Türkiye Yeşilay Cemiyeti tarafından yayımlanan ve şimdiye kadarki en kapsamlı içerik olarak duyurulan “Türkiye Kumar Raporu”, çarpıcı verilerle kamuoyuna sunuldu.

Raporda en dikkat çeken bulgu, kumara başlama yaşının 15’e kadar düşmüş olması. Bu durum, özellikle gençler arasında kumar alışkanlığının ne denli yaygınlaştığını ve tehlikenin boyutlarını gözler önüne seriyor.

“Toplumsal Bir Krizle Karşı Karşıyayız”

Yeşilay Genel Başkanı Doç. Dr. Mehmet Dinç, raporun açıklandığı toplantıda yaptığı konuşmada, “Kumar bağımlılığı özellikle gençler arasında hızla yayılıyor. Hazırladığımız bu rapor, toplumsal bir krizle karşı karşıya olduğumuzu bilimsel veriler ışığında ortaya koyuyor,” ifadelerini kullandı.

Dinç, kumar bağımlılığının sadece ekonomik değil, aynı zamanda psikolojik ve sosyal çöküşü de beraberinde getirdiğini belirtti:

“Kumar; finansal kayıptan ruhsal çöküntüye, aile içi huzursuzluktan boşanmaya, sosyal izolasyondan intiharlara kadar çok ağır sonuçlar doğurabiliyor. Ayrıca alkol ve sigara gibi diğer bağımlılıkları da tetikliyor.”

Ekonomik Krizin Gölgesinde Büyüyen Tehlike

Türkiye’de yaşanan ekonomik buhranın, vatandaşları farklı çıkış yolları aramaya ittiği ve bunun da zaman zaman yasadışı ve yıkıcı alışkanlıklara dönüşebildiği belirtiliyor. Artan işsizlik, geçim sıkıntısı ve yaşam standartlarındaki düşüş; özellikle gençleri ve dar gelirli kesimi riskli davranışlara yönlendiriyor.

Bankadan Para Gönderenler Dikkat! 1 Ocak’ta Yeni Uygulama Başlıyor
Bankadan Para Gönderenler Dikkat! 1 Ocak’ta Yeni Uygulama Başlıyor
İçeriği Görüntüle

Kumar bağımlılığı ile ilgili artan vakalar sadece bireysel trajedilerle sınırlı kalmıyor. Son yıllarda birçok devlet memurunun kumar borçları nedeniyle intihar etmesi ya da suça sürüklenmesi, bu tehlikenin ne kadar ciddi bir hal aldığını bir kez daha gösteriyor.

Çözüm İçin Ne Yapılmalı?

Uzmanlar, kumar bağımlılığıyla mücadelede yalnızca bireysel çabaların değil; eğitim, sosyal politika ve yasal düzenlemelerin bir bütün olarak devreye sokulması gerektiğini vurguluyor. Yeşilay, bu kapsamda hem önleyici hem de rehabilite edici hizmetlerin artırılması çağrısında bulunuyor.

Kaynak: Halktv