Dolar/TL son birkaç haftada 6.90-7.4915 arasında oldukça dalgalı bir seyir izlerken ABD tahvil getirilerinin yüzde 1.4'lü seviyelerden yeniden yüzde 1.5'e doğru yükselişe geçmesi ile kur yeniden 7.5'e doğru baskı altında.
Piyasalarda bugün TCMB'nin şubat ayına ilişkin enflasyon değerlendirmesi, haftalık rezerv, para banka ve menkul kıymet istatistikleri ile Şubat ayı reel efektif döviz kuru takip edilecek. ABD Hazine tahvil getirilerinin yükselmesiyle ilgili yeniden oluşan kaygılar küresel hisse senedi piyasasında satışlara yol açtı.
Yatırımcılar, ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell'ın uzun vadeli borçlanma maliyetindeki hızlı artışla ilgili risklere dair bir açıklama yapmasını bekliyorlar. Ekonominin toparlanmaya başlaması ve ABD mali canlandırma paketi nedeniyle yatırımcıların enflasyon beklentilerinin artması sonrası ABD Hazinesi'nin 10 yıllık gösterge tahvil getirisi yüzde 1.477'ye yükseldi. İlgili tahvil getirisi geçen hafta yüzde 1.6'yı aşmış daha sonra yeniden yüzde 1.4'e gerilemişti.
Tüketici fiyatları şubat ayında yıllık bazda yüzde 15.61 ile 2019 ortasından beri en yüksek düzeye çıkarken enflasyonda yükselişin Nisan ayına kadar sürecek olması nedeniyle her geçen gün Merkez Bankası'ndan (TCMB) yeni faiz artışı beklentileri de kuvvetleniyor.
TCMB, ocak ayında enflasyon raporunda paylaştığı tahmin ve grafiklerden enflasyonun nisan ayında yüzde 16 civarında zirve yaptıktan sonra yıl sonunda yüzde 9.4'e gerileyeceğini öngörüyor. TCMB'nin paylaştığı grafiklerden nisanda enflasyonun gidebileceği en yüksek seviyenin yüzde 17.5 civarında olduğunu biliniyor.
Ekonomistler, şubatta yüzde 15.61 olan yıllık enflasyonun mart ve nisan ayında da yukarı yönlü gidecek olması ve yüzde 17 seviyesindeki politika faizine gittikçe yaklaşması nedeniyle TCMB'nin de politika tepkisi vermeye gittikçe yaklaşmış olabileceğini düşünüyorlar.
Banka dün yatırımcılarla da bir dizi toplantı gereçekleştirirken toplantıda para politikalarına ilişkin söylemlerinde son faiz kararındaki metinleri tekrar etti. TCMB sunumunda, "2021 yılsonu tahmin hedefi dikkate alınarak, enflasyonda kalıcı düşüşe ve fiyat istikrarına işaret eden güçlü göstergeler oluşana kadar, sıkı para politikası kararlılıkla uzun müddet sürdürülecek... Gerekmesi durumunda ilave parasal sıkılaşma yapılacak" dedi.
Bankacılar mevcut enflasyona göre yapılan hesaplamalara göre reel faizin 140 baz puana kadar gerilediğini önümüzdeki aylarda bunun daha da düşecek olmasının orta ve uzun vadeli enflasyon tahminlerine yukarı revizyon olarak yansıyabileceğini öngörüyorlar. Mevcut enflasyona göre reel faizin ayrıca dedolarizasyonu sağlayacak bir seviyede olup olmadığı da piyasada tartışılıyor. TCMB'nin yılsonu enflasyon tahmini ile piyasa tahmini sırasıyla yüzde 9.4 ve yüzde 10.9, piyasalar enflasyonu düşürecek yeni adım gelmemesi halinde yıl sonu tahminlerinin daha da yukarı revize edilebileceğini belirtiyorlar.
TL'deki yeni değer kayıplarının sınırlı kalmasına rağmen emtia fiyatlarındaki yükseliş nedeniyle enflasyon ayrıca baskı altında.
Bankacılar yabancı giriş ve çıkışlarda hacimsiz bir piyasa ile karşılaşıldığı için dalgalanmaların devam edeceğini öngörüyorlar. TCMB verilerine göre bankaların spot, vadeli ve swap dahil TL karşılığı döviz işlem hacmi bu yıl şubat ayında 8 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Aynı veri 2018 Şubat'ta 18.4 milyar dolardı.
Kasım ayı başındaki 570 seviyelerinden 300 baz puanın altına gerileyen beş yıl vadeli CDS geçen hafta bir ay aradan sonra ilk kez 300 baz puanı aşmıştı. Geçen hafta 318/324 seviyesinde olan beş yıllık CDS bugün 313/318 seviyesinde işlem görüyor.
Piyasalarda takip edilen ana gündem maddeleri arasında ABD ve AB ile ilişkiler de önemini korumayı sürdürüyor. Öte yandan piyasanın gündemine son günlerde HDP'nin kapanması ve seçim sisteminde yapılabilecek değişiklikler de girdi.