Hakkari Haber

Colemérg'de 178. Adalet Nöbeti: “Failler Belli, Kayıplar Nerede?”

İnsan Hakları Derneği (İHD) Colemêrg Şubesi ile kayıp yakınları, 178. hafta eylemleri kapsamında Gever (Yüksekova) Sanat Sokağı’nda bir araya gelerek adalet talebini yineledi.

Abone Ol

Eyleme, kayıp yakınları, siyasi parti temsilcileri ve çok sayıda kişi katılırken, “Failler belli, kayıplar nerede” ve “Kayıplar bulunsun failler yargılansın” pankartları açıldı. Eylemde, 31 yıl önce 3 Haziran 1994 yılında zorla kaçırılarak katledilen Savaş Buldan, Adnan Yıldırım ve Hacı Karay’ın failleri sorularak adalet talebinde bulunuldu.

Açıklamanın metnini ise katledilen Hacı Karay’ın torunu Helin Baran okudu. Helin Baran, “3 Haziran 1994 günü sabaha karşı Yeşilyurt’ta bulunan Çınar Oteli’nden birlikte çıktılar. Çok sayıda tanık beyanına göre, dışarıda bekleyen otomobillerden çıkan telsizli, çelik yelekli ve silahlı 7-8 kişi onları durdurdu ve otelin duvarına yaslayarak üzerlerini aradı. Kendilerini polis olarak tanıtan bu kişiler ‘ifadelerinizi alıp bırakacağız’ diyerek Buldan, Yıldırım ve Karay’ı zorla otomobillere bindirerek götürdü. Olaydan hemen sonra haberi alan aileler, Bakırköy Cumhuriyet Savcısı ve Yeşilköy Polis Karakolu ile irtibata geçerek yakınlarının kendilerini polis olarak tanıtan kişilerce kaçırıldıkları hususunda şikâyette bulundular. İstanbul Valisi ve Başbakanlıkla görüştüler. Ancak yakınlarının gözaltına alındıkları reddedildi” diye belirtti.

Buldan, Yıldırım ve Karay’ın cansız bedenleri işkence edilmiş bir şekilde kaçırıldıktan bir gün sonra 4 Haziran akşamında Bolu Yığlıca köyü Taşlı Melen Mevkiinde, köylüler tarafından bulunduğunu aktaran Helin Baran, “Üzerlerinde kimliklerini kanıtlayacak hiçbir belge, değerli eşya veya para yoktu. Bulundukları yer kontrgerilla cinayetleri sonucunda öldürülenlerin cansız bedenlerinin bırakıldığı medyada ‘ölüm üçgeni’ olarak adlandırılan bölgedeydi. Ailelerin tüm çabalarına rağmen Buldan, Yıldırım ve Karay dosyaları 19 yıl sürüncemede bırakıldı. Ailelerin ısrarlı başvuruları üzerine 19 Aralık 2013 tarihinde yeni bir iddianame düzenlendi. Düzenlenen iddianame Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ve kamuoyunda Ankara JİTEM Davası olarak bilinen davaya dâhil edildi” dedi.

‘ADALETTEN VAZGEÇMİYORUZ'

Yargılamalar sırasında tanık olarak ifade veren eski MİT Kontrterör Dairesi Başkanı Mehmet Eymür içinde Savaş Buldan, Adnan Yıldırım ve Hacı Karay’ın isimlerinin de olduğu “Kürt iş insanlarına yönelik ölüm listesi’’nin yer aldığı bir belgeyi mahkemeye sunduğunu kaydeden Helin Baran, “Eymür; Buldan, Karay ve Yıldırım’ın infazlarının Ağar’ın bizzat yönettiği Korkut Eken, İbrahim Şahin ve Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Emin Aslan’ın denetimindeki ‘özel operasyonlar’ kapsamında gerçekleştirildiğini söyledi. Savaş Buldan, Adnan Yıldırım ve Hacı Karay’ın kimler tarafından gözaltına alındıkları, işkence ile sorgulandıkları, öldürüldükleri ve bu eylemin icrası için kimlerin talimat verdiği devletin Susurluk Raporu’nda, Ergenekon iddianamesinin 228 No’lu ek klasöründe, Ankara JİTEM davasının iddianamesinde ve mahkeme tutanaklarında yer aldı. Ancak tüm bunlara rağmen 13 Aralık 2019‘da görülen karar duruşmasında, işlenen suçlarla ilgili Mehmet Ağar ve diğer tüm sanıkların beraatlerine karar verildi. AİHM’nde mahkumiyetle, iç hukukta beraatla sonuçlanan davalar zincirine bu dava da eklendi” dedi.

Helin Baran “Hukukun üstünlüğü hiçe sayılarak, üstünlerin hukuku uygulandı. Kaç yıl geçerse geçsin, Savaş Buldan, Adnan Yıldırım ve Hacı Karay için, tüm kayıplarımız için adalet istemekten vaz geçmeyeceğiz” dedi.

Açıklama oturma eylemi ardından son buldu.