ölüm emri verilen köy sakinlerinin kadınlardan, çocuklardan, yaşlılardan oluşan siviller olduğunu teyit etti ve çok daha büyük bir katliamın önüne geçti. Sait Akın’ın cansız bedeni zırhlı araç ile alınıp Yüksekova Devlet Hastanesinin önüne atıldı. Hiç bir işlem yapılmayan cenaze ortada bırakıldı. Üyemiz Vahap Canan hastaneye gidip Sait Akın’ın cenazesini teslim aldı.

Başkan Aydoğdu'dan Yüksekova ve Derecik İlçelerine Yardım Desteği Başkan Aydoğdu'dan Yüksekova ve Derecik İlçelerine Yardım Desteği

Bununla beraber 9 köy sakini olay yerinde gözaltına alındı. İnanılmaz işkencelere uğrayan köy sakinleri 11 gün sonra adliyeye bile sevk edilmeden serbest bırakıldı. İşkence boyunca köyde yaşanan durumu kimseye anlatmamaları gerektiği söylendi. Konuşan birinden haberdar oldukları anda ailesi ile birlikte ortadan kaldırılacağına dair tehditler edildi. Hala ilgili işkencenin izlerinin vücutlarında yer aldığı köy sakinleri sindirilmek istendi. Akabinde ailesi Yüksekova Cumhuriyet Başsavcılığına Karlı Köyü olayının aydınlatılması için başvuru yaptı. Bu başvurunun ardından çok büyük tehditler alan aile bireylerine sürekli olarak olayı konuşmayın dendi. Tüm hukuki girişimlerin önüne set çekildi ve Sait Akın dosyası faili meçhul bırakıldı. Adaletin ağır ve aksak işlemesi insanlarımızın vicdanında bir yara olarak kalmaya devam ediyor. Binbaşı Mehmet Emin Yurdakul’un bir çok insanımızı katlettiği gerçeğini görmezden gelip hukuk normlarının herkes için eşit ve adil olduğundan bahsetmek imkansızdır. Cezasızlık politikasından güç alan bu paramiliter yapının unsurları toplumumuzda çok büyük yaralar açmıştır. Buradan yetkinlere sesleniyoruz; Sait Akın ve akıbeti faili meçhul bırakılan yurttaşlarımız için adalet tesis edilsin. Kayıplarımızı aramaktan ve son kaybın akıbeti ortaya çıkarılana kadar mücadele etmekten asla vazgeçmeyeceğiz" denildi. 

Açıklamanın ardından 1 dakikalık oturma eylemi gerçekleştirildi.