Anayasa Mahkemesi (AYM), görevlerinden ihraç edilen ve yurt dışına çıkış yasağı konulan Barış Akademisyenleri lehine bir ihlal kararı erdi. Beş yıl sonra görülen davada AYM, yurt dışında burs kazanmasına rağmen çıkış yasağı engeline takılan akademisyenin özel hayata saygı hakkının ihlal edildiğini kararını vardı. Karar hakkında açıklamada bulunan Yard. Doç. Dr. Latife Akyüz "Bizim yaşadığımız bütünlüklü bir süreç. O sürecin tamamında zaten hak ihlalleri zinciri olduğu için bu karar, o ihlallerden en azından bir tanesine emsal teşkil edeceğini düşünüyorum" diye konuştu.
DW Türkçe’den Alican Uludağ’ın haberine göre, bildiriye imza atan 2 bini aşkın akademisyen arasında Düzce Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü öğretim üyesi Yard. Doç. Dr. Latife Akyüz de yer aldı. Düzce’de yerel basın tarafından hedef gösterilen Akyüz, ertesi gün üniversiteden uzaklaştırıldı.
Savcılığın başlattığı terör soruşturması kapsamında üniversitedeki odası polis tarafından basılarak aranan ve dijitallerine el konulan Akyüz hakkında yakalama kararı çıkarıldı. İfade vermeye giden Akyüz, savcı tarafından tutuklamaya sevk edildi. Ancak Sulh Ceza Hakimliği, yurt dışı çıkış yasağıyla Akyüz’ü serbest bıraktı. İçişleri Bakanlığı bunun yanında Akyüz’ün pasaportuna tahdit de koydu.
İhraç edilen akademisyen Akyüz, bu süreçte Almanya’da risk altındaki akademisyenler için Philipp Schwartz İnisiyatifi’niniki yıllık akademik bir bursunu kazandı. Ancak yurt dışı çıkış yasağı Akyüz’ün önünde engel oldu. Akyüz, benzer şekilde Fransa’daki üç aylık başka bir programa da katılamadı.
Akyüz, yasağın kaldırılmaması üzerine avukatı Oya Meriç Eyüboğlu aracılığıyla 2016’da Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. Yüksek Mahkeme, beş yıl sonra dosyayı görüştü. 7 Eylül’de başvuruyu ele alan AYM, Akyüz’ün yurt dışındaki akademik olanaklardan yararlanamaması nedeniyle özel hayata saygı hakkının ihlal edildiğine karar verdi.
Kararı değerlendiren Akyüz, bunun kendi durumunda olan akademisyenler açısından emsal olacağını kaydetti.
Akyüz şunları söyledi: “Bizim yaşadığımız bütünlüklü bir süreç. O sürecin tamamında zaten hak ihlalleri zinciri olduğu için bu karar, o ihlallerden en azından bir tanesine emsal teşkil edeceğini düşünüyorum.”
NE OLMUŞTU?
Barış İçin Akademisyenler Oluşumu, 11 Ocak 2016 tarihinde ‘Bu Suça Ortak Olmayacağız‘ başlıklı bir bildiri yayınlamıştı. Bildiride, Doğu ve Güneydoğu’daki hendek operasyonları sürecinde sokağa çıkma yasaklarının kaldırılması ve insan hakları ihlallerine son verilmesi istenmişti.
Bildirinin ardından Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, akademisyenleri hedef alarak “Bu aydın müsveddeleri kalkıp devletin bir katliam yaptığından bahsediyor. Ey aydın müsveddeleri, siz karanlıksınız karanlık. Aydın falan değilsiniz. Sizler oraların adresini bilemeyecek kadar karanlık ve cahilsiniz” demişti.
Bunun üzerine imzacı akademisyenler hakkında ‘cadı avı’ başlatılmıştı.