Ne zaman iki kişi bir araya gelse, bir topluluk oluşsa hemen serzenişler başlar aramızda; toplum nereye gidiyor, Hakkâri eski Hakkâri değil, günden güne bozuluyor ve saire… Hep çuvaldızı başkasına, iğneyi kendimize…
Hiçbirimiz kendimize dönüp bu yozlaşmanın, kirliliğin ana nedeni benim, benim yaptıklarımdır, söylediklerimdir demiyor.
Bu şehrin zenginleri, kanaat önderleri, STK başları; halay başlarında mendil sallamakla, amirlerin çayını içme, bir şeyler bekleme, koparma yarışıyla, düğünlerde reklam adına yüksek miktarda atılan sonrasında misliyle alınan xelatlarla olmuyor, yürümüyor, yönetilemiyor bu şehir… Madem sorumluluk almışsınız neredesiniz?
İl ilçe olma günlerinde hep öndeydiniz. Şehri talana, tahribata, susuzluğa, zor ve külfetli evliliğe, uyuşturucu, tinerci, tefeci, fuhuşata götüren yollara sebep ve nedenleri bertaraf etmekte neden isminiz anılmıyor, endamınız görünmüyor… Niçin dün vardınız bugün yoksunuz?...
Madem bu şehrin söz sahiplerisiniz! Her idari amirin atamasında koşarak çayını içme yarışına girme yerine koluna girin; bu halk için sizinle ne yapabilirim söyleminde bulunun. Toplanarak istişarelerle aranızda bir sözcü seçin, halkın yararına alınan ve alınacak tüm kararlarda tereddütsüz destekleyin, sahiplenin…
Hakkâri halkına refahı el birliğiyle getirecek her türlü taşın altında elinizi görmek isteriz.
Ne mi yapılır!
Helil’den getirilen 7- 8 km’lik içme suyunun, her 1 km’sini bir kanaat önderi alarak; borusundan işçisine kadar tarafına düşen birer km masrafını karşılamaları sadaka-i cariyeye giden yolda önde yürümenizi görmek, duymak artık en tabi hakkımızdır.
Hep omuzlarda yükseldiniz birazda ceplerden yükselmeniz bizlere onur ve gurur yaşatırsınız. Hiç birinizin durumu yapamayacak durumda değildir...
“Nikâhın hayırlısı, külfetsiz olanıdır.” Hadisi şerif rehberliğinde bu gençlere yol olun, köprü olun. Düğünlerinizi ücretsiz, gösterisiz, reklamsız yapın ki bu gençlerin hevesleri, yarınlara olan umutları sönmesin.
Önce kendi düğünlerinizden başlayarak ahlak dışı, dışarıdan getirilmiş bu yöreye mal edilen, Kürt kültürüyle uyuşmayan adetleri terk edin, uymayanların düğünlerini katılmayacağınızı deklare edin ve karalılıkla katılmayın, küsenler olacak, düşmanlar çoğalacak ama gün gelecek dualar edilecek.
Evsizin, işsizin belini kıran, asgari ücretliyi ağlatan kiralara kendinizden başlayarak indirim rekabetinde büyüklük adına birbirinizle yarışın.
Torpillere, rüşvete, adam kayırmaya, tefecilere set olun. Bu topraklara yakışmadığını benim aşiretimden haramzade bile olsa korurum anlayışından ırak, bize yakışmadığı anlayışını hâkim kılın.
Düğünlerde sesinizi yükseltin; ses desibellerine standart getirin.
Daha ucuz diye sigortasız bayan çalıştırarak; sigortasından, ücretinden arta kalan servetle marka araba değiştiren, konut, arazi, altın biriktiren, yarına yatırım adı altında çalıştırdığı personelin, elemanın hakkına girenlere hep bir ağızdan haramzade diyelim.
Bu şehre, bu gençlere dokunun, geleceğe teşvik amaçlı bir görünürlüğünüz olsun, örnek olacak parmakla gösterilecek bir çalışmanız, duruşunuz olsun. Size her dem dua edecek, arkanızda duracak bir şehir olsun…
Selam ve dua ile…