Hakkari Berçelan Yaylası'nda Su Arızası Nedeniyle Bazı Mahallelere Su Verilemiyor Hakkari Berçelan Yaylası'nda Su Arızası Nedeniyle Bazı Mahallelere Su Verilemiyor

Federe Kurdistan Bölgesi’nin Hewlêr kentinde bulunan Kurdistan Ulusal Kongresi (KNK) Temsilciliği’ne yönelik 18 Eylül’de yapılan saldırıda katledilen Deniz Bülbün, engellemelere rağmen getirildiği memleketi Colemêrg’in Gever ilçesinde dün son yolculuğuna uğurlandı.

Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz, Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Eş Sözcüsü Çiğdem Kılıçgün Uçar, Özgür Kadın Hareketi (TJA) aktivistleri, Barış Anneleri Meclisi üyeleri, siyasi parti üye ve yöneticilerinin de aralarında bulunduğu yüzlerce kişi Bülbün taziyesine kitlesel bir şekilde katıldı. Taziyenin kurulduğu alana doğru yürüyen kitle katledilen Bülbün’ün posterlerini taşıyarak sık sık, “Şehit namirin”, “Ey şehit rêya te rêya me ye”, “Bi can bi xwîn em te re ne ey şehîd” ve “ Bimre îxanet bijî Kurdistan” sloganları attı.

Katledilen Bülbün için okunan dualar ve saygı duruşunun ardından heyet adına DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz konuşma yaptı.

Aydeniz, Bülbün’ün yıllarca Kürt dili üzerine bir mücadele verdiğini belirterek, “Devletin yıllarca, Kürtçeye, Kürtlerin varlığına ne kadar zulüm yaptığını çok iyi biliyoruz. Bunun en iyi tanığı da Deniz yoldaş oldu. Deniz yoldaş, bütün çabasını, mücadelesini, Kürt halkı ve dilinin özgürlüğüne adadı. Her alanda çalışmalarını sürdürdü. Bütün çalışmalarını Kürtlerin mücadelesini çökertmeye çalışan işgalci devlet, yok yere Deniz yoldaşa ceza vermesi üzerine, Deniz yoldaş Başur’a gitmek zorunda kaldı. Bu devlet varlığını Kürt halkının yoklu üzerinde inşa etmiş. Kürtlere, ceza veriyor, sürgün ediyor, katlediyor. Halkımız da ‘Başur bizim topraklarımız’ diyerek oraya gidiyor. Ancak son dönemde görüyoruz ki, Başur’da Kürtler korunamıyorlar” dedi.

'KDP’NİN SESSİZLİĞİ ORTAKLIĞA İŞARET EDİYOR'

KDP’nin saldırı karşısında sessizliğine işaret eden Aydeniz, şu ifadeleri kullandı: “Bugüne kadar sessiz kalmışlarsa şunu açık bir şekilde ifade edebiliriz, bunlar katliama ortaklar. Eğer Kürt halkının birliği ve beraberliği için güçlü bir örgütlenme olmazsa düşmanın eli daima bizim üzerimizde olur. Deniz yoldaşın katledilmesi bir tesadüf değildir. Bu katliam bilinçli ve ortak bir şekilde gerçekleştirildi. Sadece Deniz değil onlarca arkadaşımız Başur Kurdistan’da katledildi. Oraya gidip, mücadelesini her alanda devam ettiren onlarca arkadaşımız KDP ortaklığıyla katledildi. Biz KDP’nin bu tutumunu kabul edemiyoruz. KDP yönetimi bu katliamları açığa çıkarmalı buna ilişkin açıklamalar yapmalıdır. Sessiz kalırlarsa bir ortaklık söz konusudur.”

Saldırılara karşı Kürtlerin özgürlüğü, statüsü ve dilinin resmi dil olabilmesi için daima mücadele edeceklerini ifade eden Aydeniz, “Mücadele asla durmadı ve durmayacak. Şimdi çok daha güçlü, daha inançlı ve daha büyük bir mücadele edeceğiz. Başur halkı da bu saldırılara karşı hemen başkaldırmalı. Rojihat, Başur, Bakur ve Rojava Kurdistan’ı bir bütün ve tek parça olarak görüyoruz. Bizler tek parça Kurdistan için, Kürt halkının birliği için mücadele etmeye devam edeceğiz” diye konuştu.

ANNE BÜLBÜN: BAŞIMIZ DİK

Bülbül’ün annesi Şahnaz Bülbün ise gelen heyete teşekkür dileklerinde bulunarak, başlarının dik olduğunu ve mücadeleye kaldıkları yerden devam edecekleri vurgusunu yaptı.

Heyet, okunan duaların ardından taziyeden ayrıldı.