Yerel Haberler

Engelli Raporuna Rağmen Bir Kez Serbest, Bir Kez Tutuklu

Cezaevlerinde ağır hasta ve engelli tutsaklar için yapılan eylemlere rağmen somut bir adım atılmıyor. Tarsus 2 Nolu T Tipi Cezaevi’nde tutulan yüzde 62 engelli ve epilepsi hastası Azat Taş, bir buçuk yıldır tahliye edilmeyi bekliyor. Anne Sultan Taş, oğlunun gün içinde defalarca bayıldığını belirterek, hasta tutsakların serbest bırakılmasını talep etti.

Abone Ol

İnsan hakları örgütlerinin kayıtlarında, cezaevlerinde ağır hasta ve kendi ihtiyaçlarını karşılayamayacak durumda yüzlerce tutsak bulunuyor. Hasta tutsaklar için insan hakları örgütleri ve aileler her hafta eylem yapmasına rağmen somut bir adım atılmıyor. İnsan Hakları Derneği (İHD) Mersin Şubesi kayıtlarında adı geçen, Tarsus 2 Nolu T Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutulan Azat Taş yüzde 62 engelli ve epilepsi hastası olmasına rağmen tahliye edilmiyor.

ÜÇ KEZ TUTUKLANDI

Taş, ilk olarak Şubat 2018’de “tehlikeli maddeleri izinsiz bulundurma” iddiasıyla tutuklandı. Devlet Hastanesi'nin yüzde 62 zihinsel engelli ve “cezai ehliyeti yoktur” raporuna rağmen Adli Tıp Kurumu (ATK) tarafından tahliye edilmedi ve yaklaşık 3 yıl cezaevinde kaldı. Mart 2021’de serbest bırakıldı. Taş, bu kez Haziran 2023’te “örgüt üyeliği” iddiasıyla yeniden tutuklandı. Yaklaşık 8 ay tutuklu kaldıktan sonra tahliye edildi. Ancak Şubat 2024’te tekrar tutuklanarak bir buçuk yıldır Tarsus 2 Nolu T Tipi Cezaevi’nde tutuluyor.

GÜNDE DEFALARCA BAYILIYOR

Anne Sultan Taş, oğlunun epilepsi hastalığı nedeniyle dışarıdayken dahi gün içinde defalarca bayıldığını hatırlatarak, cezaevi koşullarının yaşamını tehlikeye attığını söyledi. Sultan Taş, “Bu hasta haliyle ne yapabilir ki? Oğlum cezaevinde kalamaz. Bir buçuk yıldır Tarsus Cezaevi’nde tutuluyor. Günde defalarca bayılıyor, spora bile çıkamıyor. Hasta tutsakların bırakılmasını istiyoruz" dedi. Sultan Taş, Abdullah Öcalan’ın başlattığı süreci önemsediklerini vurgulayarak, şöyle konuştu: “Dileğimiz, bu sürecin barışla sonuçlanmasıdır. Başta hasta tutsaklar olmak üzere tüm siyasi tutsaklar serbest bırakılmalıdır. Önderliğimizle bir masada oturup bu sorunu çözsünler. Önderliğimiz özgür olmalıdır. Bu barışla artık ne Türk annesi ne Kürt annesi ağlamasın. Ölüm istemiyoruz.”