HAKKÂRİ’YE BAKANLAR GELİYOR

İlimize gelen herkes misafirimizdir. Bizim kültürümüzde misafire en güzel ikramlar ve hizmetler yapılagelmiştir. Hele bu misafirler ülkemizin hizmetkârları Bakanlarımızsa…

Lakin Sayın Bakanlarımızdan da istirhamımızdır. İlimiz ziyaretlerinde amaç şehri turistik amaçlı gezmekse güzergâh belli, Seyir Tepe, Golazüryan, Kayak Merkezi, Valilik ve şehrin en güzel lokantalarında yemeklerinden sonra… Ankara.

Yok; amaç yapılan ve yapılacak hizmetleri yerli yerinde denetlemekse; tebdili kıyafet, habersiz ve halkın arasına karışmak şartıyla aşağıda listelenen, listelenmeyen nice güzel hizmetlere bakmalarını değil, yerli yerinde görmelerini istirham ediyoruz.

Yunanistan sınırı değil, Türkiye ili Hakkari şehir merkezi Karşıyaka Mahallesinin Çalke – Xelilan yolu, Otluca Caddesi Gopsi mevkiinde halkın ulaşımını zorlayan, yıllardır iki kepçe toprakla ülkeler arası yol kapatma (yol medeniyetmiş) ayıbını görürsünüz.

Belediyemiz tarafından zırt pırt kazılan yolların, kaldırımların günlerce aylarca hatta bir sonra ki ihaleye kadar kendi haline terk edilen hendeklerle, bir çırpıda arızayı giderip tekrar eskisinden daha güzel konuma getiren diğer belediyeler arasında ki hizmette pratik ve sorumluluk farkını görürsünüz.

11 Kasım 11 Milyon fidan dikimi kampanyasında toprakla buluşturup sırt verilen, koyun bölgesi olmasından koyun ziyan ediyor bahanesinin ardına saklanan ama merkezin binalarını ihalelerle boyattıranların ihaleyi tele ve direklere dönüştürüp ağaçlık alanın çevresini kapatmayanları görürsünüz.

Yapılan ve yapılacak hizmetleri baştan sonuna kadar denetlemeyen, eksiklerini kusurlarını görmeyen iş tesliminden kısa bir zaman ardında bozulan bozuldukça ihale edilen, edildikçe halkın cebine yansıtılan hırsızlar görürsünüz?

Şehir merkezinde halka hizmet kurumu denilen belediyenin sağ ve solunda yayaların yollarını kesen, yayaların araçlar arasında yan yan yürümesine göz yuman amirler, kaldırımları otopark sanan araçlar görürsünüz…

BELEDİYE UYUYOR ÇÖPLER DURUYOR

Saati, günü, düzeni belli olmayan zamansız çöp araçlarından duyulan "belediye duruyor, çöpler kokuyor, sıfır belediyecilik" gibi halkın karnında çıkan sloganları duyarsınız, görürsünüz.

İş sonunda evine saat 8-10 arasında ulaşan vatandaşın yemekten sonra ki atıkları saat 7-8 de çöp toplayan temizlik aracına yetiştirmeye koşanları görürsünüz. ( 22:00- 24:00 saatleri dışında dışarıya çöp çıkartma yasağı ardında kararlı bir duruş ve saat 24:00'ten sonra temizlik araçların aktifleştirilmesi çöp sorununu bitirir...)

Valilik konutuna bağlı kaldırımlarla, Cumhuriyet ilk- ortaokula dönen dönemeçten sonra ki kaldırımlarda temizlik farkının şehre yayılışını görürsünüz.

Parkların vahim durumları, bol bol fotoğraflarla reklamı yapılanlar hariç mesele 15 Temmuz Demokrasi, Seyyit Taha Parklarını kurutulan ağaçlarını ilk günkü güzelliğinin yerinde şimdi çölleri arındıran görselleriyle karşılaşırsınız.

Nice semtlerde, mahalleler de parkların olmadıklarını görürsünüz…

Kısacası Hakkâri Büyükşehir Belediyesi ile diğer ülke belediyeleri arasında ki hizmet uçurumlarını görürsünüz.

HALKA İNMEYEN HALKI YÖNETEMEZ

18 yıldır bitirilmiş, ama hala su yüzü görmeyen Merkez Otluca Tümsek köyünün dev sulama havuzunu yerli yerinde denetlemeyen amirler göreceksiniz.

Aracının vergisini veren lakin aracını sanayiden çıkartmayan Köy yollarının asfaltsız, toz-duman, keskin taşlarla sabitleştirildiklerini göreceksiniz.

Verilen nice nice umumi dilekçeleri, referanssız işleme koymayan adaletsizliği göreceksiniz.

Okulların başlarına liyakat ehli; öğrencisine, öğretmenine, personeline içeride ve dışarıda örneklik teşkil edecek; çöpe eğilecek, ağaç dikecek, çiçek ekecek, sulamasını, çapasını, bahçesini yeşile boğacak, korumasını yapacak eğitimcilerin azlığını göreceksiniz…

Çevre ve doğa sevgisi anlatılmaz yaşanılır ve yaşatılır…

Kısacası Ankara’ya süslenmiş fotoğraflarla yansıtılan il ile halka yaşatılan il arasında çok büyük farklar göreceksiniz…

Korkmayın Ey Yerli ve Milli Kurum Amirlerimiz; Rahat olun. Vicdanınız rahatsa…

Selam ve dua ile…