Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen genç adam, yaşadığı travmanın ardından hayatla bağlarını neredeyse tamamen kopardı. Oğlunun eski günlerine dönmesi için çabalayan anne Semra Özbay ise yetkililerden yardım bekliyor.
Depremde hem evlerini hem de yakınlarını kaybeden Özbay ailesi, uzun süredir zorlu bir yaşam mücadelesi veriyor. Depremin ardından üniversite eğitimini yarıda bırakan Barış Özbay, kendini eve kapatarak sanal dünyaya bağımlı hale geldi.
Genç adam, gün boyunca yalnızca yemek yemek, tuvalet ihtiyacını karşılamak gibi temel ihtiyaçlarını gidermek için hareket ediyor. Onun dışında ne duş alıyor ne de kişisel bakımını yapıyor. Yaklaşık 3 yıldır evin dışına adım atmayan Barış, tedavi görmek istemediğini de açıkça dile getiriyor.
“Hiçbir şey yapmak istemediğim için banyo da yapmak istemiyorum”
Yaşamak için gerekli ihtiyaçlarını giderdiğini, ancak hiçbir şey yapmak istemediğini belirten Barış Özbay, yaşadığı süreci şu sözlerle anlattı:
“Genelde uyanıyorum, tuvaletimi yapıyorum, yemeği yiyorum mecbur olduğum için, yoksa onları da yapmam. Sonra oturuyorum ve telefonla oynuyorum. Duvarları izliyorum ve akşam olmasını bekliyorum, sonra uyuyorum.
Depremden 2 ay önce kendimi eve kapattım. Ondan önce de yavaş yavaş hayata karşı bıkkınlığım başlıyordu. Üniversitede lojistik bölümü okuyordum. Hiçbir şey yapmak istemediğim için banyo da yapmak istemiyorum.
Elimde olsa tuvalete de gitmem ve yemek de yemem. Onları mecbur olduğum için yapıyorum. Depremden önce banyo yapıyordum ama şimdi banyo yapmak istemiyorum. Hayalim yok. Hiçbir şey olmasını istemiyorum. Kendileri çabalıyorlar ama ben de düzelmeyi ve yardımı istemiyorum.
Ben dışarı çıkıp bir şeyler yapmak istemiyorum. Evde oturacağım. Tırnaklarım daha da uzundu ama zorla kestiler. Kısacası hayat mükemmel değil. İnsanlar hayat inişli çıkışlı güzel derler ya, bana göre tam tersi oluyor. Hayatın inişli çıkışlı işleri güzel değil ve istemiyorum.”
“Banyo yapmayı bıraktı, her şeyi bıraktı, kendini eve kapattı, sadece telefon ve bilgisayarla oynuyor”
Oğlunun yaşadığı süreci büyük bir üzüntüyle anlatan anne Semra Özbay, evladının eski neşeli ve çalışkan halinden eser kalmadığını söylüyor. 50 yaşındaki anne, oğlunun yaşadığı değişimi şu sözlerle dile getirdi:
“Oğlum Barış Özbay 23 yaşında, depremde evimiz yıkıldı. Depremde nenesini kaybetti ve arkadaşları dağıldı. Oğlum, çalışkan bir gençti, okulda birinci oluyordu. Herkesle çok iyi anlaşıyordu ve herkes onunla gurur duyuyordu.
Kendisinin egzama hastalığı da var, 3 yıldır banyo yapmıyor. Bir anne olarak ne olursa olsun bırakamıyorum. Depremden önce banyo konusunda çok iyiydi, önceden banyo yaptırmadığım zaman bana kızıyordu.
Depremden sonra değişti. Banyo yapmayı bıraktı, her şeyi bıraktı, kendini eve kapattı, sadece telefon ve bilgisayarla oynuyor. Arkadaşlarıyla nadir konuşuyor ama benimle konuşmuyor.
Depremden önce oğlum iyiydi ama depremden sonra bayağı değişti. Eve kapattı kendini ve ölmek istediğini söylüyor. Ona banyonu yap diyorum, ’ben öleceğim’ diyor.
Bazen ’ya sen ölürsün ya da ben ölürüm. Başka kurtuluşu yok’ diyor. Eskisi gibi benimle konuşmuyor ve bana anne demiyor. Bu şekilde zorlanıyorum.
Oğlumun eski anılarına dönmek için eski fotoğraflarına bakıyorum, kendimi bu şekilde avutuyorum. Eşim benim için öldü, başka çocuğum da yok. 3 yıldır oğluma bu şekilde bakıyorum.
İşkencelerine rağmen oğlum deyip bırakamıyorum. Bazen kavga ediyoruz ama yine de onu anlamaya çalışıyorum. Yetkililerden yardım istiyorum. Oğlumu hastaneye götürüp tedavi olmasını istiyorum.”
Anne Semra Özbay’ın Tek Dileği: Oğlunun Yeniden Hayata Tutunması
3 yıldır oğlunun bu durumda olduğunu söyleyen anne, her şeye rağmen umudunu kaybetmiş değil. Yetkililere ve sağlık kurumlarına seslenen anne Özbay, oğlunun bir an önce tedavi edilmesini istiyor. Komşuların ve çevredeki insanların da zaman zaman destek olmaya çalıştığını belirten anne, devletin ve uzmanların yardımını bekliyor.