Akbaş, 28 Aralık 2011 tarihinde Şırnak’ın Uludere ilçesine bağlı Roboski köyü sınır hattında Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ait savaş uçaklarının bombardımanı sonucunda çoğu çocuk 34 sivil yurttaşın hayatını kaybettiğini hatırlattı. Katliamın ardından insan hakları örgütlerinin bölgede incelemelerde bulunduğunu belirten Akbaş, hazırlanan Roboski Katliam Raporu’nun 3 Ocak 2012’de kamuoyuyla paylaşıldığını söyledi.
Hukuki sürece ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Akbaş, “Hakikatin ortaya çıkarılması noktasında ne Meclis Komisyonu üzerine düşen sorumluluğu yerine getirdi ne de etkili bir soruşturma yürütüldü. Yürütülen tüm hukuki süreçler cezasızlıkla sonuçlandı” dedi. Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi süreçlerine de değinen Akbaş, başvuruların çeşitli gerekçelerle reddedildiğini, böylece hakikatin açığa çıkarılması yönünde ilerleme sağlanamadığını ifade etti.
Akbaş, Roboski’de yaşamını yitirenlerin ailelerinin adalet arayışındaki zorluklarına da dikkat çekti: “Aileler, faillerin tespiti ve yargılanması talebiyle hak arama mücadelesi yürüttükleri için haklarında çok sayıda dava açıldı ve tutuklamalar yaşandı.”
Katliamın niteliğine dair değerlendirmelerde bulunan Akbaş, “Çok sayıda savaş uçağının katıldığı bu hava operasyonunun ‘kaçınılmaz hata’ olarak değerlendirilmesini kabul etmiyoruz. Soruşturmanın takipsizlikle sonuçlanması, mağdur aileler ve kamuoyu açısından bir karşılık oluşturmamaktadır” dedi.
Barış sürecine ilişkin görüşlerini de paylaşan Akbaş, kalıcı ve gerçek bir barışın sağlanabilmesi için devletin fail olduğu ya da ihmali sonucu yaşanan olaylarla yüzleşmesi gerektiğini vurguladı.
İHD’nin taleplerini de sıralayan Akbaş, “Roboski Katliamı’na dair hukuki sürecin tarafsız ve bağımsız şekilde yeniden başlatılmasını, sorumluluğu bulunan kamu görevlilerinin yargı önünde hesap vermesini, ailelerden resmi olarak özür dilenmesini ve yaşanan hak kayıplarının giderilmesini talep ediyoruz” dedi.
Açıklama, Akbaş’ın, “Roboski Katliamı’nın 14. yılında yaşamını yitiren yurttaşları saygıyla anıyoruz. Barış ve adaletin tesisi için bu sürecin önemine bir kez daha dikkat çekiyoruz” sözleriyle sona erdi.