ABD ÖZGÜRLÜK SIRASI KİMDE?
Dilde ve sözde kalmayıp kendi yöntemiyle icraata döktüren bir özgürlüktür ABD özgürlüğü… Ezberletilmekle kalmayıp yerli yerinde uygulamaya alışılmış bir özgürlüktür ABD özgürlüğü, göz boyaması, akıl tutulmasıdır ABD özgürlüğü…
ABD özgürlüğün en belirgin, en kolay yolu “BÖL, PARÇALA ,YUT” taktiğidir. Ölen, öldüren ve öldürülenlerin aynı toprağın evlatları, aynı inancın kardeşleridir. “ÖLEN BEN ÖLDÜREN BEN EL BENİM DEĞİL” sözünün tam oturmuş halidir.
ABD özgürlüğü!
Gelinlikleri kefen etmektir gelinlere,
Damatlıkları kana bulamaktır damatlar üzerinde,
Göçler başlamalı öz yurtlarından, Mekke’nin muhacirleri misali…
Kan ve gözyaşı bir olmalı beraber akmalı kardeş bedenlerde,
Yetim kalmalılar körpecik emzikli bebekler,
Öksüz bırakmalı çocuklar, birbirlerine silah çekmeli kardeşler, babalar…
Kara kışta, yazın kavurucu sıcaklığında, yalın ayak diyar diyar, başa kakılan sığınmalık medeniyetsiz bir memleket için; yollara düşmeliler, köle olmalılar…
Önce özgürlük ürettiler. “Huzurdur, refahtır, serbestliktir, kafana göre hareket etmektir, akıldan yoksun nefsin ve zevkin istediğini yapmakta hür olmaktır” dendi.
Sonra güzel süsledikleri ÖZGÜRLÜK ailesine katılmak istiyorsan tek bir şartımız var bize köle olacaksın. Başka bir şey yok. Verdiğimiz talimatlara, emirlere gık demeyeceksin o kadar...
Sonra büyük yutamadığı lokmaları (ülkeleri) bölerek parçalayarak nifak ve tefrika tohumlarını attılar kardeşler arasına… Seni suni- beni şii, seni siyah- beni beyaz tenlere, seni uzun- beni kısa boylulara, seni Kürt - Türk - Arap, beni Çerkez- Laz- Gürci, seni sağcı- beni solcu… Vb. uzayıp giden kin, nefret, böbürlenme ruhsal hastalıklarını silahla ayıramadıkları kardeşleri iman zayıflatma taktiğiyle verdikleri molaya yeniden başladılar birbirimizi bitirme projelerine…
İşte yakın tarihte ABD’nin özgürlüğe kavuşturduğu ülkeler:
Libya 1986, Panama 1989, Irak 1991, Bosna 1995, Sudan 1998, Sırbistan 1999 Afganistan 2001, Irak 2003, Haiti 2004, Libya 2011, Suriye 2014, Irak 2015, Venezuela ve daha sonra ki! Sıradakiler…
Çok yakın tarihte Irak’la başladılar özgürlük hareketleri, zalim Saddam’ın on yılda, yirmi yılda bir yaptığı katliamı, ABD’nin özgürlük hareketi başladığından beri her gün özgürce katliamlar, özgürce ırza geçmeler, özgürce göçler başladı özgürlük adına…
Sonra Suriye de özgürlük başladı. Petrol dinozoru yine aynı senaryolarla böl parçala yut. Sonuç aynı ölen ben, öldüren ben, el benim değil. Tabi bu aralarda da farklı topraklar da küçük yutmaları da oldu.
Özgürlük senaryoları Venezuela petrol ve yeraltı maden zenginidir. Gizliyor, çıkartmıyor, bize koklatmıyor bahanesiyle Venezuela’ya saldırmalar…
Ve şimdi de daha rahat hareket etmesi için İsrail üzerinden terörist kalkanını kullanarak Filistin topraklarını koklama hareketi başlatması…
Neden hep petrol zengini, yer altı maden kokan ülkelere özgürlük geliyor? Bu kadar insan sever, iyiliksever, hayırseverlerse; neden toprak yüzeyinde açlıktan ölen Somali’yi, susuz Afrika ülkelerini, yakılan Arıkanlı’ları görmüyorlar?
Kısacası bu ABD özgürlük hareketi: Sadece petrol kaynaklarına, maden zenginliklerine sahip ülkelere özgürlük hareketidir.
Batıl tarafındaysan müttefiksin, özgürsün, tarafında değilsen teröristsin, öldürülmelisin…
ABD KÜÇÜK ŞEYTANDIR
ABD küçücük şeytandır. Asıl büyük şeytan nefsimizdir. Dün İslam ülkeleri kendi içlerinde ki kardeşlerine, komşu ülkeleriyle didişmeseydiler; bu gün binlerce km uzakta ki küçük şeytan içimize dalmaya, bölmeye, yutmaya cesaretlenemezdi…
Ya laf kardeşliğini bırakıp, Kur-an kardeşliğine sarılacağız yada!!!
Özgürlük ve teröristlik sırası kimde bekleyeceğiz.
Selam ve dua ile…