COLEMERG HABER :MİMAR KAYA
KESK toplantı salonunda düzenlenen açıklamaya KESK Hakkari Şubeler Platformu, DİSK - GENEL-İŞ Hakkari Şubesi ve TMMOB Hakkari İl temsilcileri katıldı.
Maske ve sosyal mesafe gözetilerek yapılan ortak açıklama Eğitim-Sen Şube Başkanı Murat Balıkesir tarafından okundu.
Balıkesir, İnsanlık tarihinin en büyük yıkımlarından biri olan 2. Dünya Savaşı’nın başlangıcı olan 1 Eylül 1939’un 81. Yılında, aynı acılar bir daha yaşanmasın diye, savaşlar dursun diye, silahlar sussun diye bir kez daha Dünya Barış Gününü kutladıklarını söyledi.
Yaşanan onca yıkım ve vahşete rağmen, dünya üzerindeki savaş, çatışma ve şiddetin bir türlü son bulmadığını belirten Balıkesir,” Sınırsız bir sömürü arzusuyla işleyen küresel kapitalist düzen, dünya halklarını birbirine kırdırmaya, kan dökmeye, çatışmaları kışkırtmaya devam ediyor. Başta Ortadoğu ve Afrika olmak üzere dünyanın pek çok bölgesinde emperyalist güçlerin körüklediği savaşlar ve iç çatışmalar yaşanıyor"
Yaşanan çatışmalar, patlayan bombalar nedeniyle her gün yüzlerce insan öldüğünü anımsatan Balıkesir," Milyonlarca insan yaşadıkları topraklardan göç etmek zorunda kalıyor. Başta kadınlar ve çocuklar olmak üzere çatışmalar nedeniyle yurtlarını terk etmek zorunda kalanlar, gittikleri her yerde dışlanma ve ötekileştirilmeye karşı yeni bir savaşın içine giriyor. Dünyanın herhangi bir bölgesinde yaşanan savaşın yarattığı şiddet ve düşmanlık, dünyanın her yerini savaş alanı, dünyada yaşayan herkesi savaşın hedefi haline getiriyor"
Balıkesir," Sonucu ne olursa olsun kazananı daima emperyalist odaklar, kaybedeni ise yoksul bölge halkları olan bu savaşlardan artık bıktık ve yorulduk. Barışa ve kardeşliğe olan özlemimiz ve ihtiyacımız her geçen gün katlanarak büyüyor.
Türkiye’de yaşayan bizler, savaş ve çatışmaların uzun yıllardan beri devam ettiği bir coğrafyanın parçasıyız. Uzun yıllar boyunca ülkemizde ve bölgemizde yaşanan çatışmaların yarattığı acıların en yakın tanıklarıyız. Bu ülke halklarının barış ve kardeşliğe olan ihtiyacına rağmen, ülkemiz her geçen gün daha fazla savaşın ve şiddetin parçası olmaya devam ediyor.
Kürt Sorununda çatışma ve şiddet politikalarına dayalı yaklaşım, Suriye, Irak, Libya’da gerçekleştirilen sınır dışı operasyonlar ülkemizin sürekli bir çatışma ve savaş tehdidi altında olmasına neden olmaktadır.
Ülkelerin barışçıllık seviyesini ölçen Küresel Barış Endeksine göre 2020 yılında Türkiye 163 ülke arasında 150. sırada yer almaktadır. Bizden daha altta yer alan ülkelerin tamamının ülke topraklarında savaş yaşanan ülkelerden oluşması, ülkemizin durumunun vahametini göstermektedir.
Yerelimizde hala en basit bir insani eylem etkinlik, sendikal faaliyet yasaklarla, keyfi tutum ve uygulamalarla yasaklanabilmektedir. OHAL kaldırılmasına rağmen valilik yasakları ile fiili bir OHAL sürdürülmektedir. Anayasanın verdiği en temel demokratik haklarımızın engellenmesi 81 yıl içerisinde herhangi bir zihniyet değişimin olmadığının göstergesidir. Bu yasakçı zihniyeti dün olduğu gibi bugünde kabul etmediğimizi ve kınadığımızı belirtmek istiyoruz.
1 Eylül Dünya Barış Günü vesilesi ile şehir merkezi Bulvar caddesi ve Çevre Yolu üzerinde günün anlamını bildiren ve pandemiye dikkat çeken el broşürü dağıtma etkinliğimize herhangi bir gerekçe belirtilmeden Valilikçe izin verilmemiştir. Yasaklarla kentimiz açık ceza evine dönüştürülmüştür.
Bu ülkenin işçileri, kamu emekçileri, hekimleri, mühendisleri, mimarları, şehir plancıları olarak bizler, komşularıyla barış ve dostluk içinde yaşayan bir ülke istiyoruz. Sınırları içinde yaşayan farklı inançların, kültürlerin, kimliklerin barış içinde kardeşçe yaşayabildiği bir ülke istiyoruz.
Barışın ve kardeşliğin egemen olduğu bir Türkiye ve Dünya istiyoruz. Bedeli ne olursa olsun, dün olduğu gibi bundan sonra da barıştan yana tavır almaya, barış mücadelesinin sesi olmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.