Hakkari Haber

HDP’li Dede: Kent genelinde yaşanan sorunları masaya yatırdı

Hakkari’nin Yüksekova İlçesinde gazetecilerle kahvaltıda buluşan HDP Hakkari Milletvekili Sait Dede, kentin ekonomik, sosyal ve siyasal sorunlarını masaya yatırdı. Başkanlık sistemiyle birlikte meclise sundukları soru önergelerinin hiçe sayıldığını iddia eden Dede, meclisin anayasal denetimi baypas ederek etkisizleştirildiğini ileri sürdü.

Abone Ol

COLEMERG HABER

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekili Sait Dede, yerine Kayyum atanan HDP Yüksekova Belediye Eşbaşkanı İrfan Sarı, HDP İl Eşbaşkanları Sinan Kaya, Sipan Turan, HDP Yüksekova İlçe Eşbaşkanı Abdulkerim Akdoğan, kent genelinde çalışan ulusal ve yerel basın mensuplarıyla kahvaltıda bir araya geldi.

Bir kafede verilen kahvaltının ardından söz alan HDP Hakkari Milletvekili Sait Dede, Hakkari’ye fiili uygulanan ambargo nedeniyle başta ekonomi, eğitim ve sağlık sorunlarının basın mensupları kanalıyla kamuoyuyla paylaşmak üzere bir araya geldiklerini söyledi.

‘Meclis Soru Önergelerimizi Baypas Ediyor’

Yeni başkanlık sistemiyle birlikte meclise sundukları soru önergelerinin cevapsız bırakıldığını anımsatan Dede,” Hükümet bu konuda anayasayı hiçe sayarak bu meclis denetimini ya yok saymakta ya da verdiği cevaplarla anayasal denetimi baypas ederek etkisizleştirmektedir.

Hakkari’nin sorunlarına çözüm bulmak yaşanan gayri insani durumları ortadan kaldırıp yaşanılabilir bir Hakkari için sık sık meclis denetim yolunu kullanıyoruz. Ancak sorunlar hükumetin Hakkari’ye bakış açısından dolayı giderilemiyor. Daha önce gerek meclis kürsüsünden gerekse basın yoluyla kamuoyuyla paylaştığımız sorunlar artarak devam etmektedir. Meclis Hakkari’de halkın mağduriyetine çözüm getirilmemektedir”

‘İktidar Halka Gözünü Kapatmış’

İktidar gözünü kulağını vicdanını halka kapatmış durumdadır diyen Dede,” Şimdi sormak istiyorum Hakkari idari anlamda bu ülkenin bir kenti değil mi eğer kentiyse söyleyin neden bir başka ülkenin toprağında yer alan İDLİB kadar bu ülkenin ekonomik yatırımlarından yararlanamıyor”

‘Yol, Su ve Altyapı çalışmaları Müteahhitlere Peşkeş Çekiliyor’

Hakkari ve ilçelerinde bırakın dünya standartlarını asgari anlamda yollar dahi bulunmamaktadır. Salgın dolayısıyla hijyenin halk sağlığı açısından bu kadar önemli olduğu bir süreçte insanlar tozdan nefes almakta zorlanmaktadır. Yine en ufak bir yağışta olmayan ya da daha doğrusu yandaşın cebini doldurmak için müteahhitlere peşkeş çekilen sözde alt yapıdan dolayı şehir şebekelerinden içme suyu yerine çamur akmaktadır. Bu haberleri sık sık yapıyorsunuz çeşmelerden çamur akıyor. Hakkari’nin çeşmelerinden su yerine çamur akıyor.

‘Yüksekova Şemdinli ve Çukurca’da Neden Doğalgaz Yok’

İktidar eğer Hakkari halkına değer vermiş olsaydı Hakkariliyi yurttaş olarak görmüş olsaydı kömür yerine Hakkariliye taş dağıtmazdı. Doğalgaz boru hatları Hakkari sınırından geçip Ankara’ya mersine Eskişehir’e oralarda kullanılmak üzere gaz taşıyor ama kışların çok sert ve soğuk geçtiği Hakkari’de birkaç mahalle dışında doğalgaz yok. İlçelerde hiç yok. Bakanlığa sorduk neden Şemdinli'de Yüksekova’da Çukurca’da derecikte doğalgaz yok bu konuda planlamanız nedir diye. Bize verdikleri cevap Yüksekova için proje tamam ihale aşamasında. Peki proje ney kaç yılda tamamlanacak hangi firmalar yürütüyor ihale bedeli ne kadar neden Şemdinli Çukurca yok neden Hakkari’de tamamlanmadı doğalgaz hattı cevap yok. Tabi biz denetim yetkimiz kullanarak bu işin peşini bırakmayacağız”

‘Halk TOKİ İçin Verdiği Parayı Geri İstesin’

Tıpkı TOKİ'lerde yaşanan hukuksuzlukta olduğu gibi biliyorsunuz burada değişik kalemlerde hak sahiplerinden para isteyerek farklı bir uygulama ile karşılaştık. Bakanlık bu durumu kabul etmeyerek hiçbir ayrı veya farklı bir kalem adı altında kimseden para istenmediğini söyledi. Ama uygulamada bu haksızlık devam ediyor. Taşra teşkilatı bakanlığın talimatlarına yasalara aykırı olarak uygulamasını devam ettiriyor. Bu noktada halkımızdan ilgililer hakkında yasal yollara başvurmalarını kendilerinden usulsüz alınan paraların iadesi için müracaat etmelerini istiyoruz”

‘Güvenlik Gerekçesiyle Tarım ve Hayvancılık Bitirilmek İsteniyor’

Tarım ve hayvancılığın güvenlik gerekçesiyle bitirilmek istendiğini belirten Dede,” Hakkari’nin yüzde 80'nini güvenlik bölgesi ilan ederek tarım ve hayvancılık yasaklanıyor”

‘Mahalle Yolları GBT Kontrolleri İçin Kapatılıyor’

Hakkari il merkezinde bir mahalleden bir başka mahalleye sırf yurttaşlara GBT kontrolü yapılsın diye ara yollar kapatılıyor diyen Dede,” Güzergahlar keyfi olarak değiştiriliyor. Yurttaşların seyahat özgürlüğü engelleniyor. İl merkezinde bir noktadan başka bir noktaya geçişin dahi engellendiği alabildiğine keyfilik ve hukuksuzluklar yaşanıyor”

‘Sit alanları ve Turizm Mekanları Maden Sahalarına Açılıyor’

Bu kadar alanın yasak olduğu kent genelinde, şimdi de tarihi ve doğal güzellikler başta olmak üzere sit alanları da buna eklenerek maden aramaya açılarak yok edilmek isteniyor. Yüksekova’da bulunan Cilo sat buzulları ve çevresi 4 temmuz 2019 tarihinde bizzat cumhurbaşkanı kararnamesi ile sit alanı ilan ediliyor ama MAPEG kalkıp bu bölgeleri ranta açabiliyor. Yine Govend Dağı, Nebırnav Yaylası, Ördekli Köyü Vadisi ve Korgan Köyü bölgeleri maden aramaya açıldı. Nerden dokunursanız alabildiğine bir karmaşa söz konusu. Çünkü iktidarın derdi hukuk değil merkezinde ne insan ne doğa var. Merkezinde doymak bilmeyen bir rant bir talan anlayışı var. Kendi gibi olmayana yaşam hakkı tanımayan onu imhayı amaçlayan bir zihniyet var”

‘Gasp Edilen Belediyelerde Halkın Parası Çarçur Ediliyor’

Kamuoyunun da bildiği üzere 31 Mart yerel seçimlerinden sonra belediyelerde yapılan yolsuzluklar paylaşıldı. Bu yolsuzlukların bir kısmı o kadar pervasızca yapıldı ki gizlenmesi mümkün olmadı. Kaldı ki gizlenmeye de gerek yoktu ne idari ne de hukuki anlamda denetlenmeyen bir örgütlü yapı mevcut. Sayıştay raporlarında da gördük köy yardım götürme amacıyla ayrılan bütçe seçim çalışmalarına hatta olmayan tenis kortlarının yapımına harcandı. Şimdi tekrar gasp edilen belediyelerde halkın parası çarçur edilmektedir. Örneğin Yüksekova’da yapımı devam eden yol yapım çalışmaları tamamen göstermelik olarak yapılmakta yapılacağı söylenen beton asfaltın gerçek beton asfaltla ilgisinin bulunmadığını birçok kurum dillendirmektedir. Ancak yaşanan bunca hukuksuzlukla ilgili bilgi almak mümkün değil konunun muhatabı içişleri bakanı bugüne kadar verdiğimiz hiçbir soru önergesine cevap vermeyerek kendini meclisin dolayısıyla anayasanın üstünde addetmektedir”

‘Derecik İlçesinde Şebeke Sorunu Var’

“Bakın Derecik ilçemizde yapımı yıllardır devam eden hastane var. Bu hastane bitse bile orada yaşan yurttaşımızın telefonla hastaneye ulaşamama gerçeği bulunmaktadır. Dağınık dağlık bir alanda bunun belde mahallelerinde telefon şebekeleri bulunmamaktadır dolayısıyla telefonla hastaneye acil servise ulaşmaları söz konusu değil”

İktidara sormak istiyorum diyen Dede, temel sorunları şu başlıklarla dile getirdi: Hakkari’de ne yapmayı planlıyorsunuz? Bu hukuksuzlukların temel amacı ney? neden burada yaşamayı imkansız kılmak için bu kadar gayret gösteriyorsunuz. Güpegündüz sivil silahsız insanlar öldürülüyor bu suçların faillerini koruyorsunuz. Belediyelerin içi boşaltılıp yağmalanıyor yağmalayanları ödüllendiriyorsunuz. Hakkari’nin seçilmişlerini tutukluyorsunuz seçilmiş milletvekilinin vekilliği bir yargı komedisiyle düşürüyorsunuz. Hakkari’ye havaalanı yapılıyor ama yılın 8 ayı uçak inmiyor. Üniversite tabelası asılıyor ama ortada bina yok. Yol yapıldığı söyleniyor ama ortada standart bir yol yok. Hakkari’de tarım ve hayvancılık bilinçli olarak bitirilmiş durumda. Meralar yaylalar karakollara tahsis edildi. Verimli tarım arazileri güvenlik yolu bahanesiyle tarumar edildi. Bir noktadan bir başka noktaya seyahat yurttaşlar için işkenceye çevrilmiş durumda”

Dede konuşmasını şu şekilde sonlandırdı: Buradan iktidara sesleniyorum. Değil Hakkari’yi hiçbir yeri veya hiçbir kimseyi siyasal tercihlerinden dolayı cezalandıramazsınız. Kendinizi zorla dayatarak meşruiyet sağlayamazsınız. Eğer meşru bir iktidar iddiası varsa Hakkari’nin iradesine saygı duyulmalı, sorunlarına bir an önce çözüm bulunmalıdır. Her şeye rağmen geleceğe umutla bakıyoruz. Adalet özgürlük onurlu bir barış insanca bir yaşam isteyen herkesi demokratik mücadeleye davet ediyoruz gelin umudu hep beraber yükseltelim diyoruz”