Yüksekova Haber'e konuşan Canan, yaklaşık sekiz ay önce başlayan barış sürecinin halen sürdüğünü vurgularken, PKK'nin silah bırakma ve kendini feshetme yönündeki açıklamasının sürecin ciddiyetini ortaya koyduğunu ifade etti. “Bu çok önemli bir gelişme. Artık atılacak adımlar netleşti. Bu sürecin sağlıklı bir şekilde ilerleyebilmesi için gerekli yasal ve hukuki düzenlemeler bir an önce uygulanmalı,” dedi.
“Somut adımlar kaçınılmaz hale geldi”
Canan, sürecin yalnızca söylemlerle değil, uygulamaya konulacak somut adımlarla ilerlemesi gerektiğini ifade ederek, özellikle cezaevindeki hasta tutuklular başta olmak üzere binlerce mahpusun durumunun yeniden gözden geçirilmesinin zaruri olduğunu belirtti.
“Örgütün yönetici kadroları ne olacak? Bu kişiler nereye gidecek, nasıl bir yasal zemin oluşturulacak? Tüm bu soruların cevabı netleşmeli ve kamuoyunda tartışılmalı,” diyen Canan, sürecin demokratikleşme ve demokratik siyasetin güçlendirilmesi adına bir fırsat sunduğunu kaydetti.
“Toplumsal huzur için herkes sorumluluk alıyor”
Barış sürecine katkı sunan tüm tarafların önemli sorumluluklar üstlendiğini dile getiren Canan, “Bugüne kadar Cumhur İttifakı, DEM Parti, Kandil ve diğer tüm aktörler ellerini taşın altına koydular. Bu ülkede hep birlikte, barış içinde, huzurla yaşamak için bu davranışlar sergileniyor,” ifadelerini kullandı.
“Hakkari Barosu olarak katkıya hazırız”
Baro olarak sürece destek vermeye hazır olduklarını yineleyen Canan, “Hukuk kurumları olarak, üzerimize düşen bir görev olursa biz de elimizi taşın altına koymaya hazırız. Bu mesajı kamuoyuyla paylaşmak isterim,” diyerek sürece hukuki katkı sunmaktan kaçınmayacaklarını belirtti.
Canan’ın açıklamaları, barış sürecine dair hukuki altyapının oluşturulması ve toplumsal destek mekanizmalarının harekete geçirilmesi gerektiğini bir kez daha gözler önüne serdi.