Gazeteci, yazar İskender Karaman’ın 2017 -2018 yılları arasında Türkiye’nin Suriye politikasını eleştirdiği yazıları ve sosyal medya paylaşımları nedeniyle “örgüt propagandası yapmak” suçlamasıyla yargılandığı davanın birinci duruşması görüldü.

Karaman ve avukatları Ramazan Kurt ile Harika Günay, duruşmaya Yüksekova Adliyesinden Ses ve Görüntü Sistemi (SEGBİS) ile katıldı.

Kimlik tespitinin ardından başlayan duruşmada mütalaasını açıklayan savcı, Kahraman’ın suça konu paylaşımları yaptığı sırada Ankara’da olduğu gerekçesiyle Hakkari 2. Ağır Ceza Mahkemesinin davaya bakmakla yetkili olmadığını, davanın Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesinde görülmesi gerektiğini belirtti.

Avukatlar savcının talebine itiraz etmezken, mahkeme, suç yerinin Ankara olması nedeniyle Hakkari 2. Ağır Ceza Mahkemesinin yetkisiz olduğunu, davaya bakmakla yetkili mahkemenin Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi olduğunu belirterek yetki uyuşmazlığını çözmesi için dosyayı Yargıtay Uyuşmazlık Mahkemesine havale etme kararı aldı.

Hakkari'de Doktor 'un mobbing iddialarına açıklama Hakkari'de Doktor 'un mobbing iddialarına açıklama

Kahraman: Ben gazetecilik yaptım

Duruşma sonrasında MLSA’ya konuşan gazeteci, yazar İskender Karaman, kendisine yöneltilen suçlamaları kabul etmediğini, özgür bir gazeteci olduğunu, herhangi bir kurum veya örgüt adına propaganda yapmadığını söyledi.

“Gazeteci olarak yapmam gereken işi yaptım” diyen Karaman, “Demokratik ülke iddiasında bulunan Türkiye, artık gazetecileri, bilim insanlarını, düşünürleri fikirlerini paylaştığı için yargılamaktan vazgeçmelidir. Düşünürlerin, gazetecilerin özgür olmadığı bir ülke demokratik olamaz, özgür olamaz” ifadelerini kullandı.