Berlin Alevi Toplumu-Cemevi ev sahipliğinde gerçekleştirilen konferansta konuşan Hatimoğulları, Türkiye’de Alevilere yönelik devlet politikaları ve çözüm sürecine dair dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
Hatimoğulları, Türkiye’de son dönemde artan tekçi yaklaşımlara vurgu yaparak, AKP iktidarının sadece Kürtlere değil, farklı halklara ve inanç gruplarına yönelik de asimilasyon politikaları yürüttüğünü ifade etti. “Türkiye’de AKP iktidarı sadece Kürtlerle uğraşmıyor, sadece Kürt’ü asimile etmeye çalışmıyor; farklı halklar ve inançlardan olan bütün kesimlere dönük tekçi bir yaklaşım içindedir. Hem etnik anlamda tekçi hem de din ve mezhep anlamında tekçi bir yaklaşım içindedir” dedi.
Konuşmasında Alevilere yönelik politikalara ayrı bir parantez açan Hatimoğulları, devletin Aleviliği kendi sınırları içerisine hapsetmeye çalıştığını belirterek, “Bugün devletin Aleviliği oluşturulmaya çalışılıyor. Aleviliği devletin sınırları içinde hapsetmek için çok ciddi adımlar atıyorlar. Bu süreç başladığından bu yana 100’ün üzerinde Alevi kurumu ile görüşmeler yaptım ve görüşmelere devam ediyorum” ifadelerini kullandı.
Konferansta dikkat çeken bir diğer açıklama ise Abdullah Öcalan’ın çözüm süreci döneminde gönderdiği mektuplarla ilgili oldu. Hatimoğulları, geçmişte gündeme gelen "Öcalan, Demirtaş’ın tahliyesine karşı çıktı" yönündeki iddialara da dolaylı bir yanıt verdi. Daha önce bu iddiaları yalanlayan DEM Parti, bu kez Eş Genel Başkan Hatimoğulları’nın ağzından sürecin başlangıcında yaşanan bir detayı kamuoyuyla paylaştı.
Hatimoğulları, “Algı yönetimine karşı hep birlikte güçlü bir dayanışmayla yan yana duralım, yan yana olalım. Sayın Öcalan'ın ilk mektup gönderdiği kişilerden biri Sayın Demirtaş'tır ve Figen Yüksekdağ'dır. Bunu da sizinle paylaşmış olayım” dedi.