Yerel Haberler

Amed Barosu’ndan Gerçeğe Aykırı İddialara Yönelik Açıklama

Amed Barosu, infaz sürelerini tamamlayıp tahliye olan kişilerle ilgili sosyal medyada ve basında yayılan gerçeğe aykırı iddialara ilişkin yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada, nefret içerikli paylaşımlara itibar edilmemesi gerektiği vurgulandı.

Abone Ol

Tahliye Olanlar Hakkında Gerçeğe Aykırı İddialar

Amed Barosu, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’a göre infaz sürelerini tamamlayarak tahliye olan yurttaşlar hakkında yapılan bazı asılsız iddialara dikkat çekti. Baro, sanal medya hesapları ve basın kuruluşları tarafından yayılan yanlış bilgilerle kamuoyunda yanlış algıların oluşturulmaya çalışıldığını belirtti.

Anayasa Mahkemesi’nin Kararına Dayalı Tahliye

Amed Barosu, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) TCK 220/6 ve 314/3. maddelerinin iptaline ilişkin kararının ardından tahliye edilen kişilere yönelik de benzer bir söylemin izlendiğine vurgu yaptı. Bu kişiler hakkında yapılan yanıltıcı ve hedef gösterici paylaşımlar nedeniyle toplumsal barışın tehdit altında olduğuna dikkat çekildi.

Gerçeğe Aykırı Paylaşımlar ve Nefret Suçu

Açıklamada, söz konusu gerçeğe aykırı paylaşımların sadece yanıltıcı olmakla kalmayıp aynı zamanda alenen nefret ve ayrımcılık suçu işlediği ifade edildi. Amed Barosu, bu tür paylaşımlara itibar edilmemesi gerektiğini belirterek, toplumsal barışı tehdit eden içeriklerin yalan olduğunun altını çizdi.

Koşullu Salıverme ve Yasal Düzenlemeler

Amed Barosu, infazını tamamlayan ve koşullu salıverme hükümlerinden faydalanan yurttaşların durumunun tamamen yasal çerçevede olduğunu belirtti. Açıklamada, Türk Ceza Kanunu’nun 47. ve 48. maddelerinde müebbet ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezalarının düzenlendiği, koşullu salıverme hükümlerinin ise tamamen yasal bir uygulama olduğu vurgulandı.

Hukuki Durum ve Haksız Karşılaştırmalar

Amed Barosu, infaz sürelerini tamamlayan kişilerin hukuki durumunun mevzuata uygun olduğunu ve herhangi bir ayrıcalık içermediğini belirtti. Ayrıca, tutukluluk ve hükümlülük hallerinin karıştırılmaması gerektiği ifade edildi. Tutukluluğun bir tedbir, hükümlülüğün ise bir sonuç olduğunun altı çizildi.

Hukukun Üstünlüğü ve Eşitlik Vurgusu

Amed Barosu, herkesin kanunlar önünde eşit olduğunu ve temel hak ve özgürlüklerin korunmasının önemini bir kez daha vurguladı. Hukukun üstünlüğü ve adaletin, toplumun her kesimi için gerekli olduğunu belirten baro, adaletin sağlanabilmesi için gerçeğe aykırı içeriklerin yayılmaması gerektiğine dikkat çekti.

Toplumsal Barışın Korunması

Amed Barosu, kamuoyuna saygıyla bildirerek, toplumsal barışı tehdit eden gerçeğe aykırı içeriklere itibar edilmemesi gerektiğini vurguladı. Baro, yalan haber ve nefret söylemlerine karşı toplumu bilinçlendirmeye devam edeceğini belirtti.